Home / KORONA GÜNLÜKLERİ / KORONA GÜNLÜĞÜ 2 NİSAN 2020

KORONA GÜNLÜĞÜ 2 NİSAN 2020

GÜNDEM

  • Türkiye’de ilk Covid-19 olgusuna tanı koyan Prof.Dr.Cemil Taşçıoğlu’nu hastalık nedeniyle yaşamını yitirdi.
  • TTB, Tabip Odaları aracılığıyla illere ait istatistikleri açıklamasının ardından Sağlık Bakanı da illere gore vaka ve ölüm sayılarını dile getirdi. Covid-19 pozitif sağlık çalışanı sayısı da açıklandı.
  • Kamuoyunun tepkisi sonuç verdi, infaz yasası yeniden görüşülecek. Tüm tutukluların Koronavirüs tehdidi nedeniyle salıverilmesi ile ilgili yoğun baskı var.
  • İşçilerde Covid-19 tanıları gündemde. Sarkuysan’da Covid-19  tanısı alan işçilere rağmen üretimin devam etmesine işçilere ve sendikanın tepkisi ile karşılaştı. Sendikanın kararı ile ‘Önce sağlımız’ diye işçiler fabrikayı boşalttı. Peşinden Sarkuysan patronların tehditi geldi: ‘Tüm ülkeleri olduğu gibi ülkemizi de etkisi altına alan ve pandemic olarak ilan edilen Koronavirüs salgının, işten kaynaklanan bir tehlike olarak değerlendirilmesi doğru değildir. Bu nedenle işyerinde virüsle karşı karşıya kalındığından hareketle iş bırakmanın, çalışmamanın hukuken kabul edilemeyeceğini, aksi davranışta bulunanlarla ilgili olarak hukuki yollara başvurulacağı hususunu üzülerek paylaşmak isteriz.’
  • Salgın kontrolünde iki başarılı ülke olan Güney Kore ve Tayvan deneyimlerini eklerde sizlerle paylaşıyoruz. ‘’Güney Kore demokratik bir cumhuriyettir, tecritin mantıklı bir seçenek olmadigini dusunduk”  diyerek tanı kapaistesini artırma test sayısını artırmayı salgının kontrolünde  kilit nokta anlayışı ile hareket edilmiş. Tayvan ise hızlı bir refleksle kaynak dagıtımiı vaka tespiti ve bulaşa yönelik önlemlere  öncelik vermiş. Her iki ülkede de teknoloji ve yapay zekanın kullanılarak temaslı izlenimi ön plana çıkıyor.
  • Bir çok ülkede temel geçim kaynaklarının ücretsiz sağlanması, ailelere maddi ve kira yardımı gündeme geliyor. Örneğin Kongo’da su ve elektrik faturalarını devlet üstleniyor.

MEVCUT DURUM

  • Dünyada toplam Covid-19 pandemisinde olgu sayısı bir milyona (936,170), ölüm sayısı elli bine (47,249) ve iyileşen hasta sayısı iki yüz bine (194,578) ulaştı. Halen aktif 694,343 hastanın %95’i hastalığı hafif geçiriyor. ABD, İtalya, İspanya, İran salgının hızla yayıldığı ülkeler olarak dikkat çekmeye devam ediyor.
  • Türkiye’de toplam vaka sayısız on beş bini geçti, ölüm sayısı da üçyüze dayandı. Sağlık bakanı Fahrettin Koca’nın açıklamalarına gore 15.679, ölüm sayısı ise 277’ e yükseldi, yoğun bakımda yatan sayısı 979, entübe olan hasta sayısı 692,  iyileşen hasta sayısı 333 olarak açıklandı. Olguların yarıdan fazlası İstanbul’da. Test sayısının onbeşbini bulduğu, önümüzdeki hafta içinde 30 bini bulacağı söylendi. Buna rağmen bahsedilen testlerin klinik belirtisi olan ve yatış endikasyonu olan hastaları PCR ile yapılan testleri olduğu biliniyor. Temaslı olan kişilere henüz test yapılmıyor, klinik belirtisi olması bekleniyor. Bu rakamlar toplum içinde Covid-19 taşıyan çok sayıda kişinin dolaştığı ve hastalığı yaydığını gösteriyor.
  • Sağlık Bakanlığı salgının ülkemizde seyri ile ilgili soru, işçilerin çalışmaya devam etmesinin engellenmesi sorusu başta olmak üzere bir çok soruyu yanıt vermemesi tepki çekiyor
  • Olgu ve ölüm sayısının çok düşük gösterildiği tartışılıyor. Olguların sadece hastanede yatanları içerdiği, hastanede yatan BT pozitif olguları dahi içermediği düşünülüyor. İllerden elde edilen Covid-19 nedeniyle hayatını kaybettiği bilinen kişilerin bakanın gösterdiği haritada yer almadığı dile getiriliyor, Muğla örneğinde olduğu gibi.
  • Olgu sayısının en fazla olduğu il olan İstanbul’da ölümlerin de yüksek olduğu, veri saklandığı gündemde.
  • Kürdistan’da olgu ve ölüm sayısının oldukça düşük olması tartışılmaya başlandı. Test mi yapılmıyor, Kürtler sürü bağışıklığına kurban mı edilmek isteniyor, veriler mi saklanıyor tamamen muamma. Sağlık ve toplumsal muhalefete iş düşüyor. Toplumsal sağlığa sahip çıkma ve olguları saptayıp izolasyon önlemlerine almak için meclislerin sorumluluk alması gündemde.
  • Sahra hastanelerinin kurulması gündemde

ÖNLEME VE KORUMA

  • Hastanelerle İl Sağlık Müdürlüğü arasında bağlantı sorunlu. Sağlık Müdürlüğü, TSM ve Aile Hekimleri arasında iletişimde de ciddi sorunlar var
  • Temaslı izlemi sadece aydınlatılmış onam üzerine kurulu, Sağlık Bakanı bunu filyasyon çalışması olarak açıkladı.
  • Sağlık Bakanı izolasyon, karantina ve tecrit kavramından bihaber görünüyor. Hastaların ayrılması olan izolasyon kavramını tüm evde kal çağrısı ile eşitliyor.
  • Yardım kampanyalarında ortaya çıkan kalabalıklık fiziksel mesafe çağrısını yapan devlet kurumları tarafından bizzat ihlal ediliyor.
  • İşçiler hala fiziksel mesafe kuralını yerine getirme olanağına sahip değil, toplu taşıma ve kalabalık mekanlarda çalışma devam ediyor.
  • Evde Kal’ın sınıfsallığı gündemde. Evde kalabimenin sınıf haritası çıkarıldı. Veloxity diye bir şirket İstanbul’daki bir milyon kişinin akıllı telefonlarının dolaşım verilerini analiz etmiş ve bu grafiği oluşturmuş. Yayınlayan da zenginlere teşekkür edip yoksullara ‘lütfen evde daha çok kalın’ diye seslenmiş. Bunun anlamının lütfen işinizden olun, lütfen aç kalın demek olduğunun farkında mı acaba? Devlet yardımı olmadığı sürece bazı insanlar için evde kalmanın aç kalmak olduğunu anlamak için anlamlı bir harita …. Evde kalmak sorunu yok, evden çıkma zorunluluğu var.
  • İnisiyatifler teknoloji kullanarak ve yapay zekayı devreye sokarak yukarıda örneği verilen evde kal’ın sınıf haritasını çıkartırken, Çin deneyimi benzer uygulamanın salgının control edilmesinde başarılı ile kullanıldığını ortaya koydu. Covid-19 teması olan kişilerin izlenmesi, kimlerle teması olduğu, bulaş riski vb. banka kartı, telefon vb. aracılığıyla saptanarak vatandaşların kırmızı, sarı ve yeşil olarak kodlandığı ve temaslı izleminin buna gore yapıldığı paylaşılıyor. Kodlar aynı zamanda izolasyon uygulmasının sınırını da belirliyor.
  • Test sonucu ne zaman çıkar konusu gündem oldu, 2-3 saatten 5 güne kadar sürdüğüne dair hastanelerden bilgiler geliyor

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ SAĞLIĞI

  • Çapa’nın sevilen hocası Prof.Dr.Cemil Taşçıoğlu’nu işçi cinayeti nedeniyle kaybettik. SÇS yönelik bilinen önlemlerin alınmaması, mekanların düzenlenmemesi, KKD sağlanmaması ve sağlık emekçilerinin sürece eğitimlerle hazırlanmaması nedeniyle Covid-19 ile ilgili temaslar iş kazası ve meslek hastalığı olması yanında taammüden öldürme suçu kapsamında olduğunu düşünüyoruz. Sağlık sermayeleri de Covid-19 tehdidini maalesef hafife alıyor.
  • Temaslı izleminde rehber çıkartılsa da muamma sürüyor.
    • Covid-19 pozitif olan sağlık emekçisi 601 olarak açıklandı, mesleklere göre dağılımını bilmiyoruz. Başta temizlik işçileri olmak üzere idari ve teknik personellerin bu sayıya dahil edilmediği tahmin ediliyor. Bilinen birkaç örnek bu şüpheyi güçlendiriyor.
  • Covid-19 salgını sağlık emekçilerini de işsiz bırakmaya başladı. Özel hastaneler ekonomik zorluğu bahane ederek bir çok arkadaşımızı ücretsiz izne ayırdı. Ücretsiz izinde olduğu için başka bir hastanede iş bulsalar dahi çalışamıyorlar. Oldukça sıkıntılı bir durum. İkinci bir seçenek olarak sağlığın patronları kısa çalışma ödeneğini devreye soktular. Normal çalışmanın 2/3’ü ödenmeye başlandı, bu ödeme ilk hafta için sağlığın patronlarına ait iken birinci hafta sonrası İşkur aracılığıyla İşsizlik faonundan karşılanıyor. Uygulama için maksimum sure 3 ay sonrası muamma…
  • Covid-19 salgınında psikososyal tehlikelerin yol açtığı çok sayıda sorunu gündeme taşıyor. SÇS alanında görev alanlara büyük iş düşüyor.

SAĞLIK MUHALEFETİ

  • SES ve TTB başta olmak üzere sağlık muhalefeti sahra hastaneleri için hazırlık yapsa iyi olacak. Mega proje şehir hastanelerinin dahi Covid-19 pandemisine hazır olmadığı, sahra hastanesi ile birlikte deneimsiz bir çok sağlık çalışanının devreye girecek olması ciddi tehditleri de içeriyor.
  • SES ve TTB Covid-19 ile ilgili Sağlık Bakanlığı’nın stratejisinin olmadığını dile getirdi. Sağlık Bakanı Dr.Fahrettin Koca yanıt verdi: DSÖ yaptıklarınızı takdir ediyor. Basamaklandırılmış olarak belirlediğimiz stratejiyi uygulamaya devam ediyoruz. Bakan böyle dese de kamuoyu sürü bağışıklığı modelinin devrede olduğunu düşünüyor. Bakan izolasyon, karantina ve tecrit kavramından bihaber olması, işçilerin çalışmaya devam etmesi vb. kanıt olarak sunuluyor…
  • SES koruyucu ekipman olmadan çalışmama hakkı için dilekçe örneği hazırladı, konu ile ilgili hukuki durumu video ile paylaşıyor.
  • TTB karantina fırsatını kaçırdığımızı, bu saatten sonra karantinaya ihtiyaç olmadığını söylüyor.
  • Eğitim-Sen ‘biz bize yeteriz’ kampanyasına bağış yapmayanların fişlendiğini dile getirdi.

TOPLUMSAL MÜCADELE

  • Mimarlar Odası ACİL KORONA MEKANLARI başlıklı bir çağrı yaptı: ‘İçinden geçtiğimiz zorlu Coronavirüs (Covid-19) salgın günlerinde, ülkemizde de yaşanması muhtemel olan yoğun bakım birimlerinin kapasite eksikliği başta olmak üzere sağlık personelinin geçici barınma btrimi ihtiyaçlarını da gözönüne alarak çeşitli mekan tasarımı ve kent ölçeğinde organizasyon önerilerini multi-disipliner ve kolektif olarak hayata geçirebilmek için çağrımızdır. Bu çağrıyı mimarlar olarak başlatıyoruz ama acil korona mekanları için desteğe hazırım diyen herkesi ağın parçası olmaya davet ediyoruz. TTB, Sağlık Bakanlığı ve belediyeler ile koordine çalışmak istiyoruz. Tasarım ve organizasyonlar için ekipler kuralım, doktorlar, mühendisler, tasarımcılar, şehir planlamacıları gibi pek çok meslek grubuyla ve üretici firma&ekiplerle gücümüzü ve bilgimizi birleştirelim. Ağın parçası olabilmek, iletişim kurabilmek için: Mail: [email protected], twitter.com/acilkoronamekan, Instagram.com/acilkoronamekanlari/
  • Salgının pikini yapmadığı düşünülürse, önümüzdeki birkaç hafta içinde hastalığın patlama yapacağı konusunda hemfikirsek bu çağrıya icabet etmek gerekir. Başta olgu sayısının çok yüksek olduğu İstanbul, İzmir, Ankara, Kocaeli olmak üzere SES ve TTB’den aktif arkadaşlarımızın bu dayanışma ağına katılımı, önemli bir toplum katılımı örneği olması sebebiyle de gündemimizde olmalı. En azından şu an aktif çalışmayan arkadaşların katılımını gündeme almalıyız. 
  • DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’nin imzaya açtığı yedi önlemin kadınları görmeyen şekilde kaleme alınması tepki ile karşılandı.

YENİ YAŞAM

  • HDK-DTK Sağlık Meclisleri ve Sağlık Politika Okulları pandemi-salgın ile ilgili politik tutumunu kamuoyu ile paylaştı:

COVİT-19 KAPİTALİZMİN DOĞA VE İNSAN ÜZERİNE UYGULADIĞI MEZALİMİNİN SONUCUDUR

… bugün için salgın tıbbi olmanın ötesinde siyasal, toplumsal ve ekolojik bir sorundur. Ancak devletli uygarlığın kurumları siyasal, toplumsal ve ekolojik olan bu sorunu aşırı tıbbileştirip topluma baskıcı bir disiplin anlayışı dayatıyor. Krizin kaynağını perdelemeye çalışıyor. Halbuki salgın, kendi kaynağını bize gösteriyor, gün be gün çürüyen devletli uygarlık ve onun güncel hali kapitalizmdir.

Açıklama salgın ile baş etmenin yolları ile devam ediyor ve şunlar dile getiriliyor:

  • Ekolojik düşünmek ve ekolojik bir toplum inşası ile mümkündür
    • Doğru bir toplumsallıkla süreç aşılır
    • Kaynakların toplumun ihtiyaçlarına gore eşit paylaşımını esas almamız gerekir
    • Ulusal sınırları lağvedelim. Ekolojik yaşamda sınırlar olmaz.
    • Devletin eril aklına mesafe koyalım.
    • Fiziki temasımızı sınırlamamız gerekir. Bunu devletin zoru ve yasaklama kararları ile değil, kendi öz örgütlerimizle ve öz denetim/disiplinimizle yapmak gerekir
    • SES ve TTB’nin ilgili açıklamalarını esas almaya çalışalım
    •  Kriz dönemleri politik aklın yitimi eski ezberlere savrulma gibi tehlikeleri beraberinde getirir. Bu sebeple, iktidarın salgına karşı ürettiği politikalarla yaratmak istediği yeni denetim toplumu anlayışına karşı sürekli olarak ideolojik bir duruş, politik bir tutum ve eyleyiş içinde olalım. Yeni Yaşamın inşası için ‘biriktirerek’ yol yürümeye devam edelim.
    • Giorgio Agamben: Kovid-19 Epidemisi Altında İstisna Durumunu Normalleştirme: Salgının açıkça gösterdiği şey, devlet yönetimlerinin uzun zamandır bizi alıştırdığı istisna durumunun normal durum haline gelmesidir. İnsanlar kalıcı bir kriz durumuyla yaşamaya öyle alıştırılmışlar ki, hayatlarının salt biyolojik bir hale indirgendiğinin ve bu hayatların sadece politik boyutunu değil, aynı zamanda her bir insani boyutunu da kaybettiklerinin farkına varamayabiliyorlar. Kalıcı bir olağanüstü hâl durumunda yaşayan bir toplum özgür bir toplum olamaz. Sözde “güvenlik nedenleri“ için özgürlüğünden feragat eden ve böylece korku ve güvensizlik içinde sürekli olarak yaşamaya mahkûm edilen bir toplumda yaşıyoruz.
    • ACİLKORONAMEKANLARI dayanışma ağları toplumun öne çıktığı önemli bir örnek olarak gündemde. Benzer girişimlerin gıda başta olmak üzere, temaslı izlemi için karantina koşullarında yaşayanlar, evdeki yaşlılar, ebeveynleri çalışmak zorunda olduğu için evde yalnız kalan çocuklar vb. birçok durum için yaşama geçirilmesi görevi önümüzde duruyor.

GÖRÜŞLER

Kamuda çalışırken ihraç olan okulumuz öğrencilerinden Rozerin ÇATAK bu salgın döneminde biz ihraçlar olarak  topluma karşı sorumluluğumuzu yerine getirmek istiyoruz.

“Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan 32 bin sağlık personelinin alınması kararı doğru bir karar olmakla beraber, eksik ve yetersizdir” diyen Rozerin Çatak, şöyle konuştu: “Çünkü 32 binden 11 bin hemşire, 1600 ebe, 4.687’si Sağlık Teknisyeni/Sağlık Teknikeri olmak üzere Psikolog, Sosyal Çalışmacı, Biyolog, Odyolog, Çocuk Gelişimcisi, Diyetisyen, Fizyoterapist, İş ve Uğraşı Terapisti, Dil ve Konuşma Terapisti, Perfüzyonist ve Sağlık Fizikçisi unvanlarında ve 14 bin kişi de sürekli işçi pozisyonunda olan sağlıkçı olmayan kişiler alınacaktır. Bu durum, sürece cevap olmaktan uzak görünmektedir. Çünkü, hekim alımı hiç yoktur. Çok sayıda hekim güvenlik soruşturmalarına takıldıkları için atamaları yapılmamıştır. Yine, yeni alınacak sağlık çalışanlarının hizmet içi eğitime alınması gerekmektedir. Ancak burada bir günün bile çok anlamlı olduğu bir zaman kısıtlığını bakanlık unutmamalıdır. Bildiğim kadarıyla, toplam ihraç edilen 126300 kamu personelinden 11500’ü sağlık çalışanıdır. İçinde çok sayıda uzman hekim ve hekimler de bulunmaktadır. Tam da bu süreçte iadeler olmayacaksa ne zaman olacaktır? Halkımızın ihtiyacının olduğu süreç bugündür.”…

EKLER

Güney Kore Deneyimi

“Guney Kore demokratik bir cumhuriyettir, tecritin mantıklı bir seçenek olmadigini dusunduk.”  Guney Kore (nufus:51milyon)

270.000 in uzerinde test yapıldı. 5200 test/milyon nüfus. (nufus: yaklaşık 50 milyon)

“Tani kapasitesi epidemik kontrol icin kilit noktadır, temasli takibi de bunda çok etkilidir”

Covid19 + insanların telefon, kredi kadri, bilgisayar verilerinin devlet tarafından denetlenmesi yasallaştı! Ve bu bilgiler halkla paylaşılarak, hasta insanların lokasyonlariyla yollar kesişen nüfusun tespiti yapıldı. Mart in ilk haftasindan beri karantinadaki insanların semptomlarını ve lokasyonlarını takip eden bir telefon uygulanmasıyla takiplere devam ediliyor.

Hastanede gözlem gerektirmeyen vakaların evdeki karantina takipleri Gunde 2 kez yapıldı. Kacaklara yeni yapılan düzenlemeyle 10 milyon dolar veya bir yıla kadar hapis cezası geliyor.

Geliri en yüksek %30 icinde olmayan vatandaşlara, acil yardim ödemesi yapıldı.

Tayvan Deneyimi

Taiwan(nufus: ~24milyon)

-COVID19, Cin ve Tayvanli popülasyonun seyahat hareketliliğinin tavan yapmasının beklendiği Lunar yeni yıldan hemen once başladı. Tayvan, hızlı bir refleksle kaynak dagitimi, vaka tespiti ve bulan acısından önlemlere başladı. Ulusal sağlık sigortası veritabanı ile göç ve gümrük verilerini entegre edip analizlere başladı ve bu datalarla klinik semptomla başvuran hastalara değerlendirerek vaka tespitini salgının çok basından yaptı. Kisa bir sure sonra QR kodlar yoluyla mobil olarak veritabanlarına yeni seyahat öykülerini ve semptom bilgilerini ekledi. Son 14 günlük seyahat gecmislerini degerledndirerek dusuk-orta-yuksek riskli popülasyon olarak sinifladi(5 Ocak 2020). Hastaligi tasima acısından yüksek riskli seyahat grubundakileri 14 günlük ev karantinasında cep telefonlarından takiple izlediler. Bu süreçte henüz DSO viral etken ve hastaligi resmi olarak aciklamamisti. Bu yüksek riskli gruptan semptomları olanlar 26 etkene karşı tarandı. Es zamanlı olarak ulkenin salgın hastalıklar birimi 124 adimlik bir liste yayinladi. Hava ve deniz sinir kontrolleri, sureli vakaların karantinası, proaktif vaka tespiti, kaynak sağlanması, sağlık guvencesi, halkin yanlış bilgilendirilmelerine karşı bilgilerindirme ve eğitim programı, okul ve cocukbakimlari icin yeni politikalar, isletmelere kompanzasyon odemeleri bu maddeler arasinda. Ayrica, maske fiyatlarında düzenlemeler yapıldı ve devlet bütçesiyle askeri personelin maske üretimi yapmasını sagladilar. Hukumet maske ür ihracatını yasakladi.Ulke capinda sokaga cikma yasagi ve is durdurma uygulamadan, bu uygulamalarla devam etmekteler. Herkes bedava test olabilmekte ve izolasyonda olanların 14 günlük tum masrafları ve tıbbi bakimi ücretsiz karsilanmakta.eticilerin

https://siyasihaber4.org/giorgio-agamben-kovid-19-epidemisi-altinda-istisna-durumunu-normallestirme

https://www.gazeteduvar.com.tr/gundem/2020/04/02/rozerin-catak-yasamak-ve-yasatmak-istiyoruz/



İLİŞKİLİ İÇERİK

KORONA GÜNLÜK 22-28 KASIM 2021

Sağlığın piyasalaştırıldığı, emeğin değersizleştirildiği ve yabancılaştırıldığı, kışkırtılmış sağlık hizmetinin olduğu, kapitalist erkek egemen sağlık sisteminin ...