KORONA GÜNLÜĞÜ 30 TEMMUZ
KORONA GÜNLÜĞÜ 29 TEMMUZ 2020
GÜNDEM
- Umrecilerden sonra Ayasofyacılar!! Kürdistan’da pandemi kasıp kavururken görmezden gelen iktidar siyasi şovuna devam ediyor; yeni vakalara da zemin hazırlıyor. Ayasofya’nın camileştirilmesi sonrası ortak cuma namazı eylemine katılanlarda Covid-19 pozitifliği haberleri gelmeye devam ediyor.
- İran’ın bir önceki Meclis Başkanı ve İran dini lideri Ayetullah Ali Hamaney’in danışmanı Ali Laricani, bir kez daha yeni tip koronavirüse (Covid-19) yakalandı. 3 ay aradan sonra tekrar yeni tip koronavirüse yakalandığı bildirildi. Laricani ikinci kez virüse yakalanan ilk kişi olarak biliniyor.
- Diyarbakır’ın Lice ilçesine bağlı beş mahallenin kırsal kesiminde çıkan ve bugün kontrol altına alınan yangında 600 hektarlık alan kül oldu.
- Türkiye’de ve dünyada işkence ve kayıp haberleri kesilmiyor. Türkiye’de polis ve bekçilerin uyguladığı işkence ve kötü muameledeki artışa dikkat çeken İnsan Hakları İzleme Örgütü, cezasızlık politikasının güvenlik güçlerini işkenceye teşvik ettiğine vurgulayan bir rapor yayınladı. Öte yandan Global Witness adlı sivil toplum kuruluşu dünya çapında geçen yıl 212 yaşam savunucusunun öldürüldüğünü, bu kişilerin baraj yapımı, madenlerin açılması, ormanların yok edilmesi ve çevreye zarar veren farklı ekonomik faaliyetlere karşı mücadele verdiği için öldürüldüğünü, bazı olayların ise kayıtlara geçmediğini ve öldürülen yaşam savunucularının sayısının daha fazla olabileceğini açıkladı.
- İktidar ekonomik krizle baş etmek için çeşitli yollar deniyor. Financial Times’ta çıkan habere göre kamu bankalarının kurdaki değer kaybını önlemek için 2 milyar dolar sattığı, dövizi frenlemek için her gün 1 milyar dolar sattığı ifade edildi.
- Koronavirüs yolsuzluğu: Florida eyaletinde, koronavirüs salgınından zarar gören iş yeri sahiplerinin çalışanlarına ücretlerini ödeyebilmesi için oluşturulan Maaş Koruma Programı’ndan (PPP) aldığı yardım parasıyla dünyanın en lüks otomobillerinden Lamborghini satın aldığı tespit edilen kişi tutuklandı.
MEVCUT DURUM – SALGININ KONTROLÜ-SAĞLIK ÇALIŞANLARININ SAĞLIĞI
- Dünya genelinde Covid-19 vaka sayısı 17 milyon 176 bine yükseldi. Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı ise 670 bine dayandı. Toplam vaka sayısı ABD’de 4.5 milyonun, Brezilya’da 2.5 milyonun ve Hindistan’da 1.5 milyonun üzerinde. On ülke 300 binin üzerinde vaka bildirimi yaptı.
- Yeni vaka sayısı yine rekor kırdı. Son 24 saatte 290 bin 135 kişiye Covid-19 tanısı konuldu. Dokuz ülke 5 binin üzerinde yeni vaka bildirimi artarak devam ediyor. Brezilya’da yeni vaka sayısı sıçrama göstererek 70 binin üzerine çıktı ve zirveye oturdu. ABD’de yaklaşık 67 bin, Hindistan’da 52 bin 249, Güney Afrika’da 11 bin 362 ve Meksika’da 7 bin 208 yeni vaka sayısı ile artış gösteren ülkeler arasında.
- Benzer şekilde hastalığa bağlı ölüm sayısı da artış göstererek günlük ölüm bildirimi 7 binin üzerine çıktı. Son 24 saatte ABD’de 1,554 kişi ve Brezilya’da 1,485 kişi Covid-19 nedeniyle hayatını kaybetti.
- Salgını kontrol altına alan Avrupa ülkelerinde ikinci dalga tehdidi gündemde. Son 24 saatte İspanya’da 2,031, Fransa’da 1,392 ve Almanya’da 1,022 kişi Covid-19’a yakalandı.
- Sağlık Bakanı Koca, Bilim Kurulu toplantısı sonrası konuştu: Birinci dalganın etkisi sürüyor. İstanbul, İzmir pikini tamamladı. Orta Anadolu ile Doğu ve Güneydoğu’da bazı illerde pik yer yer yeni başladı. 65 yaş ve üstüne yönelik kısıtlamaları bayram sonrası kaldıracağız. Okullar 31 Ağustos’ta eğitime başlamış olacak. Test kitlerimizin yüzde 40 oranında doğru sonuç verdiğine dair asılsız iddialar var. Test kitlerimizin doğru sonuç oranı yüzde 90’ın üzerindedir. Saha araştırması bitti. Pozitiflik oranı yüzde 0.26. Yani on binde 26 kişi pozitif olarak aramızda dolaşıyor demektir. Bayram namazı ve Cuma namazı cemaatle kılınacak. Bunun dışında Koca’nın önlemlere yönelik sözleri tamamen vatandaş ile ilgili, vatandaşların gönüllü kısıtlamalarına yönelik öneriler. Koca Ramazan Bayramı’ndaki kısıtlamaların vaka sayısında %15 azalma ile sonuçlandığına da yer verdi. Bakan Koca söylemese de Ramazan Bayramı boyunca, Mayıs ayı içinde hafta sonları, 23 Nisan, 1 Mayıs ve 19 Mayıs tarihlerinde kamu sokağa çıkma yasağı ilan etmişti. Sadece vatandaşların gönüllü kısıtlamalarına bel bağlamamıştı. Salgının Kürdistan’a yayılmış olması, turizm mevsimi, ekonomik krizin devam etmesi vb. faktörler kamusal önlemlerin alınmasında engeller olarak sıralanabilir.
- Fahrettin Koca mesajında, “Türkiye Günlük Koronavirüs Tablosunda, bundan sonra, salgın boyunca oluşan uluslararası standarda uygun olarak, Ağır Hasta sayısı da verilecek. Yeni ve toplam hasta sayısına ek olarak, seyir hakkında detaylı bilgi sunması için Zatürre Oranı gösterilecek! ifadelerini kullandı.
- Güncellenen resmi istatistiklere göre Türkiye’de son 24 saatte 942 kişi hastalığa yakalandı, 14 kişi hayatını kaybetti. Ağır hasta sayısı 542 iken hastalar içinde zatürre olanların oranı %9.4 olarak bildirildi.
- AKP Batman Milletvekili Ziver Özdemir, Corona virüsüne yakalandığını açıkladı.
- CHP Ankara Milletvekili Murat Emir Ankara’daki altı kamu hastanesinde de boş yatak kalmadığını açıkladı. Sağlık Bakanlığı’nın süreci yürütemediğini belirten Emir, “Yatması gereken hastalar, acil servislerde tutuluyor. Koronavirüs vaka sayılarının düştüğünü iddia eden Sağlık Bakanlığı, kontrolü yitirdi, süreci yönetemiyor. Ankara’da şu anda Gölbaşı ve Gazi Mustafa Kemal devlet hastaneleri ile Yenimahalle, Keçiören, Ankara ve Gülhane eğitim araştırma hastaneleri olmak üzere toplam altı kamu hastanesinde 2 bin 523 yatak ile 340 yoğun bakım yatağı tamamen dolmuş durumda.” Bilkent Şehir Hastanesi’nde de tüm servislerin ve yoğun bakım ünitelerinin koronavirüs hastaları için ayrıldığını söyleyen Emir, bu hastanede de 3 bin 269 yatak ile 659 yoğun bakım yatağının dolduğunu açıkladı.
- Antep, Zonguldak ve Karabük’te, Kurban Bayramı’nda toplu şekilde bayramlaşma, mezarlık ziyaretleri ve yemek organizasyonlarının yasaklandığı açıklandı.
- Bartın’da, bir tekstil fabrikasında çalışan 11 işçinin koronavirüs testleri pozitif çıktı. Olayın ardından fabrika üretime ara verirken, 530 çalışan ev karantinasına alındı.
- Bu yılki hac ibadeti, korona virüsü önlemlerinin gölgesinde başladı. Sadece ülke içinde 10 bin kişinin hacca gitmesine izin veren Suudi Arabistan, korona virüsünün yayılmasını engellemek için ibadet sırasında maske ve sosyal mesafeyi de zorunlu hale getirdi. Beş gün boyunca hac ibadetini yerine getirecek olan hacı adaylarının valizleri bile dezenfekte ediliyor. Hacı adaylarına dezenfektan, maske, seccade ve şeytan taşlama için sterilize edilmiş çakıl taşlarının yanı sıra elektronik bileklik de verildi.
- Yeni tip Coronavirus (Covid-19) salgınında son 24 saatte Çin ana karasında 101 yeni vaka tespit edildi. Çin’deki vaka sayısı nisan ortasından beri en yüksek günlük vaka sayısı oldu. Çin Ulusal Sağlık Komisyonundan yapılan açıklamaya göre, ülkede son 24 saatte 3’ü yurt dışı irtibatlı 101 Covid-19 vakasına rastlandı. Yurt içi kaynaklı 98 yeni vakadan 89’u Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde, 8’i de Liaoning eyaletinde, biri de başkent Pekin’de tespit edildi.
- Afrika’dan Avrupa’ya giderken Malta açıklarında bozulan gemiden kurtarılan sığınmacıların 65’inin korona virüsü testi pozitif çıktı. Malta Sağlık Bakanlığı, gemideki 95 sığınmacıdan 85’inin Covid-19 testine tabi tutulduğunu duyurdu.
- Hindistan’ın en büyük kenti Mumbai’de yapılan bir araştırma, şehrin yoksul mahallelerinde yaşayanların yarısından fazlasının Covid-19’u geçirdiğine işaret ediyor. Yaklaşık 20 milyon nüfuslu şehirde halkın yüzde 40’ı derme çatma evlerden oluşan bu mahallelerde yaşıyor. Mumbai Belediyesi’nin araştırması kapsamında 6 bin 936 kişiye antikor testi yapıldı ve test yapılan kişiler rastgele seçildi. Yoksul mahalle sakinlerinin yüzde 57’sinin testleri pozitif çıktı. Kentin diğer mahallelerinde yaşayanların ise yüzde 16’sının kanlarında antikor bulundu. Şimdiye kadar sadece 110 bin vakanın rapor edildiği Mumbai’de altı bin kişinin öldüğü açıklanmıştı.
- Harvard Üniversitesi’nde yapılan araştırma, korona virüsünün en yaygın belirtilerinden biri olan koku kaybının sırrını çözdü. Harvard Tıp Okulu’nun araştırmasına göre, korona virüsü, kokuları tespit edip beyne ileten koku duyusu nöronlarını destekleyen hücrelere saldırıyor. Bu süreçte nöronlar virüs nedeniyle zarar görmüyor ancak beyne de koku sinyali gönderilemiyor.
- Avrupa Birliği, Türkiye’nin yer almadığı gerekçesiyle itiraz ettiği ‘güvenli ülkeler’ listesini daha da daraltmaya hazırlanıyor. Cezayir’in listeden çıkarılacak. AB’nin zorunlu olmayan seyahatlere izin verdiği ‘güvenli ülkeler’ listesinde, Avustralya, Kanada, Gürcistan, Japonya, Fas, Yeni Zelanda, Ruanda, Güney Kore, Tunus ve Uruguay bulunuyor. Çin’e seyahate de, Çin’in kendisini Avrupa ülkelerine seyahati açması şartıyla izin verilmişti.
- Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) Avrupa bölge direktörü Hans Kluge, kıtada son dönemdeki Corona virüsü vaka artışının gençlerden kaynaklanıyor olabileceğini söyledi.
- Journal of General Internal Medicine dergisinde yayımlanacak bir araştırmaya göre bilim insanları, maske takan kişilerin de diğer insanların saçacağı virüslerden bir miktar korunuyor olabileceği bulgusuna ulaştı.
- ABD’deki Chicago Üniversitesi bünyesinde yapılan Hava Kalitesi Yaşam Endeksi (AQLI) adlı çalışmada, 1998 ile 2018 yılları arasındaki dönemde hava kirliliğinin ortalama yaşam süresi üzerindeki etkilerine bakıldı. Araştırma raporunun yazarları “hava kirliliğinin insan sağlığının önündeki en büyük risk olduğunu” vurguladı. Dünya geneline bakıldığında hava kirliliğinin, ortalama yaşam süresini yaklaşık 2 yıl kısalttığı tespit edildi. Kirliliğin yoğun olduğu ülkelerde ortalama yaşam süresindeki kısalmanın 10 yıla kadar çıktığı belirtildi. Hava kirliliğinden mustarip ülkelerin başında Bangladeş, Hindistan, Nepal ve Pakistan geliyor.
- Koronavirüse karşı dünyanın en başarılı stratejilerinden birini uygulayan Vietnam’ın kıyı kenti Da Nang’da dört yeni vaka görülmesinin ardından tekrar alarma geçildi. Vakaların yurt dışıyla bir bağlantısı da kurulamadı. Başbakan Xuan Phuc Nguyen Pazartesi günü Da Nang’da temel ihtiyaçların karşılandığı mağazalar dışındakilerin kapanması ve sosyal mesafe önlemlerinin geri getirilmesine karar verdi. Kente 14 gün boyunca turist giremeyecek, kentteki 80 bin (çoğu yerli) turist de uçaklarla evlerine götürülecek. Phuc, salgına karşı net adımlar atmaları gerektiğini fakat şimdilik sokağa çıkma yasağına ihtiyaç olmadığını söyledi. Vietnam Covid-10 tehdidine hızlı yanıt vererek kapsamlı bir filyasyon çalışması başlattı. Covid-19 vakalarını sıfırlamayı başaran komşusu Tayland gibi, Vietnam’da da büyük bir test kapasitesi bulunmuyor. İki ülke de dış turizm ve yatırıma bağlı olan ekonomilerine zarar vermek pahasına da olsa sosyal kontrol ve sınır kapatma gibi yöntemleri tercih ediyor. 95 milyonluk ülkede bugüne kadar 420 vaka görüldü, sadece birkaç kişi yoğun bakıma kaldırıldı ve Covid-19 kaynaklı ölüm görülmedi.
- ABD’nin Florida eyaletinde, dokuz yaşındaki Kimora Lynum korona virüsü nedeniyle öldü. Başka hiçbir hastalığı olmayan kız çocuğunun uykusunda öldüğü belirtildi.
- Almanya’da yapılan bir araştırma, Covid-19 nedeniyle hastaneye kaldırılan her beş kişiden birinin hayatını kaybettiğini, solunum cihazına bağlanan hastalarda ölüm oranın yüzde 53’e kadar yükseldiğini ortaya koydu.
TOPLUMSAL MÜCADELE-SAĞLIK MUHALEFETİ
- Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Antalya Şubesi Birinci Basamak sağlık Çalışanlarının sorunlarına dikkat çeken bir basın açıklaması yaptı; açıklamada “Sağlık emekçilerinin sağlığının korunması tercih değil zorunluluktur… Bunun doğal sonucu olarak da ilimizde son 2 aydır vaka sayıları hızla artmaktadır ve maalesef gerçek sayılar resmi makamlarca saklanmaktadır… Tüm bu olan biteni biz sahadaki birinci basamak sağlık emekçileri, Aile Sağlığı Merkezi çalışanları her gün yaşamaktayız. Bizlerin polikliniklerde gördüğümüz, telefonla takip ettiğimiz hasta sayıları her gün artmaktadır. Bizlere kişisel koruyucu ekipman dezenfektan vs. sağlamak İl ve ilçe sağlık müdürlüklerinin sorumluluğundadır. Bakanlığın Aile Sağlık Merkezlerine Kişisel Koruyucu Ekipman desteği yapmayacağına dair bilgiyi kabul etmiyoruz… Covid 19 pandemi sürecinde sağlık emekçileri ve halkın sorunları çözülene kadar sorunları gündemde tutmaya ve sorunlara çözüm bulunana kadar mücadeleye etmeye devam edeceğiz.”
- TTB Sağlık Bakanlığı tarafından yazılan bir yazıyla, hekimlerden ve sağlık kuruluşlarından, hastaların kişisel sağlık verilerinin istenmesine tepki olarak “Kişisel sağlık verileri keyfi olarak işlenemez” başlıklı bir bildiri yayınladı. Bildiride “Bu verilerin hangi amaçla kullanılacağına ilişkin olarak, kayıt dışı ekonomik etkinliklerin sınırlandırılması gösterilmektedir. Bu talep Kişisel Verilerin Korunması Yasası’na aykırıdır. Çünkü, sağlık verileri, kayıt dışı ekonomiyle mücadele amacıyla, hastanın açık rızası olmadan paylaşılamaz. Bu amaçla yapılacak paylaşımlar da Bakanlık tarafından veri toplanması ve işlenmesi de hukuka aykırı ve Türk Ceza Yasası uyarınca suçtur.”
- Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Bilim Kurulu toplantısının ardından Covid-19 salgınına ilişkin yaptığı açıklamada “Türkiye Günlük Korona Virüsü Tablosu’nda, bundan sonra, salgın boyunca oluşan uluslararası standarda uygun olarak, ağır hasta sayısı da verilecek. Yeni ve toplam hasta sayısına ek olarak, seyir hakkında detaylı bilgi sunması için zatürre oranı gösterilecek” ifadelerine yer verdi. TTB Başkanı Sinan Adıyaman, “Salgın başlayalı beş ay oldu. Birçok ülkede birinci dalga bitti ikinci dalga gelmek üzere. Türkiye daha birinci dalgayı bastıramadı. Uluslararası standartlara uymak beşinci ayda mı Sağlık Bakanlığı’nın aklına geldi. O zaman, Dünya Sağlık Örgütü’nün söylediği gibi testleri negatif olan ama klinik ve radyolojik olarak Covid-19 tanısı alıp tedavisi gören, ilaçları da Sağlık Bakanlığı tarafından verilen hasta sayısını da açıklasınlar” diye konuştu.
- Ankara Tabip Odası, Şule Çet davasında “Bir kadın bir erkekle tenha bir yerde içki içmeyi kabul etmişse cinsel ilişkiye rıza göstermiş sayılır” diyen Adli Tıp Uzmanı Dr. Mehmet Nuri Aydın’ın 6 ay süreyle meslekten men edilmesine karar verdi.
YENİ YAŞAM İNŞASI
- Iğdır’ın Halfeli beldesinde yaşayan Zeynep ve Mustafa Çobaz çifti, 15 yıldır bölgeden topladıkları eski tarım ve ev aletlerini bahçelerinde sergileyerek tarihe sahip çıkıyor. 200 yıllık kağnıdan, el değirmenine kadar birçok eşyayı toplayan Çobaz çifti, malzemelerin büyük bir kısmını bölge kentlerini gezerek topladı. Aletleri boyayıp, cilalayan Çobaz çifti, kırık ya da bozuk olan malzemeleri de tamir ediyor. Baba evinde kullandığı birçok tarım malzemesini bahçeye getirerek ilk adımı attığını ifade eden Çobaz, “Ben çocukken annem ve babam bu malzemelerle iş yaparlardı. Ben de babamdan kalan birçok malzemeyi kendimle birlikte getirdim. Daha sonra başka yerlerden de malzemeler topladık. Bu malzemeleri toplamak çok zahmetli oldu. Tabii bu malzemeler bizim için çok değerli. Bu nedenle çektiğimiz zahmet bize zor gelmiyor. Biz bir yandan da bu tarihe sahip çıkıyoruz.”
JİN
- İstanbul Sözleşmesi’nin kadınlar için hayatiliğini gösteren açık bir örnek : Türkiye’de yapılan araştırmalara göre kadınların %70’i hayatı boyunca erkeklerden en az bir kez şiddet görüyor. 2019 verilerine göre son 12 ay içinde şiddet gören kadın oranı ise %31. Aynı yıl içinde erkekler tarafından öldürülen kadın sayısı ise 474. Bu oranlara ve rakamlara mukabil Türkiye’de kadın sığınma evi sayısı ise sadece 145.
- Kadınlardan erkeklere kampanya çağrısı: “Eşitlikçi erkekliğin ilk 11’i. İstanbul Sözleşmesi Kampanyası’nın instagram hesabından kadınlar, erkeklere, “Eşitlikçi erkeklik kurallarını uygulayın” diye seslendi. Çağrıda “Sevgili erkekler, #mensupportingwomen #istanbulsozlesmesiyasatir etiketiyle düzenlediğimiz kampanyaya katılımınız için size bir önerimiz var. Kadınların yanında yer aldığınızı göstermek için profil fotoğraflarınızı paylaşmak yerine, eşitliğe nasıl katkıda bulunabileceğinizi söylemeye ne dersiniz? https://www.instagram.com/p/CDLkYX1HzJw/?igshid=10svxhe4vmprg
- Peru’da kayıp kadınlar: Peru’da koronavirüs nedeniyle evde kalma tedbirlerinin uygulanmasından önce, günde ortalama beş kadın kaybolurken, bu sayı üç buçuk aylık dönemde günde sekize kadar yükseldi. Kaybolan kadınların yüzde 70’inin çocuklardan oluştuğu belirtildi.
- Aşîtî AZAD- “İyi hissetmek iyileşmek anlamına gelmiyor: Derve”
- “Jinda Zekioğlu gazeteci kimliği ile bizlere var olmanın kendisinin bir direnme biçimi olduğunu kendi yaşamları ile gösterenlerin sesini duyuruyor. Zekioğlu, etten, tırnaktan, hasretten, pişmanlıktan, gururdan, acıdan yolu geçen gerçek insanların hikâyesini onların sözleri ile bizlere taşıyor ve üç nesil kadınların yaşam hikayeleri üzerinden bir bölgenin yakın tarihini yazıyor. Bu tarih öylesine yazılıyor ki tarih yazımının kadınların anlatımları olmadan ne kadar eksik olduğunu, her satırının havada asılı kaldığını[1] tüm çarpıcılığı ile gösteriyor.”
- “Karakterlerinin tamamının kadınlardan oluşması, hikâyenin anlatıldığı coğrafyanın toplumsal ve sosyolojik değişiminin de anlatılmamış yüzünü gösteriyor. Her ne kadar siyaset ve güç ilişkileri bu coğrafyalarda eril bir dile ve anlatıya sahip olsa da, Derve okunduktan sonra aslında şimdiye kadar anlatılan, yazılan, çizilen ve gösterilen bütün kaynakçaların cinsiyet ve sosyal taraflarını sorgulatan bir güce de sahip.” http://siyasihaber4.org/iyi-hissetmek-iyilesmek-anlamina-gelmiyor-derve/91723
- Ayşe Gökkan: ‘PKK bir kadın partisi’ “Son toplu gözaltılar tümden kadına yönelik yapılmaktadır. Gözaltına alınanlara baktığında Tevgerê Jinên Azad (TJA) aktivistleri olan kadın yerel yöneticiler, kadın STK’lar, kadın siyasetçiler, sendika üyesi kadınlar, hangi alan yer almışsa orası illegal olarak ilan edilmektedir. Yani kadının varlığı illegal ilan edilince kadının üye olduğu örgütler de illegal ilan ediliyor. Bu duruma yabancı olanlar ‘ya devlet bu kadınlardan ne istiyor, işini gücünü bırakmış kadınla uğraşıyor…’ yandaş olanlar, ‘bunlar örf adetlerimizin temeli erkek üstünlüğüne karşı çıkan aileyi ve devleti parçalayan hain kadınlardır’, az çok durumu tahmin edenler ‘AKP-MHP devleti kendi rejimini kurmak için herkesi dize getirdi, bir kadınlar kaldı dize getiremediği, bu yüzden kadına daha çok saldırıyor’ yorumları üç yönlü dolaşıyor.”
- “Kendi zihniyetinin İçişleri Bakanı çıkıp ‘PKK kadın partisidir’ dedikten sonra Şırnak, Batman, Amed’de her nedense üst üste sarhoş uzman çavuşların kaza, saldırı ve tacizleri patlak verdi. 13 de olsa, 70 yaşında da olsa asker polis saldırısı talimat mıdır? Dağlar, ovalar, parklar da mı PKK’lidir? Unutmayın bana göre de olsa, sana göre de olsa, devlete göre de olsa bir insan ne kadar suçlu olursa olsun öldürülmeyi ve işkence görmeyi asla ve asla hak etmez. Hele doğa ve mezarlıklar hiçbir zaman… TJA bunun altına imza atan özgür kadın hareketidir.”https://yeniyasamgazetesi1.com/pkk-bir-kadin-partisi/
SİYASAL SAĞLIK – EKOLOJİK SAĞLIK
- Doğanın imhası, Türklük Sözleşmesi’nin gereği” Pınar Dinç ile Röportaj:
- “2003-2017 yılları arasındaki 15 yılın MODIS uydu verilerine bakarak Mayıs-Ekim ayları arasında Dersim, Amed, Hakkari ve Şırnak’ta görülen yangınlar incelendiğinde; özellikle Dersim, Hakkari ve Şırnak’taki yangın sayılarında 2015 itibariyle ciddi bir artış göze çarpıyor.”
- “Politik ekoloji dediğimizde aslında ekolojinin toplumlarla, politika, ekonomi, kültür ile bir arada düşünülmesinden bahsediyoruz. Bu politik duruşun temelinde insanların doğa ile kurdukları ilişkinin insan merkezli bir bakışla değerlendirilmesine itiraz var. Politik ekoloji ‘insan merkezciliğini’ sorgulayarak, insanı ve toplumu doğanın bütüncüllüğü içinde görür. İnsanın doğa ile ilişkisini bu bütünsel yaklaşım içinde kurması yönünde bir mücadele verir.”
- “Geçtiğimiz yirmi yılda olan biten aslında bu anti-ekolojik birliğin iyice yerleşmesi, kurumları hepten kuvvetsizleştirerek ve gitgide otoriterleşen bir yönetim tarzıyla fütursuzca yola devam etmesidir. “Gel gelelim ben de bu politik tavrın yeterince kapsayıcı olmadığını düşünüyorum. Örneğin Kaz Dağları protestosunda Fazıl Say bir konser verdi, bu konserin görüntüleri çokça paylaşıldı. Orada kulağıma gelen “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganı nasıl bir politik grup olduğunu anlamamıza yardımcı oluyor. Birini diğeriyle karşılaştırmak için söylemiyorum, ancak Kaz Dağları konusunda gösterilen hassasiyet Hasankeyf gibi bir dünya mirasının yok edilmesine karşı gösterilmedi. Her yaz ormanların yandığı Dersim, Amed, Şırnak hep yalnız bırakılıyor.”
- “Ekolojik yıkımın apolitik ya da yürütüldüğü kapsamdaki ‘politik’ hali ile önlenmesini mümkün görmüyorum. Ekolojik Mücadele daha örgütlü, ekoloji vurgusu daha belirgin, Türkiye’nin her yanını, içinde yaşayan tüm halkları eşit görerek ve önemseyerek verilmediği sürece hep eksik kalacaktır.”
- “Ekolojik yıkımı “vatanı bölünmekten, terör illetinden koruma” olarak algılayan bu kitlenin söylemine karşı, ekolojinin sınırlarının olmadığı anlayışı yerleştiği an “ekolojik hareketin” güçleneceğini düşünüyorum.”
- https://www.ozgurpolitika.com/haberi-doganin-imhasi-turkluk-sozlesmesi-nin-geregi-2583
GÖRÜŞLER
Mardin Tabip Odası Eşbaşkanı Dr. Derya Ethem verdiği röportajda; ellerindeki verilerin hastalar ve sağlıkçılar üzerinde topladıkları verilerle sınırlı olduğunu dile getirdi. Mardin’de vaka sayısının 5 binin üzerine çıktığını ifade eden Dr. Ethem, Kızıltepe’nin ise vakaların en yoğun yaşandığı ilçe olduğunu söyledi. Özel ve devlet hastanelerinde acil olmayan ameliyatların yapılamadığını belirten Dr. Etem, kentteki devlet hastanelerinin tüm katlarının dolu olduğunu, 1 Haziran öncesinde Mardin’in vaka sayısının artış gösterdiğini kaydeden Dr. Etem, “Hastanelerde yer yok. Yurtlarda yer kalmadı. Hekim arkadaşlarımız Kovid-19 nöbeti tutarak yurtlardaki Kovid-19 hastalarını takip ediyor. Mart-Nisan-Mayıs ayları itibarıyla vaka sayısı belli bir sınırın altındayken, 1 Haziran itibari ile ‘normalleşme’ kavramı kullanılır kullanılmaz çok hızlı bir şekilde artış oldu” ifadelerini kullandı.
EKLER
- Yasemin Giritli İncelioğlu- “Pandeminin diğer ötekileri: Mülteciler”
- “Mülteci kampları, COVID-19’dan önce bile halk sağlığı ve insan hakları uzmanları için çok büyük endişe kaynağı oldu. Örneğin, Myanmar’dan ayrılan ve Bangladeş’e taşınan yaklaşık 900 bin Rohingya mültecisi arasında geçtiğimiz mart başlarında çok sayıda koronavirüs vakası tespit edildi. Dr. Johns Hopkins Üniversitesi Sağlık Merkezi Direktörü Paul Spiegel, bu kadar yüksek sayıda insanının yoğun olduğu bölgede sosyal mesafeyi korumanın olanaksız olduğunu açıklamıştı.”
- “Birçok ülke COVID-19’un yayılmasını kontrol altına almak amacıyla sınırlarındaki kontrolleri sıkılaştırdı. Uygulama politikaları, uluslararası hukuka ve insan hakları yükümlülüklerine uygun bir biçimde, etkili halk sağlığı stratejileri ile uyumlu olmak ve yasaların korunmasına öncelik vermek zorundadır. Bu bağlamda, serbest dolaşım özgürlüğünün sınırlandırılmasının insan haklarını ve sığınma hakkını ihlal etmeksizin, kısıtlamaların orantılı ve ayrımcı olmayan bir şekilde uygulanması hayati önem taşıyor.”
- “COVID-19 salgınından hemen önce, Suriyeli mülteci sorunu medya gündeminin en ön sıralarında yer alıyordu. Diğer ülkelere göre daha fazla kayıtlı Suriyeli mülteciye ev sahipliği yapan ülkemiz ana akım medyasında mülteciler aniden görünmez oldular.” http://bianet.org/bianet/bianet/228174-pandeminin-diger-otekileri-multeciler
- Metin Yeğin- “Covid Havayolları”
- “Her ülkede tam bir devlet komedisi, havayolları sahnesinde cereyan ediyor. Birer ikişer metre ‘sosyal’ mesafeli sokulduğunuz uçakta, 6 santim, koltuk kolu aralığında, bitişik düzen oturuyorsunuz. Neredeyse hiçbir havayolunda orta koltuk filan boş değil. Bu bir havayolları efsanesi. Uçak şirketleri, Covid dönemi, kâr kayıplarını, mutat olduğu gibi bizden çıkarmaya çalıştığından olacak, kendi mesafe kuralları teferruat oluyor ama fiyatlar sanki orta koltuk boş gibi. Eğer ortada oturan sizseniz, acaba var mıyım kontrol ediyorsunuz. Varsınız, şimdilik…”
- “Covid mi? O, Sağlık Bakanı ağzında bir sayıdan ibaret. Her gün iyi bir tarafının mutlaka tespit edildiği bir ‘Pollyanna’ masalı…” https://www.gazeteduvar.com.tr/yazarlar/2020/07/30/covid-havayollari/
- “Özkan Arslan Gıyabında, Peri Suyu Halkı Tutsak Edilemez..!” Peri Suyu Koruma Platformu (Kar-def) açıklaması
“Yaşadığımız coğrafyada, sermayenin rant projeleri son on yıldan günümüze hiç durmadan devam ediyor.
Bu projeler; Nükleer, Termik, RES’ler, GES’ler, HES’ler, Siyanürlü Maden, jeotermal Enerji, taşocakları ve ormanlarımızın, meralarımızın yağmalanmasıyla yaşam alanlarımız bir bir yok edildi ve ediliyor.
Bu talan projelerinden biri Dersim-Elazığ-Bingöl sınırlarında, halkın bütün itirazına ve mücadelesine rağmen, 13 köyü sular altında bırakarak, köylüleri yerinden yurdundan ederek ve güvenlik amacıyla inşa edilen Limak’ın yaptığı Pembelik Barajı’dır.
Acele Kamulaştırma (Savaş hukuku) ile bölge halkının topraklarına el konulmasıyla, köylülerin demokratik haklarını kullanarak verdiği mücadeleyle birlikte, hukuksal olarak yürüttüğü mücadelede Danıştay 6.dairesinin 3 kez verdiği yürütme durdurma, AYM köylülerin lehine verdiği hak ihlali ve Elazığ idare mahkemesinin imar planı olmadığından kaçak diye karar verdiği bu güvenlik amaçlı pembelik barajı, bütün hukuku hiçe sayarak 2015 yılında faaliyete geçmiştir.
Hukuku hiçe sayarak, hukukun gereğini yerine getirmek yerine Ormanlarımızı, sularımızı yok eden bu Limak şirketinin yöneticileri halkında yaklaşık 200 köylünün Karakoçan cumhuriyet savcılığında yapılan suç duyurusu kaele alınmayarak, demokratik haklarını kullanarak mücadeleyi yürüten onca köylüler tutuklanıp, sayısız köylüler hakkında da davalar açılıp para cezaları kesilmiştir.
Bu mücadelede sayısız kez tutuklanıp hakkında ona yakın dava açılan ve İstanbul’da “Ekoloji buluşması” için Dersim’den İstanbul’a gelen Özkan Arslan uçaktan iner inmez, Peri Direnişi ile ilgili süren mahkemesinden kaynaklı gözaltına alınıp, sonrasında tutuklanıp Metris cezaevine gönderilmiştir.
Daha dün Kaz dağlarında yaşam savunucularına saldıran zihniyet, Peri Vadisinde de inanç yerlerimizi yok eden, bugün suya erişimi imkansız hale gelen ve çoğu kez boğularak can veren dağ keçileri, onca köyü sular altında bırakarak halkların ulaşım hakkını kısıtlayan, bölge halkının topraklarına el koyarak bir nevi asimilasyon yapan ve dili olmayan diğer canlıların yaşamına kast eden LİMAK şirketi yargılanıp mahkum edilmesi gerekirken, bugün ÖZKAN ARSLAN Peri Suyundaki Hes davasından hapse mahkum edilerek gıyabında Peri Suyu Halkı cezalandırılıyor.
Bizler yaşam savunucuları olarak, ülkemizin her bir yanında bu mücadeleyi veren dostlarımıza buradan bir daha sesleniyoruz. Bütün bu hukuksuzluklara karşı hep bir birlikte ses vermeye davet ediyoruz. Nasıl ki daha iki hafta öncesine gözaltına alınıp tutuklan Munzur Çevre Derneği Başkanı Ali Ekber Barmagic ve Manisa Salihli ilçesi, Çapaklı Köyü yakınına kurulmak istenen biyogaz enerji santraline karşı nöbette olan ve toprağı, havası, suyu için direnen ve gözaltına alınan Çapaklı köylülerine sahip çıkıp yalnız olmadığını haykırdığımız gibi bugün de;
—Peri Suyu direnişçisi ve yaşam savunucusu ÖZKAN ARSLAN derhal serbest bırakılsın.
—Doğamızı yok eden projelerinize karşı yaşam alanlarımıza sahip çıkıyoruz.
—Özkan Arslan Yalnız değildir.