Atasoyer Atasoyer
İlişkili İçerikler
GÜNDEM
- HDP’nin başlattığı “Darbeye Karşı Demokrasi Yürüyüşü”nün Hakkari ayağını yürüten HDP’liler Diyarbakır’ın Bismil ilçesine ulaştığında polis müdahalesi ile karşılaştı. Polis milletvekili olduğunu belirtmesine rağmen Gülistan Kılıç Koçyiğit’in yüzüne biber gazı sıktı.
- HDP yürüyüşünün İstanbul ayağında dün vatandaşlar Kadıköy’de bir araya geldi. Yürüyüşte konuşan HDP Sözcüsü Oluç, “Türkiye halkı boyun eğmeyecek. Barış yürüyüşümüzü en güçlü biçimde devam ettireceğiz” dedi. Yürüyüşün amacını anlatan HDK Eş Sözcüsü İdil Uğurlu, “. Bu yürüyüş kadın iradesinin özgürlüğüdür. Bu yürüyüş ötekilerin yürüyüşüdür. Milyonlarca kadını, genci susturamazsınız. Biz milyonlarız, milyonların sesiyiz” dedi.
- Suriye Kürt Ulusal Konseyi ve Kürt Ulusal Birliği Partileri tarafından yapılan ortak açıklamada 2014 Duhok anlaşması çerçevesinde uzlaşmanın sağlandığı bildirildi. Kısa bir süre içerisinde yeni bir genel anlaşmanın imzalanacağı belirtildi.
- Derin Yoksulluk Ağı verilerine göre Esenyurt, Şişli, Çekmeköy, Ataşehir, Sancaktepe, Sultanbeyli, Kağıthane ve Ümraniye, Fatih ve Arnavutköy’deki mahalleler İstanbul’un yoksullarının yaşadığı yerler. Bu verilere göre pandemi döneminde yoksulluğun arttığı , artan işsizlik ve ücretsiz izinlerden kaynaklı durumun kötüye gittiği belirtiliyor. Bu durumun sosyal yardımlarla çözülemeyeceği kamu sosyal politikalarının geliştirilmesi gerektiği derin yoksulluk ağı çalışanları tarafından vurgulanıyor.
- Anayasa Mahkemesi , siyasi rehin olarak tutulan Selahattin Demirtaş’ın tutukluluk süresinin makul süreyi aştığı gerekçesiyle kişi hürriyeti ve güvenliğinin ihlal edildiğine hükmetti. Ancak başka davalardan tutukluğu devam ettiği için tahliye edilmeyecek.
- Koronavirüs salgınında küresel vaka sayısı 8.5 milyonu geçerken Dünya Sağlık Örgütü (WHO), sonbahar aylarında ikinci dalga beklendiğini duyurdu. WHO’nun Avrupa Bölge sorumlusu Dr. Hans Kluge, tüm ülkelerin bulaşma ve vaka takibi konusunda hemen adım atmaları gerektiğini söyledi.
- Rusya’da tartışmalı açıklamalarıyla tanınan aşırı muhafazakâr bir rahip, koronavirüsün varlığını ve önlemleri reddetmesi nedeniyle çıkarıldığı kilise mahkemesini terk edip bir kadınlar manastırını işgal etti. Romanov’un koronavirüsün varlığını reddedip ‘sahte salgın’ iddiasında bulunması, halkı virüs önlemlerine itaatsizlik etmeye çağırması, virüsün yayılmaması için nisan ayında kiliselerin kapatılmasını kabul eden din görevlilerini de ‘deccalin öncüleriyle işbirliği yapmakla’ suçlaması üzerine patlak verdi.
- Gaziantep’in İslahiye ilçesinde bir PTT çalışanının korona virüsü çıkan başka bir kişiyle temas etmesi nedeniyle PTT şubesi karantinaya alındı.
- Honduras Devlet Başkanı Juan Orlando Hernandez, kendisine, eşine ve iki danışmanına Covid-19 teşhisinin konulduğunu açıkladı. Kendisinin sosyal mesafe kurallarına dikkat etmediğini vurgulayan Hernandez, halktan mesafeyi korumalarını ve kurallara uymalarını istedi.
- Kazakistan’ın ilk devlet başkanı Nursultan Nazarbayev’in Corona virüsü testi pozitif çıktı.
MEVCUT DURUM – SALGININ KONTROLÜ – SAĞLIK ÇALIŞANLARININ SAĞLIĞI
- Dünya genelinde toplam vaka sayısı 8.6 milyona yaklaşırken, can kaybı 455 bini geçti. Bulaştırma potansiyeli olarak istatistiklere yansıyan aktif vaka sayısı yükselmeye devam ediyor, halen 3.6 milyon aktif vaka mevcut.
- ABD 23 milyona yaklaşan toplam vaka, günde 23 binin üzerinde yeni vaka, 120 bini geçen can kaybı ile pandemiden en çok etkilenen ülke konumunda. Önlemlerin gevşetilmesi ABD’yi de vurdu. Texas, Florida ve Arizona başta olmak üzere 20’den fazla eyalette karantina yasaklarının kalkması üzerine vakalarda ve ölümlerde ciddi artış tespit edildi. Florida’nın sağlık departmanının verdiği bilgilere göre, 16 Haziran’da 2 bin 783, dün 2 bin 610 yeni vaka tespit edildi. Texas’ta ise sağlık departmanı kayıtlarına göre Anma Günü’nden (Memorial Day) bu yana, virüsle ilgili hastaneye yatışlarda yüzde 85 artış yaşandı. Arizona’da da dün 1827 yeni vaka tespiti yapıldı. Bugünkü gün ortası verilerine göre vaka sayısı 2 bin 519’a ulaşarak, ABD genelinde Florida’dan sonra (3 bin 207) ikinci sıraya yükselmiş oldu.
- Türkiye’de yeni vaka sayısı yeniden düşüşe geçerek 1,304 oldu. Toplam vaka sayısı 184 bin geçti. Test sayısı yeniden 50 binin altına indi. Haziran ayı için hedeflenen günde 500 vakanın altına inme gerçekleşmedi. Önlemler yeniden genişliyor. Haziran öncesine göre değişiklik önlemlerin valiliklere bırakılması.
- Hedef vaka sayısını 200-300’lere indirmek–Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Seçil Özkan, Yeni normale geçilen 1 Haziran sorasında vaka sayısının 1500’lere çıktığından duyulan endişe konusunda şunları paylaştı: “Diğer ülkelerle karşılaştırırsanız bunu, İtalya çok sıkıntılı bir salgın süreci yaşadı. İtalya’nın eğrisi ve Almanya’nın eğrisiyle karşılaştırırsak aslında çok güzel gidiyorduk. Ama bugünlerde, İtalya ve Almanya’nın salgının bugünlerindeki hallerinden biraz daha üstteyiz. Toplum normal hayatına dönmek istiyor. Eğer tamamen normal döneme geçmek istiyorsak yeni normalin kurallarına uymamız gerekiyor. Bizim de artık şu rakamlarımızı 200-300’e indirmemiz gerekiyor. Eğer indirirsek bu yazı rahat atlatırız. Onun için mesafe, maske ve el hijyenine dikkat edelim.”
- LGS’nin yapılacağı 20 Haziran günü 09.00-15.00 saatlerinde istisnalar hariç 81 ilde vatandaşların sokağa çıkmaları kısıtlanacak.
- YKS’nin yapılacağı 27 Haziran Cumartesi 09.30-15.00, 28 Haziran Pazar 09.30-18.30 saatleri arasında 81 ilde sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacak.
- Tokat ve Tekirdağ’ın eklenmesiyle maskesiz sokağa çıkma yasağı uygulanan il sayısı 50 oldu.
- Adliyelerde duruşmaların başlamasından 2 gün sonra İstanbul 6. Tüketici mahkemesi ve Bakırköy 5. İş Mahkemesi karantina altına alındı.
- Cezaevlerinde pandemi büyüyor. Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü’ne göre Covid-19 vaka sayısı 70. Bunun gerçeği yansıtmadığı hepimiz biliyoruz. HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş “Cezaevlerinde resmi rakamlara göre 452 vaka var, altı mahpus yaşamını yitirdi. Ceza Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü’nün raporuna göre bu rakamları söylüyorlar. Her ne kadar 374’ü iyileşti dense de bunun gerçeği yansıttığı konusunda şüphe duyuyoruz”
- Toplam vaka sayısı 11 bin 329, can kaybı ise 139 olan Azerbaycan’da Covid-19salgını ile mücadele kapsamında uygulanan karantina tedbirleri 1 Ağustos tarihine kadar uzatıldı. Bakanlar Kurulu, tarafından yapılan açıklamada ülkeye giriş ve çıkışlar ile şehirlerarası seyahat yasağının uzatıldığı duyuruldu. Bakü, Sumgayıt, Gence, Lenkeran, Abşeron, Yevlah, Celilabad ve Masallı şehirlerinde 21 Haziran’dan 5 Temmuz’a kadar salgın kısıtlamalarının sertleştirilecek, bu bölgelerde sokağa çıkmak isteyen yurttaşların izin alması gerekecek. Bu şehirlerde uygulanan iki haftalık kısıtlama kapsamında restoran, kafe, çay bahçesi, AVM, müze ve sergi salonlarının kapatılacak, spor müsabakaları askıya alınacak.
- Rusya Federal Sağlık Denetim Servisi Roszdravnadzor, ülkede Corona virüsü nedeniyle 489 sağlık çalışanının öldüğünü duyurdu. Geçen ay Covid-19 nedeniyle hayatını kaybeden sağlık çalışanlarının sayısı 101’di.
- Sağlık emekçilere Covid-19 nedeniyle ödeneceği ilan edilen ek ödemelerde ciddi sorunlar yaşanmaya devam ediyor. Dokuz Eylül Üniversitesi’nde asistanlar bırakın ek ödemeyi, normal döner sermayelerinden dahi %20’nin üzerinde kesinti yapıldı. Asistanlar ayakta. Tüm sendikaların, tabip odası ve asistan inisiyatifinin destek verdiği protestolar hafta başından beri devam ediyor. Yönetimin tutumu sessizlikten, sarı zarf göndermeye evrildi.
- Güneydoğu Asya’daki pazarlarda ve restoranlarda satılan farelerde farklı koronavirüs türleri bulundu. Hayvanlar arasındaki pozitif test oranı, hayvanlar alandan sofraya götürülürken artıyor ve bu da hayvanların bu süreçte virüs aldıklarını gösteriyor. Tespit edilen korona virüsü türleri Covid-19’dan farklı ve insan sağlığına zararlı olduğu düşünülmüyor. Ancak bilim insanları uzun süredir, vahşi yaşam ticaretinin hastalık için bir kuluçka alanı olabileceği uyarısı yapıyordu.
- Peru’da toplam vaka sayısı 240 bin 908’e ulaştı. Böylece Peru, Avrupa’da salgından en çok etkilenen ülkelerden biri olan İtalya’yı vaka sayısı bazında geçmiş oldu.
- Almanya’ya girişte, son 48 saat içinde yapılmış ‘Corona’ test sonucunun negatif olduğunu belirten sağlık raporu sunanlar karantina uygulamasından muaf tutuldu. Ancak Almanya’nın ‘Corona’ testini geçerli saydığı ülkeler arasında Türkiye yok.
SAĞLIK MUHALEFETİ-TOPLUMSAL MÜCADELE
- Urfa SES şubesi , Urfa Tabip Odası, Urfa Demokratik Hekim Girişimi, Urfa Şube Öğrenci Komisyonumuz ve Urfa Tabip Odası Tıp Öğrencileri Kolu, Covid-19 salgını ve Urfa’daki duruma ilişkin basın toplantısı düzenledi. Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
Pandemi sürecinde 10 binin üzerinde sağlık emekçisinin enfekte olduğu ayrıca 40 üzerinde sağlık emekçisinin hayatını kaybettiği bilinmektedir. Sağlık emekçilerinin çok yüksek oranda pozitif çıkmasında nedenleri arasında yeterli kişisel koruyucu ekipman sağlanmaması, sağlık emekçisi sayısının ihtiyacı karşılayacak şekilde artırılmaması, sağlık emekçilerine rutin test yapılmaması, iş yükünün fazla olması gibi uygulamalar büyük rol oynamıştır. Sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin her türlü hastalık riskini azaltacak önlemler ivedilikle eksiksiz olarak devam etmelidir. Türkiye’de sağlık emekçileri olarak bulunduğumuz her yer de salgın sürecinde ve sonrasında haklarımız ile beraber taleplerimiz için de mücadeleye devam edeceğiz.”
- Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi, koronavirüse ilişkin son verileri değerlendirirken, salgın sürecinde 1 Haziran’dan itibaren yeni döneme geçilmesinin erken olduğunu vurguladı. “Pandemiyle mücadele bireylerin sorumluluğunu aşan bir kamusal irade ve duyarlılık gerektirir “diyen TTB ayrıca Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın vaka sayılarının açıklamasını 10 ille sınırlı tutmasını eleştirdi. Türkiye nüfusunun %18,66’sının yaşadığı İstanbul’dan halen olguların %60’dan fazlasının bildiriliyor olması, kentin ‘Wuhan’ gibi bir yoğunluk merkezi olarak nitelendirilmesinin sürdüğünü göstermektedir. Son üç günde artış gözlenmeyen tek il İstanbul olurken, son gün İstanbul’da da son bir aya göre %7,20 artış gözlenmiştir. Son gün son bir aya göre Diyarbakır’da %72,41 ve Konya’da %143,90 artış gözlenmiştir.
- TTB Merkez Konseyi, sağlık çalışanları arasında COVID-19 vakalarının arttığının gözlemlenmesi dolayısıyla Sağlık Bakanlığı’na yazı göndererek, sağlık çalışanlarıyla ilgili COVID-19 bilgilerinin açıklanmasını istedi.
- Koronavirüs salgınına karşı önlem olarak Atatürk Havalimanı’nda kurulan sahra hastanesinde çalışan işçiler gerekli önlemler alınmadığı için koronavirüse yakalandıklarını belirterek projenin yapımını üstlenen Rönesans Holding’e dava açmaya hazırlanıyor.
- Türkiye genelinde 70’den fazla ilin Baro Başkanları, bugün Baroların seçim yasalarında yapılmak istenen değişiklikleri protesto amacıyla Ankara’ya “Savunma Yürüyüşü” başlatacaklarını açıkladı.İstanbul Barosu’dan yapılan açıklamada, “Ülkemizin her yerinden Baro Başkanlarımız avukatlık yasasında değişiklik yoluyla mesleğe barolarımıza savunma hakkımıza halkın hak arama özgürlüğüne dönük saldırılara karşı Ankara’ya yürüyeceklerdir” denildi.
- Emekliler Dayanışma Sendikası ve Yaşlı Sorunları Araştırma Derneği ortak bir açıklama yayınlayarak “koronavirüs salgınıyla mücadelede sürecin yaşlılar üzerinden yürütülmesinin, yaşlıların hedefe konmasının, süreçlerin sorumlusu olarak görülmesinin yaşçılığın (yaş ayrımcılığının) en önemli göstergesi” olduğunu söyledi. “Pandemi bir yaş sorunu değil, bir toplum sorunu, küresel bir sorundur” açıklaması yapıldı.
YENİ YAŞAM
- Ekoloji topluluğu tarafından cumartesi günü internet üzerinden “Kolektif Bostan Kentlerde Neden Gerekli” başlığıyla sunum ardından da söyleşi gerçekleştirilecek.
https://meet.google.com/wkq-rwfe-hzz
JİN
- Dersim’de 166 gündür kayıp olan Gülistan Doku’nun ablası Aygül Doku, kardeşinin en son birlikte görüldüğü kişi olan Zaynal Abakarov’un üvey babası polis Engin Yücel’in delilleri kararttığını belirterek, “Biz bu ailenin kardeşimi öldürdüğünü düşünüyoruz” açıklamasını yaptı.
- Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi başlattığı “Kadın mücadelesi her yerde” kampanyası kapsamında bugün Kartal’daki İstanbul Adliyesi önünde eylem yaptı. HDP Kadın Meclisi, kadınlara karşı suç işleyenleri tahliye edip, siyasi tutukluları kapsam dışı bırakan İnfaz Yasası’nın geri çekilmesini, özellikle hasta tutuklular, kadınlar ve çocuklara tahliye imkanı sağlayan yeni bir düzenleme yapılmasını istedi. Aralarında HDP Milletvekili Züleyha Gülüm’ün de olduğu kadınlar, üzerinde kampanya şiarlarının yazılı olduğu pankart ve dövizlerin yanı sıra seçilmiş tutuklu siyasetçi kadınlar, öldürülen kadınlar ile “adil yargılama talebi” için 168 gündür ölüm orucunda olan avukat Ebru Timtik’in fotoğraflarını taşıdı.
- Aydın’da ayrılmak istediği Muhammet Gürsoy tarafından katledilen Merve Kotan davasında karar çıktı. Sanık hiçbir indirim uygulanmadan iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Duruşma sonrası kadınlar kısa bir açıklama yaptı. Açıklamaya Kotan’ın ailesi, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Aydın İl Eşbaşkanı Ayşenur Vaizoğlu ve çok sayıda kadın örgütü katıldı.
Tarikatte kadın: Rüyalarla mertebe atlıyorduk
Filiz GAZİ / Gazete Duvar
Türkiye’deki onlarca tarikat ve cemaat aynı zamanda yoksul mahallelerde yaşayan çoğu kadının sosyalleşebilmek için tek alanları cemaatler olmuş durumda. İstanbul’da yaşayan bir kadın bu durumla ilgili şunları söylüyor: “Hem yeni arkadaş ortamlarına girme hem de başka semtleri görebilme şansımız oluyor. Birçok kadın yaşadığı muhitten dışarı çıkmayı bu sayede yapabiliyor. Hem kocaları da izin veriyor. Cemaatler kadınların statü alabildiği, toplum tarafından hesap sorulmayan hatta takdir edildikleri alanlar.”
İstanbul’un kimi semtlerinde -ki bunlar daha çok yoksul mahalleler- yaşayan kadınlar bu topluluklar aracılığıyla dini sohbetlere katılıyorlar. Konuştuğumuz bir kadın, “Kadınların çoğu okuma yazma bilmeyenler. Onların da suçu günahı yok çünkü öyle bir çevrede doğmuşlar. Sosyal aktivitesi olmayan, okuma yazması olmayan bir kadının, kocasına her gün yemek yapmak ve çocuk doğurmak zorunda olan bir kadının nasıl bir hayatı olabilir?” diyerek anlatmaya başlıyor. Bir diğer kadın da benzer şekilde, “Ancak oralarda statü elde edebiliyorlar” diyor.
https://www.gazeteduvar.com.tr/kadin/2020/06/19/tarikatte-kadin-ruyalarla-mertebe-atliyorduk
Esra Mikyaz :Ortadoğu’da her kazanımın bedeli büyük
Söyleşi:Elif Aydoğmuş/Yeni Yeşam
Erkek egemen sistemin bin yıllardır hakim olduğu siyasal, sosyal, ekonomik düzen kadınların başkaldırısıyla sarsılıyor. Dünyanın hemen her yerinde kadınlar haklarını elde etmek için sokaklarda. Ortadoğu ise kadının yeni örgütlenmelerine tanıklık ediyor. Geçen süre içerisinde IŞİD saldırılarına karşı yaşam alanlarını koruyarak Rojava Devrimi’ne öncülük eden Kürt kadınları uluslararası kamuoyunda büyük etki yarattı. İran’dan Lübnan’a, Şili’den Avrupa’ya kadar birçok yerde kadınlar, yerleşik erkek egemen sistemi etkili eylemleriyle deşifre etti. Uzun süredir bölgede gazetecilik yapan Esra Mikyaz, Ortadoğu’daki kadınların mücadelesini gazetemize değerlendirdi.
http://yeniyasamgazetesi1.com/ortadoguda-her-kazanimin-bedeli-buyuk
SİYASAL SAĞLIK-EKOLOJİK SAĞLIK
Başaran: Yürümeye devam edeceğiz, hiçbir güç bizi durduramayacak
Hacı Bişkin /Gazete Duvar
HDP’nin Edirne’den Ankara’ya başlattığı yürüyüş kapsamında İstanbul’un Beşiktaş ilçesinde açıklama yapıldı. Açıklamada konuşan HDP milletvekili Ayşe Acar Başaran, “Geleceğimiz için yürümeye devam edeceğiz. Hiçbir güç bizi durduramayacak. Halkın sesi olmaya adayız” dedi.
KESK adına Beyzade Sayın da bir konuşma yaptı. Sayın, “Bu yürüyüş tekçi, ırkçı, doğa düşmanı iktidara karşı eşitlikçi, çok dilli, birleşik halk hareketinin yürüyüşü. Bu yürüyüş doğa talanına karşı halkların bir arada mücadelesinin yürüyüşü” diye konuştu.
Pandemi sonrası yoksulluğa çözüm: İşporta ekonomisi
Ceren Ergenç/Gazete Duvar
Sosyalist dönemde ve 1980lerde KİT’lerde istihdam, emeklilik, barınma, sağlık ve eğitim garantisi verilen mavi yakalı işçiler, bu KİT’lerin 1990’ların ortasında Çin’in kendine özgü ‘şok terapisi’yle neredeyse akşamdan sabaha özelleştirilince bir anda ortada kaldılar. Yeni neoliberal ekonomide iş bulacak eğitim ve deneyimden yoksun olan bu mavi yakalı işçiler de geçimlerini işportadan sağlamaya teşvik edildi.
Oysa ki, 2000’lere gelindiğinde, seyyar satıcılar artık finansal büyümesi kentleşmeye bağlı olan Çin’in yeni, pırıltılı, düzenli kentlerinin yöneticilerine çirkin, düzensiz, kontrolsüz gelmeye başlamıştı. Zabıtalar yıllarca seyyar satıcıların kabusu oldu; yerel yönetimlerin emri altında sokak satıcılarını “medeni” şehirlerden “temizlediler”. Yerel düzeyde kayıt dışı ekonominin kontrol altına alınması için birçok yerde, işportacılık yapmamak yoksulluk yardımı alabilmenin fiili ön koşulu haline geldi.
Çin’de ekonomik küçülmeyle artan yoksulluğa çözüm için ülke lideri Xi Jinping beş yıllık bir yoksullukla savaş programı geliştirmişti. Aynı zamanda BM’nin 2023 yılı itibariyle yoksulluğu kontrol altına alma planına da evet diye Xi, 2020 yılında bu programın meyvelerini almayı planlıyordu. Pandemiden önce, daha programın başarıyla tamamlanma şansı azken, karantina sırasında artan iflaslar ve işsizlik, durumu iyice kötüleştirdi. Çin artık ciddi bir işsizlik ve kentsel yoksulluk tehdidiyle karşı karşıya. Şehirlerde sokak satıcılarına bir kez daha izin vermek, Çin’in yakın geçmişinden aşina olduğumuz bir taktik.
EKLER
Ayrı yollardan aynı hedef için mücadele edelim: AKP-MHP İttifakı’nı iktidar katından indirelim!
Ropörtaj/Siyasihaber
Halkların Demokratik Partisi’nin Edirne ve Hakkari’den Ankara’ya başlattığı “Darbeye Karşı Demokrasi Yürüyüşü” 4. Gününü geride bırakıyor. Tüm hukuksuzluklara, CHP’li ve HDP’li vekillerin milletvekilliklerinin düşürülmesine, Osman Kavala’nın cezaevinde hukuksuzca tutulmasına, AKP-MHP iktidarının muhalif kesimleri her türlü ötekileştirme ve yok sayma politikalarına karşı gerçekleştirilen Demokrasi Yürüyüşçüleri bugün kurum ziyaretleri gerçekleştirerek yürüyüşün amacını anlattılar.
‘Beyaz’, bir iktidar metaforudur
Okan ÇİL /Gazete Duvar
Raoul Peck’in yoktan var ettiği ve uzun uğraşlarının sonucunda belgesele dönüştürdüğü ‘Ben Senin Zencin Değilim’, Sevin Okyay çevirisiyle, Kırmızı Kedi Yayınları’nca raflardaki yerini aldı. Baldwin’in özelinde siyahların maruz kaldığı öfkeyi düşünmeye başladığımızda ister istemez Türkiye üzerine de kafa yorarken buluyoruz kendimizi. Türkiye’nin zencilerini; Kürtleri, Alevileri, ateistleri, eşcinselleri, sığınmacıları… Irkları, fikirleri ve yönelimleri yüzünden ayrımcılığa maruz kalan “pis zencileri” düşünmek bizlere şunu anlatıyor aslında; ayrımcılık ve öfke nereden gelirse gelsin, kime yönelirse yönelsin hepsi aynı hastalıklı bataklığın ürünü.
https://www.gazeteduvar.com.tr/kitap/2020/06/18/beyaz-bir-iktidar-metaforudur
- Siyahlara yönelik linç kültürü: Dünü anlamadan bugünü anlayamayız
ABD’de linç sonucu katledilen kişiler için kurulan Equal Justice Initiative (EJI) organizasyonu ülkede yeniden yapılanma döneminde (Reconstruction Era) binlerce siyahın katledildiğini raporladı. EJI’nin raporuna göre 1865 ile 1950 yılları arasında yaklaşık 6 bin 500 siyah linç edildi. EJI kurucusu Bryan Stevenson yaptığı açıklamada, ‘Irkçılığı yenmek için, yeniden yapılanma dönemindeki beyaz üstünlüğünü ve ırksal hiyerarşi düşüncesini anlamadan bugünü anlayamayız’ ifadelerini kullandı.
GÖRÜŞLER
Ekonomik ve siyasal olarak bir sıkışmışlığın içinde olan AKP-MHP koalisyonu toplum üzerindeki meşruluklarını ve toplumu yönetebilme kabiliyetlerini her geçen gün kaybetme tehlikesiyle yüz yüze bulunmaktadırlar. Artık vaatlerle yönetemeyeceklerinin farkında olduklarından her geçen gün korku iklimini artırmaya çalışmaktadırlar. Darbeyi “ Allah’ın lutfü” olarak gören zihniyet koronavirüs salgınını kendi varlığını devam ettirebilmek için can simidi olarak görmektedir. Koronavirüsü bahane edip toplumsal muhalefeti susturmayı amaçlamaktadırlar. HDP’nin başlatmış olduğu, bütün muhalif kesimleri korku iklimini ortadan kaldırmak için birleştirmeyi amaçlayan yürüyüşü bu yüzden iktidar için büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Topluma nefes aldırmaya çalışan bu yürüyüş AKP- MHP koalisyonunu ve onları destekleyen güçlerin nefes almalarını zorlaştırmış gibi görünüyor. HDP yürüyüşüne karşı iktidar tarafından yapılan saldırılar bu yürüyüşü durduramayıp, halkın üzerindeki meşruluğunu azaltamayınca her zamanki gibi iktidar tarafı HDP’yi terorize etme yöntemine başvurmaktadır. Maxmur ve Şengal’ e yapılan saldırılarla HDP ve HDP üzerinden muhalif kesimler terörize edilmeye çalışılmaktadır. Bütün çabalarına rağmen HDP halkın üzerinde olan korku perdesini aralamayı başarmış ve halkın bu durumdan kurtulması için bir umut ışığı oluşturmuştur.