Home / KORONA GÜNLÜKLERİ / KORONA GÜNLÜĞÜ 18 HAZİRAN 2020

KORONA GÜNLÜĞÜ 18 HAZİRAN 2020

GÜNDEM


⦁ AP Türkiye Raportörü Amor: ”HDP ‘nin barışçıl yürüyüşünü engelleme girişimi anayasal hak kısıtlaması olduğu, Covid-19 döneminde bile anayasal hakların ciddi kısıtlaması anlamına geliyor. HDP dahil Türkiye’deki bütün siyasi güçlerin meşru faaliyetleri gerçekleştirilebilmeli.” dedi.


⦁ HDP’li Kars Belediyesi su ücretlerine %50 indirim yaptı. Belediye Eşbaşkanı Ayhan BİLGEN: ”Su tarifesini ücretsiz yapmak yasal olarak mümkün olmadığı için mümkün olan en alt düzeye çektik.” dedi.


⦁ Almanya, Türkiye dahil olmak üzere 130 ülkeyi koronavirüs tehlikesi nedeniyle riskli bölgeler listesine dahil etti. Türkiye’ye gidenler dönüşte karantinaya alınacak.


⦁ ‘Siyasal güvencesizlik’ pandeminin önüne geçmeye devam ediyor. İHD Eş Genel Başkanı Eren KESKİN’in evine hırsızlık süsü ile girildi.


⦁ Yeni Zelanda’da karantina uygulamaları kontrolü ordunun eline verildi. Kapitalist modernitenin en demokratı bile topluma değil askere-orduya güvenir. Sıkışınca orduyu devreye sokar.Pandemide devlet organizsayonu, otorite savaşı için işaret fişeği. Demokrasi olmadan pandemi kontrol edilemez. Otorite yerine şeffaflık , toplumsallık , dayanışma şart. Rojava , Kerala’da başarılan tesadüf değil demokratik katılımcı politikalar …


⦁ Şule ÇET cinayeti sanıklarının cezası onandı, kadın dayanışması kazandı. Şule çetin babası; kızına sahip çıksaydı dediler, kızıma sahip çıktık ve kazandık…

 

MEVCUT DURUM – SALGININ KONTROLÜ – SAĞLIK ÇALIŞANLARININ SAĞLIĞI

⦁ Dünya genelinde vaka sayısı 8.4 milyonu, can kaybı 451 bini geçti. Son 24 saatte 142 bin yeni vaka ve 5,264 can kaybı ile Covid-19 pandemisi tehdidi varlığını gösteriyor. Dokuz ülkede yeni vaka sayısı 4 bini üzerinde. Brezilya 31 bin, ABD 26 bin, Hindistan 13 bin yeni vaka sayıları ile salgından en çok etkilenen üke konumlarını devam ettiriyor.


⦁ Kıta düzeyinde ele alındığında Amerika en çok etkilenen kıta olup Kuzey Amerika’da yaklaşık 2 milyon 573 bin, Güney Amerika’da 1 milyon 554 bin olup küresel Covid-19 vakalarının yaklaşık yarısına denk geliyor. Toplam vaka sayısında Amerikayı Avrupa kıtası (2 milyon 252 bin), Asya (1 milyon 733 bin) izliyor. Afrika’da toplam vaka sayısı 270 bini buldu, artış devam ediyor.


⦁ Almanya’nın batısındaki Gütersloh’ta bulunan bir mezbahada çalışan 400 işçiye yapılan koronavirüsü testi pozitif çıktı.


⦁ Irak’ta koronavirüsü salgını başladığından beri 24 saatteki en yüksek vaka ve ölüm oranı yaşandı. Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, bin 385 teyitli Covid-19 vakası olduğu ve 60 kişinin yaşamını yitirdiği belirtildi. Irak’taki toplam vaka sayısı 22 bin 700’e, ölenlerin sayısı da 712’ye çıktı.


⦁ Türkiye’de son 24 saatte 1,429 kişiye Covid-19 tanısı kondu, 19 kişi yaşamını yitirdi.


⦁ Test sayısı 53 bine yaklaşarak bir günde yapılan en yüksek test sayısı elde edildi.


⦁ Türkiye Covid-19 seroprevalans çalışması devam ediyor. Yaklaşık 153 bin kişiyi kapsayacak çalışmanın verilerinin yarısı toplanmış durumda. İlk elde edilen verilere göre prevalans (hastalığın görülme sıklığı, Covid-19 pozitifliği sıklığı) %1-1.5 arasında değişiyor. Yani mevcut bilinen vaka sayısına göre 6 kat daha fazla vaka saptanmış durumda.


⦁ Koronavirus Bilim Kurulu toplandı. Ama açıklamayı yine Sağlık Bakanı Koca yaptı. Her nedense Bilim Kurulu halka doğrudan açıklama yapmıyor. Bilim Kurulu İstanbul, İzmir ve Ankara için maske zorunluluğu önerisi yapmış.


⦁ Covid-19 vakalarıın yaş ortalaması düştü. Bu durum gençlerin yeniden sokağa çıkmalarına bağlanıyor.


⦁ Sağlık Bakanı Koca 10 ilin son bir aylık vaka sayılarını paylaştı. İstanbul yeni vakalarının yarısına sahip, bunu Ankara, Kocaeli, Bursa, Konya ve Diyarbakır izliyor. ‘Yeni normalleşme’ söyleminin verdiği rehavet vaka sayısının artışına yol açmış gözüküyor.

⦁ Bilim Kurulu üyesi ve Kayseri Şehir Hastanesi’nin başhekimi Prof. Dr. İlhami Çelik, hastanedeki vaka sayısının ikiden 40’a kadar yükseldiğini söyledi.


⦁ Modellemelere göre Haziran ortasında vaka sayısının 500’ün altına düşmesi bekleniyordu, ne yazık ki gerçekleşmedi. ‘Yeni normalleşme’ kararları, önlemlerin neredeyse tümünün kısa süre içinde kaldırılmış olması, vaka sayısında 3 kat artışa neden oldu. Buna rağmen Sağlık Bakanı Koca vaka sayısı beklenti sınırımızda demeye devam ediyor.


⦁ Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Türkiye Ofisi Program Yöneticisi Prof. Dr. Toker Ergüder uyardı: “Türkiye’de son dört gündür vakalar artıyor ama bizim tespit edebildiğimiz vakalar sadece buz dağının görebildiğimiz kısmı. Dünyada da, Türkiye’de de bulunan vaka sayılarını en az altı-yedi ile çarpmak lazım”.


⦁ Cezaevlerinde 70 koronavirüs vakası tespit edildi; 6 kişi hayatını kaybetti.


⦁ Manisa Alaşehir’de mevsimlik tarım işçisi (Mardin,  Cizre) olarak  çalışanlardan bir kişide Covid-19 pozitifliği tespit edilmesi sonrası yapılan filyasyon çalışması sonucu temaslı 30 kişiyi hastaneye götürülmüş ve yatışları yapılmış, birçoğunun da semptomu varmış. Yatışı verilenlerin  çoğu çocuk işçi imiş.


⦁ İstanbul, Ankara ve Bursa valiliklerinin kararıyla üç kentte de açık alanlarda maske takma zorunluluğu getirildi. Maske kullanım zorunluluğu getiren il sayısı 48’e yükseldi.


⦁ Sağlık Bakanı Koca yeni normale açıklık getirdi: ‘Yeni normal’i kontrollü sosyal hayat olarak tanımladık. Üretim devam etmek zorunda. Bütün hizmet sektörlerinin canlı olması toplumun geleceği için vazgeçilmez unsurlar.


⦁ Şampiyonlar Ligi’nin İstanbul’da oynanması planlanan finali Portekiz’in başkenti Lizbon’da oynanmasına karar verildi.


⦁ Sifon çekmenin, koronavirüsün havada hızla yayılmasına neden olduğu ortaya çıktı. Çin’deki Yangzhou Üniversitesi’nde görevli araştırmacıların yaptığı çalışmada, sifon çekince şiddetle gelen suyun Covid-19 içeren aerosol parçacıklarını etrafa saçtığı tespit edildi.

SAĞLIK MUHALEFETİ-TOPLUMSAL MÜCADELE

⦁HDP’nin 15 Haziran’da Edirne ve Hakkari’den başlattığı “Darbeye karşı demokrasi yürüyüşü” dördüncü gününde. Tüm engellemelere rağmen yürüyüşlerine iki koldan devam eden HDP heyetleri, bugün İstanbul ve Diyarbakır’da siyasi parti, STK ve esnaf ziyaretleri ile halk buluşmaları gerçekleştirecek.


⦁ ‘Geleceğimizin yok olmasına izin vermeyeceğiz’


Kirazlıyayla köyünde yapımı süren Çinko-Kurşun-Bakır Zenginleştirme Tesisi ve Atık Barajı Projesi’ne karşı çıkan köylüler, “Projenin yapılması halinde köyümüz, geleceğimiz yok olacak” dedi.


Evlerinin yanı başında inşası süren tesise karşı köylüler aylardır eylem halinde. Bu eylemlerin öncülüğünü ise köyün kadınları yapıyor. Köylerinde maden istemeyen kadınlar, geçtiğimiz günlerde yaptıkları bir protesto eylemi sonrası gözaltına alınıp, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.


⦁ DEÜ Tıp Fakültesi sağlık çalışanları, başhekimliğe yürüdü. Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesi, pandemi sürecinde kurumun uğradığı zararı gerekçe göstererek sağlık çalışanlarının ek ödemelerinde yüzde 20’den başlayan kesintiler yaptı. Sağlık çalışanları yaptıkları açıklamayla kesintiye tepki gösterirken, başhekimliğe iletilen görüşme talebi reddedildi ve yaşanan sorunlar hakkında somut bir çözüm üretilmedi.

YENİ YAŞAM


⦁ Gençliğe ‘Harekete Geç’ çağrısı.


HDP Amed Milletvekili Dersim Dağ, Gençlik Meclisleri olarak yeni bir mücadele hamlesi başlattıklarını belirterek, gençlere özgürlük, anadilde parasız eğitim; ekolojik bir dünya, eşit ve demokratik bir yaşam için ‘Harekete Geç’ çağrısında bulundu.


Sistem tarafından gençliğe işsizlik, yoksulluk, asimilasyon, uyuşturucu ve fuhuş gibi bilumum kirli politikaların dayatıldığını ifade eden Dağ, “Milyonlarca genç ve çocuğun anadilde eğitim hakkından yoksun olduğunu, eğitim hakkının gasp edildiğini, banka hesaplarına haciz konulduğunu ve yoksullukla terbiye edilmeye çalışıldığını biliyoruz. Bir yandan ekonomik diğer yandan da kültürel ve siyasal baskılar yaşayan gençlik, sisteme yedeklemeye tenezzül etmediği için daha fazla kirli politikaların hedefine oturtuluyorlar. Gençliğin hak ve hukukunu elde etmek için başvurduğu tüm mücadele alanları, sistem tarafından kriminalize edilmektedir.

Özellikle genç kadınların baskıya, tacize, tecavüze ve sistematik şiddete mahkum edilmesi, bizler açısından kabul edilecek bir durum değil ve buna karşı örgütlülüğümü artırarak mücadele edeceğiz” şeklinde konuştu.


Gençliğin sessiz kalmasının, doğaya, geleceğe, demokrasiye, barışa, adalete ve vicdana ihanet anlamına geldiğini kaydeden Dağ, şunları ifade etti: “İlk harekete geçenlerin, ses çıkaranların, zalime ilk taşı atanların, başkaldıranların biz gençler olması gerekiyor, öyle de olacaktır. En önde gençlik olmalıdır. Bizler örgütlü gençler olarak bu kirli politikalara karşı duracağız. Bizlerin mücadelesi, köklü ve direnişle dolu bir mücadele geleneğidir. Bu mücadele geleneğinin şimdiki yürütücüleri olarak bizlerin payına düşen tek şey direnmek ve kazanmaktır.” https://anfturkce.com/kadin/genclige-harekete-gec-cagrisi-142295


Demokrasi için yeni bir yol açmak./ Hüseyin KALKAN

http://yeniyasamgazetesi1.com/demokrasi-icin-yeni-bir-yol-acmak/


İktidar polis yığarak, yolları kapatarak, kentlere giriş-çıkış yasağı koyarak HDP’nin başlattığı yürüyüşü engellemeye çalıştı. Olmadı engellenemedi. Milletvekilleri tartaklandı, partililer darp edildi, birçok insan gözaltına alındı. Ancak HDP’liler yine de yürüdü. Bunu bütün Türkiye gördü, bunu uluslararası kamuoyu gördü. HDP’liler demokrasi için mücadelenin yolunu bütün muhalefete, dosta düşmana herkese gösterdi.


Diğer muhalefet partileri yürüyen HDP’yi görmezden gelmeyi deniyorlar. Hatta Kemal Kılıçdaroğlu, bu dönemde bir adalet yürüyüşüne gerek olmadığını söyleyerek, HDP’nin yürümesine gerek olmadığını demeye getirdi.


Ancak bütün kayıtsız görünme çabalarına rağmen darbeye karşı demokrasi yürüyüşünü dikkatle izledikleri belli oluyor. Sadece muhalefet değil iktidar da HDP’nin başlattığı yürüyüşü dikkatle izliyor. Her adımda, her kentte çıkarabileceği bütün zorluklarla yürüyüşün karşısına dikiliyor. HDP Milletvekili Tülay Hatimoğulları bu yürüyüşün muhalefet saflarındaki etkileri ile ilgili şunları söylüyor: “Yürüyüşümüz çok büyük bir baskı ile karşılaştı. Nasıl 12 Eylül darbesi döneminde her şey silah zoru ile bastırıldıysa, bizi de polis ve asker zoru ile bastırmak istediler. Her şeye rağmen yürüyüşümüzü başlattık. Bu yürüyüşün hem Türkiye’de hem uluslararası alanda büyük yankı yarattığını biliyoruz. Bu yürüyüş 82 milyon içindir. Bizim sesimiz Türkiye’de demokrasi ve adalet talep eden her kesime ulaştı. Bütün baskılara rağmen Hakkari halkından çok büyük destek gördük. Halkımızın HDP’nin yanında güçlü şekilde durduğunu gördük. Biz HDP olarak kendimizi yalnız his etmiyoruz.”
‘HDP yol açıyor’…

 

JİN


Helen Lewis: “Koronavirüs feminizm için bir felakettir”

Çeviren: Begüm Üstün

https://uni-versus.org/2020/04/02/helen-lewis-koronavirus-feminizm-icin-bir-felakettir/


Artık yeter. İnsanlar sosyal mesafe ve evde çalışma hakkında neşeli olmaya çabalarken, -altını çizmek gerek, William Shakespeare ve Isaac Newton en iyi işlerinden birkaçını İngiltere vebadan kasıp kavrulurken yapmışlardır- bütün bunlara verilecek apaçık bir cevap vardır: İkisinin de çocuk bakımı gibi bir sorumluluğu yoktu.


Beyaz-yakalı bir işte evden çalışmak daha kolaydır; maaşlı ve ayrıcalıklı çalışanlar daha iyi korunacaktır; gönüllü tecrit geniş bir evde, sıkışık bir apartman dairesine kıyasla daha az külfetlidir. Ancak koronavirüsün en çarpıcı etkilerinden biri birçok çifti 1950’lere geri göndermesi olacak. Kadınların bağımsızlığı dünya çapında pandeminin sessiz bir kurbanı olacak.


Bireysel düzeyde, önümüzdeki birkaç ay boyunca birçok çiftin seçimleri mükemmel bir ekonomik anlam kazanacaktır. Pandemiye yakalanan hastaların neye ihtiyacı var? Bakıma. Kendini tecrit eden yaşlı insanların neye ihtiyacı var? Bakıma. Okul yerine evde tutulan çocukların neye ihtiyacı var? Bakıma. Bütün bu bakım işleri -bu ödenmemiş bakım emeği-, işgücünün mevcut yapısı nedeniyle kadınlara daha ağır bir yük binecektir. “Bu sadece bakım rollerini üstlenen kadınların toplumsal normları ile ilgili değil; aynı zamanda pratiklerle de ilgili” diyen Wenham ekledi: “Kim daha az ücretli? Kim esnekliğe sahip?”


Anarkafeminist manifesto 1.0

Çatlak Zemin – https://www.catlakzemin.com/anarkafeminist-manifesto-1-0/


Anarkafeminist bir manifesto için tamamen olgunlaşmış açıklayıcı bir program olamaz ve olmamalıdır; zira özgürlük amaçtır ve ona özgürlüğün kendisi dışında herhangi bir şey aracılığıyla ulaşılabileceğini düşünmek düpedüz çelişkidir. Aynı şekilde, bedenler çoğuldur ve onlara uygulanan baskı da çoğuldur; o halde böylesi bir baskıya karşı yürütülecek kavganın stratejisi de çoğul olmak zorundadır. Ama eğer özgürlük hem araç hem de amaç ise bu durumda birileri de hem toplumsal cinsiyetin tüm görünüşlerinden hem de üretilen baskıcı yapılardan azade bir dünya tahayyül edebilir. Toplumsal olarak cinsiyetlendirilmiş bedenler dünya genelinde hâlâ sömürü ve tahakküm nesnesi oldukları için anarkafeminist bir manifestoya şimdi ve burada ihtiyacımız var. Acil durumlar acil araçlara gereksinim duyar ve manifestolar bu acil ihtiyacın doğurduğu çığlıktır. Fakat manifestolar zirveye ulaştığımızda pekâlâ bırakabileceğimiz bir merdiven olarak düşünülmelidir. Doğrusu, böylesi bir anarkafeminist tasarıma kalkışmakla, kadın ve erkek arasındaki ikili karşıtlığın ötesine geçen, böylece yine bir şekilde feminizmin kendisinin de ötesinde duran bir dünya için mücadeleyi kucaklarız.

⦁ HDP’li kadınlar: Ayrımcı İnfaz Yasası geri çekilsin.
Kartal’daki İstanbul Adliyesi önünde bir araya gelen HDP Kadın Meclisi, kadınlara karşı suç işleyenleri tahliye edip, siyasi tutukluları kapsam dışı bırakan İnfaz Yasası’nın geri çekilmesini, özellikle hasta tutuklular, kadınlar ve çocuklara tahliye imkanı sağlayan yeni bir düzenleme yapılmasını istedi.

SİYASAL SAĞLIK-EKOLOJİK SAĞLIK

Cûdi’de yeni-kolonyal müdahale ve eko-kırım/ Rênas CÛDİ

https://yeniozgurpolitika.net/cudide-yeni-kolonyal-mudahale-ve-eko-kirim/


Cûdi’ye yönelik devletin titizlikle hazırladığı yeni-kolonyal müdahalesine dikkat çekmek klasik bir doğa savunusunun ötesinde toplumu ve Kürdistan coğrafyasını savunmaya yönelik bir çağrıdır.


Yeni-kolonyal müdahale ve zamana yayılan ölüm/ Rênas CÛDİ

https://justpaste.it/22xkx


Kürdistan’da hiçbir ölüm rastlantısal değildir! Devlet, bilinçli bir nekropolitika ile, şehir savaşları boyunca yakıp yıktığı yerlerde geride bıraktığı enkazlarının maliyetinden kaçınarak, adeta sofistike bir ölüm makinası olarak hizmet veriyor.


Yeni-Kolonyal Müdahale ve İlhak Diplomasisi – I/ Rênas CÛDİ

https://t.co/Yh6FrKwyoR?amp=1


Otto Dix’in ‘Fırtına askerler gazın altında ilerliyorlar’ adlı gravürü, 1924 Türk devletinin Kürdistan dış politikasının bir ilhak stratejisi etrafında şekillendiğini ve amaçlarını gerçekleştirebilmek adına bir ‘ilhak diplomasisi’ yürütmekte olduğunu söyleyebiliriz.

Asfalt bir halk sağlığı sorunudur!/ Betül Koca

http://yeniyasamgazetesi1.com/asfalt-bir-halk-sagligi-sorunudur/


İktidarlar, devletler, koronavirüs nedeniyle dünya çapında normalleşme kararlarını hızla uygulamaya koyuyorlar. Özellikle ekonomik alandaki bir bakıma ‘zorunlu’ nedenlerle başlatılan sürecin yine halkın sağlığı bakımından ciddi riskler oluşturduğu sıklıkla dile getiriliyor. Normalleşme gerekçesiyle atılan birçok adımın ya da uygulamaya konulan birçok kararın ‘halk sağlığı için çok daha fazla riskler taşımaya başladığını söyleyebiliriz. Bunun en somut örneklerinden biri de asfaltlama çalışmalarına hiçbir şey olmamış gibi başlanılmasıdır. Bu nasıl bir normalleşmeyse eskisi gibi asfalt döküyoruz hem de bir solunum yolu salgınında yani pandemi!



İLİŞKİLİ İÇERİK

KORONA 7 GÜNLÜK 6-12 ARALIK 2021

Neredeyse tüm canlı türlerinde kadın bedeninde gerçekleşen üreme eylemi, insan türünde kadın bedeni ve doğurganlığı ...