KORONA GÜNLÜĞÜ 24 MAYIS 2021

Salgın yönetilemiyor! Emekçiler, ötekileştirilenler ölmeye devam ediyor! Sağlık emekçileri tükeniyor, hayatını kaybediyor!

Sosyal cinayete dönüşen pandemi ölümlerine karşı öfke büyüyor. Yanlış sağlık politakaları ve salgın mücadelesine karşı yaşam hakkını savunmak için demokrasi güçleri harekete geçiyor.

***

Adalet Bakanlığı 276 bin kişinin bulunduğu cezaevlerinde Kovid-19 sürecine dair bilgileri paylaşmıyor. CİSST Koordinatörü Berivan Korkut ve ve İHD’den Davut Arslan, ağır hak ihlalleri olduğunu belirtiyor Arslan, basına yansıyan bilgiler üzerinden yaşamını yitirenlere ilişkin ise şunları söyledi: “2021 yılının ilk çeyreğinde basından tespit edebildiğimiz kadarıyla 18 Ocak 2021 tarihinde Düzce T Tipi Kapalı Hapishanesinden Metin Yücel, 30 Ocak 2021 tarihinde İskenderun T Tipi Cezaevi’nde tutulan Kahraman Sezer, 13.02.2021 Manisa T Tipi Kapalı Hapishanesinde tutulan Ersoy Karamustafa, 04.03.2021 tarihinde Samsun E Tipi Kapalı Hapishanesinde tutulan Önder Ateş isimli mahpuslar covid-19 nedeniyle yaşamını yitirmiştir.”

http://yeniyasamgazetesi2.com/salgin-ve-tecrit-kiskaci/

***

Düşüş eğiliminde olsa da Covid-19 pandemisi sık görülmeye, sık öldürmeye ve yaşamı altüst etmeye devam ediyor. Toplam vaka sayısı 167 milyon 516 binin, Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 3 milyon 478 binin üzerine çıktı. Aktif hasta sayısı da 15 milyon 452 bine gerilemesine karşın hla çok yüksek.

Dünya genellinde haftanın son günü de yeni vaka ve can kaybı bildirimi düşüşe devam etti. Son 24 saatte 478 bin kişiye Covid-19 tanısı kondu, 9 bin 897 kişi Covid-19 nedeniyle hayatını kaybetti. Hindistan zirvedeki yerini korurken Türkiye dokuzunculuğa indi. Ülkelere göre yeni vaka sayısı şöyle: Hindistan (222.8 bin), Brezilya (36.1 bin), Arjantin (24.8 bin), Kolombiya (21.7 bin), ABD (13.5 bin), Fransa (9.7 bin), Rusya (9 bin), İran (8.6 bin), Türkiye (7.8 bin) ve Nepal (7.6 bin).  Hindistan (4 bin 455 ölüm) ve Brezilya (894 ölüm) ile günlük can kaybında zirvedeki yerini koruyor.

Hafta sonu sağlık hizmetine erişim, test olanakları ve bildirim konusundaki sıkıntılar nedeniyle genel olarak düşük vaka bildirimi söz konusu oluyor, bu düşüklük pazartesiyi de çoğunlukla etkiliyor. Bu nedenle günlük vaka ve ölüm sayısında yedi günün ortalaması istatistikleri pandeminin seyri konusunda daha fazla tercih ediliyor. Küresel olarak yedi günlük yeni vaka ortalamasındaki bir ay önce başlayan azalış geçtiğimiz hafta da devam etti. Bir önceki hafta 664 bin 732 olan yedi günlük yeni vaka ortalaması, son bir haftada 592 bin 464 kişiye geriledi. Ölümler de Mayıs başında başlayan azalma bu hafta da devam etti. Bir önceki hafta ortalama 12 bin 384 kişi olan günlük ölüm bildirimi, 12 bin 86 kişiye geriledi.

Not: Dünya ve Türkiye Covid-19 istatistiklerini Worldmeter sitesine göre vermeye devam ediyoruz. Her gün paylaştığımız veri bir gün önceye ait olup ülkelerin bildirimlerine göre şekilleniyor. Veriyi her gün sabit saatte (sabah 06.00) alıyoruz.

***

Türkiye’de yeni vaka sayısı ve can kaybı düşme eğilimine girse de hala salgın kontrol altına alınmaktan oldukça uzak. Haftanın son günü yeni vaka sayısı 8 binin altına düştü, 7 bin 839 kişi oldu. Covid-19 nedeniyle hayatını kaybenlerin sayısı iki yüzün altına düştü, 197 kişiye geriledi. Turkuaz tabloda eleştirilere rağmen ısrarla yer verilen yeni hasta sayısı binin altına düştü, 710 kişiye geriledi. Toplam vaka sayısı 5 milyon 186 binin üzerinde, toplam can kaybı 46 bin 268 kişiye yükseldi. Günlük test sayısı 210 bine civarında. Turkuaz tabloda aktif hasta sayısı yer almıyor. Günlük aktif hasta sayısını Worldmeters’dan paylaşmaya devam ediyoruz.

Türkiye’de dün aktif hasta 115 bin 906 kişiye geriledi. Bulaştırma potansiyeli yüksekliği dikkate alındığında aktif hasta sayısının hala oldukça yüksek olduğunu hatırlatmak isteriz. Ağır hasta sayımısında azalma eğilimi devam ediyor, dün 1,843 kişiye geriledi. Aktif vaka sayısının gerilemesi (?) ile ağır hasta oranımız %1.6’ya yükseldi, bu oran dünya ortalamasının iki buçuk katından fazla! Yüksek ölüm hızının yüksek ağır hasta oranı ile ilişkili olduğunu, ölümlerin yüksek hızda devam edeceği uyarısı ısrarla vurguluyoruz.

***

Bilim insanları, hayvanlardan insanlara bulaşan iki yeni tip koronavirüs keşfetti, ancak bu yeni iki türün hastalığa sebep olduğuna ilişkin herhangi bir bulguya rastlanılmadı. Araştırmalardan biri, domuzların bu virüslerden birinin taşıyıcısı olduğunu gösterirken bir diğer araştırma ise diğer virüsün muhtemelen köpeklerden evrildiğini öne sürüyor. İlk kez köpek kaynaklı bir koronavirüs insanları enfekte etmiş olabilir.

https://www.evrensel.net/haber/433583/insanlara-bulasan-iki-yeni-koronavirus-bulundu

***

İngiltere’de Koronavirüs salgınında son 24 saatte 5 kişi hayatını kaybederken, ülkede 15 Mayıs’tan bu yana Covid-19’a bağlı can kayıpları tek hanede seyrediyor. Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan Covid-19’a ilişkin aşı verilerine göre, toplamda 37 milyon 943 bin 681 kişinin aşının ilk dozunu aldığı, 22 milyon 643 bin 417 kişinin ise aşının her iki dozunu aldığı belirtildi. Ülkede toplam nüfusun yüzde 56.5’sına aşının ilk dozunun, yüzde 33’üne ise aşının her iki dozunun uygulandığı belirtildi.

***

Koronavirüs salgını birçok alışkanlığın değişmesine neden oldu. Yapılan araştırmalar, Koronavirüs sürecinde atıştırma sıklığının yüzde 45 arttığını, uyku düzeninin ise yüzde 75 oranında bozulduğunu ortaya koydu. Bu durumun obeziteyi tetiklediğini belirten Genel Cerrahi ve Obezite Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Uğur Ekici, “Covid-19 ve obezite birlikteliği artık acil bir durum olarak kabul ediliyor” dedi.

***

Daha önce yayımlanmayan bir ABD istihbarat raporunda Çin’in Vuhan Viroloji Enstitüsü’nde çalışan 3 kişinin 2019’un Kasım ayında hastaneye gidecek kadar hastalandığının yazdığı belirtildi. Rapor, “virüsün laboratuvardan kaçmış olma ihtimalinin” soruşturulması konusundaki çağrıları artırdı. Wall Street Journal’ın aktardığına göre koronavirüsler ve diğer patojenlerle çalışmalarda bulunan merkezde çalışan bu üç kişi, “Covid-19 ve diğer sezonsal hastalıklara uygun semptomlar gösterdi”. Birçok uzman SARS-CoV-2’nin 2019 Kasım civarında yayılmaya başladığına inanıyor. Vuhan’da ilk resmi vaka 8 Aralık 2019’da açıklanmıştı. Çin, salgının bir laboratuvarda başladığı iddialarını reddetmeye devam ediyor.

***

Sağlıkta şiddet devam ediyor. İstanbul Kadıköy’de Aile Hekimi Rıdvan Tunç, evden işe giderken pusu kuran kişilerin saldırısına uğradı. Burnu kırılan ve 10 gün rapor alan hekim “Senden rapor istedim. Neden yazmadın diyerek beni darp etti” dedi.

AŞI TARTIŞMALARI

Bakan Koca, “aşı anlaşmalarının yapıldığı ve aşıların geleceğine dair sürekli olarak tarih vermesine” rağmen aşı olmadığı için yeni gruplara ilk aşıları yapılamıyor. Aile Sağlığı Merkezleri uzunca bir süredir sadece sırası gelen yurttaşlara ikinci doz aşıları yapabiliyor. Şehir Hastaneleri ya da devlet hastaneleri ise BionTech yapıyor. (BionTech, ASM’lerde muhafaze edilme koşulları olmaması nedeniyle sadece hastanelerde yapılıyor.)

***

Ankara’da Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, Türkiye’de Covid-19’a karşı uygulanan Sinovac ve BioNTech aşılarının hastaneye etkisini ortaya çıkarmak için araştırma başlatıldı. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ümit Savaşçı, “Sahada biz aşının çok etkili şekilde hastaneye yatış ve yoğun bakım ihtiyacını azalttığını tespit etmiş durumdayız, bunu bu bilimsel veri tabanımızda da açıklamış olacağız” dedi.

***

HaberTürk gazetesi yazarı Muharrem Sarıkaya, “Bugüne kadar birçok ürün yurt dışından ucuzu ithal edildiği için yok oldu. Ya da yerlisi diğerleri kadar iyi olmadığı gerekçesiyle.” düşüncesini dile getirdi. BionTech ile yapılan aşı anlaşmasına ilişkin olarak Sarıkaya, “Bu denli aşı bolluğunun olduğu bir toplumda bu durumda yerli aşıya denek olacak sayıda kişinin kalması pek olası gözükmüyor” görüşünü savundu.

***

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Aşı sırası gelen mevsimsel tarım işçisi vatandaşlarımızın aşılarını bulundukları yerde yapıyoruz” dedi.

***

Türk Tabipleri Birliği Eski Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın 5 ay önce BioNTech aşısının güvenilir olmadığını ima ettiğini, şimdi ise 120 milyon doz aşı için anlaşma yaptığını belirterek bu süreçte yaşanan binlerce ölüm için hesap vermesi gerektiğini söyledi. “Koca, BioNTech’e karşı olduğunu aralık ayında ‘Biz güvendiğimiz yöntemle yapılan aşıları kullanacağız’ ifadeleriyle alenen itiraf etmişti” diyen Prof. Dr. Adıyaman, sözlerini şöyle sürdürdü: “TTB olarak Koca’nın bu açıklamalarını o zaman da tartışmaya açtık. ‘BioNTech yeni ve güvenilir teknolojiyle üretiliyor ve koruyuculuğu çok yüksek’ dedik. Aşının çeşitlendirilmesi gerektiğini söyledik. Koca’nın o dönem yaptığı açıklamaların hiçbir bilimsel karşılığı yoktu. Bu açıklamaları bilimsel verilere dayanmadan yaptı.

Halk Sağlığı Uzmanı Doç. Dr. Cavit Işık Yavuz ise şu değerlendirmeyi yaptı: “Kapitalist ülkeler deyim yerindeyse üretilen aşıların büyük kısmına el koydu. Türkiye’de aşıyla ilgili yapılan açıklamaların olumsuz etki yarattığını gördük. Sürekli ‘aşılar geldi, geliyor, bu iş bitti’ gibi açıklamalar yapıldı ve bunlar gerçekleşmeyince toplumun güveni kırıldı. Bu aşı daha önce gelseydi kısıtlamaların da faydasını daha fazla görecektik. Tehlike geçmiş değil. Bir toplumsal dayanışma ruhu yaratarak, merkezi yönetimlerle yerel yönetimlerin işbirliğini yaratan, TTB başta olmak üzere meslek örgütlerini sürece katan yeni bir dönem başlatılmalı.”

***

İngiltere Kamu Sağlığı Kurumu’nun yaptığı araştırma, Pfizer/BioNTech ve Oxford/AstraZeneca aşılarının yeni tip Koronavirüs’ün Hindistan varyantına karşı yüksek oranda koruyuculuk sağladığını gösterdi.

The Guardian’da yer alan habere göre, 5 Nisan-16 Mayıs arasından verileri inceleyen Kamu Sağlığı İngiltere (PHE), Pfizer/BioNTech aşısının ikinci dozdan iki hafta sonra Hindistan varyantına karşı semptomlu enfeksiyonu engellemede yüzde 88 oranında etkili olduğunu gösterdi. AstraZeneca aşısı ise ikinci dozdan iki hafta sonra yüzde 60 oranında etkili çıktı.

***

Pandemi ne zaman ve nasıl bitecek? – Pınar Okyay

Pandeminin bitişi ile ilgili farklı senaryolar olsa da, aslında iki temel senaryo var:

Birincisi, tıbbi olarak sona ermelidir: vaka ve ölüm sayısının artık endişe verici olmadığı bir dönem. Ama aynı zamanda sosyal olarak bitmesi gerekiyor. Bu yazının konusu ilki. Korkarım, sosyal etkileri yıllarca bizimle olacak.

Toplum bağışıklığını etkileyecek beş önemli değişken var.

İlki, yeni varyantlar. Evet rekabet var, ama şu anda elimizdeki tüm aşılar işe yarıyor gibi duruyor.

İkincisi, aşıların bulaşmayı engellemedeki etkisi. İlk veriler umut veriyor.

Üçüncüsü, aşı uygulamasının düzensiz ve kötü dağılımı. Bu konuda yapılacak çok iş var.

Dördüncüsü, bağışıklığın sonsuza dek sürmeme olasılığı. Neyse ki, bir süre devam ettiği kesin.

Beşincisi, aşıların insan davranışını değiştirebilme durumu. Kontrollü ve kademelendirilmiş açılma dikkat edilmesi gereken en önemli konu.

Pandeminin bitişi ile ilgili farklı senaryolar olsa da, aslında iki temel senaryo var.

Pandeminin bitişi ile ilgili farklı senaryolar olsa da, aslında iki temel senaryo var.

İlki, virüsünün etkisini azaltmaya dayanıyor. Vaka ve ölümler ile ilgili geniş anlamda kontrol sağlanacak; ancak aşısız gruplarda salgınlar olacak. Bunu kontrol etmek için de ek aşı dozlarına gereksinim olacak. Koronavirüs aynı, mevsimsel grip gibi dünyayı dolaşacak.

“Virüsü yenmek yerine etkisiz hale getirmek! Yani, hafif endemik*! Çok sayıda insanı öldüren ve sağlık sisteminin ağırlık altında inlemesine neden olan bir baş belası yerine, insanları biraz hasta eden bir şeye dönüştüreceğiz.” Dr. Marc Lipsitch

İkincisi ise, yaz aylarında yeni bir dalga, hatta pandeminin geri dönmesi. Aşılama ve varyantlar arasındaki yarışı kaybeden aşılama olursa bu durum olabilir. Gençlerdeki düşük aşılama oranları, aşı direnci gibi birçok bileşen katkı verebilir. Çocukluk çağında aşılamanın başlaması iyi haber. Ama pandeminin geri dönme olasılığındaki en önemli etken, dünyanın topyekûn aşılanmasındaki sorunlar.

“Olabildiğince çabuk ve süratli bir şekilde çok sayıda insanı aşılamak ile ülkemizde virüslerin yeniden canlanma tehdidi arasında bir yarış içindeyiz.” Dr. Anthony Fauci

Nüfuslarını, en başta en yüksek risk grupları olmak üzere aşılamak için yeterli aşı dozlarının mevcut olduğu göz önüne alındığında, ABD, İngiltere ve Avrupa Birliği ülkelerinde yılın ikinci çeyreğinde normale geçişini bekliyorduk. İlk görüntüler gelmeye başladı bile.

https://t24.com.tr/yazarlar/pinar-okyay/pandemi-ne-zaman-ve-nasil-bitecek,31125