Home / KORONA GÜNLÜKLERİ / KORONA GÜNLÜĞÜ 16 NİSAN 2020

KORONA GÜNLÜĞÜ 16 NİSAN 2020

GÜNDEM

  • SES Diyarbakır Şubesi eski yöneticisi ve Diyarbakır İl Sağlık Müdürlüğü çalışanı Cuma Kurt (57) koronavirüs nedeniyle yaşamını yitirdi. “Cuma Abimiz”i saygıyla anıyoruz.
  • Yeni infaz yasasıyla birlikte birlikte yaklaşık 100 bin tutuklu ve hükümlünün tahliye olması bekleniyor. Bakanlık; tahliye sürecinde kolluk kuvvetlerinin, mahpus yakınlarının kalabalıklaşmasına izin vermeyeceği, basın mensuplarını da belli bir noktadan çekim yapmaları konusunda uyaracağı bildirildiğini açıkladı.
  • Kadınlarla Dayanışma Vakfı, İnsan Hakları Derneği, Lambda İstanbul LGBTİ Dayanışma Derneği, Genç LGBTİ+ Derneği ve LİSTAG Derneği infaz yasasının yürürlüğe girmesiyle birlikte tahliye sürecine ilişkin önerilerde bulundu (ekler).
  • Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, korona virüsü tedbirleri kapsamında nisan ayında yeni er alınmayacağını ve Kasım 2019’da silah altına alınmış askerlerin süresinin bir ay uzatılacağını açıkladı.
  • Tutuklu Diyarbakır Belediyesi Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı için kronik hastalık sebebiyle yapılan tahliye talebi reddedildi.
  • CİSST, 1-14 Nisan tarihleri arasında derneklerine gelen 43 farklı cezaevinden şikâyet başvurularını “Cezaevlerinde Koronavirüs” başlığıyla raporlaştırdı (ekler).
  • Kolombiya’da mahpuslar Koronavirüs’ün yayılmasını önlemek için gerekli tedbirleri almayan yetkilileri protesto ettiklerini duyurdu. Ardından Kolombiya’nın farklı yerlerinde 13 hapishanede başlayan çatışmalarda hafta sonu boyunca en az 23 mahpus yaşamını yitirdi.
  • Almanya’nın Karlsruhe kentinde bulunan Ellwangen Kampı’nda koronavirüs şüphesi bulunan mültecilerle, testleri negatif çıkan mülteciler aynı ortamda yaşamak zorunda bırakılıyor.
  • Halk Sağlığı Uzmanları Derneği “Pandemi sürecinde Türkiye’deki uluslarası göçmenler ve mültecilerle ilgili durum” başlıklı bir rapor yayınladı (ekler).
  • İstanbul İşçi Sendikaları Şubeler Platformu, tersanelerde salgına ilişkin rapor yayınladı; İstanbul’da 6 tersanede toplam toplam 53 işçide virüs görüldüğü, 21 işçinin hastanede tedavi gördüğü, diğer işçilerin evlerinde karantina altında olduğu açıklandı, işçilere ücretli izin verilmesi gerektiği vurgulandı.
  • Hafta sonu uygulanacak sokağa çıkma yasağıyla nedeniyle hafta sonu çalışamayan Migros ve Şok marketlerinin, çalışanlarına hafta içi 2.5 saat ücretsiz fazla mesai yaptıracağı ortaya çıktı.
  • Salgın sonrası yaygın şekilde kullanılmaya başlanan Zoom uygulamasının yetkilileri, hesap bilgilerinin Karanlık Web’de (Dark Web) satıldığına dair iddianın araştırıldığını belirtti.
  • Trump salgının faturasını DSÖ’ye kesti. DSÖ’ye fon sağlanmasını durduracağını söyledi ve hükümetinin bu örgüt hakkında korona virüsünün yayılmasını gizleme ve süreci kötü yönetme bakımından bir soruşturma yürüteceğini bildirdi.
  • Almanya’da koronavirüs salgınında ziyarete kapanan bir hayvanat bahçesi mali krize girdiği için bazı hayvanları, diğer hayvanlara yem olarak vermek zorunda kalabileceğini açıkladı.
  • Êzidîler dün Çarşema Sor (Kızıl Çarşamba) bayramını kutladı. Feleknas Uca: “IŞİD’in elinde halen esir olan Êzidî kadınların ve çocukların özgür günlere uyanmasını diliyoruz.”

MEVCUT DURUM

  • Yeni tip koronavirüsün yol açtığı Covid 19 salgınında dünya geneli vaka sayısı 2.053.600 iyileşen hasta sayısı 503.803 yaşamını yitiren hasta sayısı 136.465. Türkiye’de vaka sayısı 69.392 iyileşen hasta sayısı 5.674 yaşamını yitiren hasta sayısı 1.518.
  • Harvard Üniversitesi, koronavirüs salgınının ne zaman biteceği sorusuna karamsar bir yanıt verdi. Üniversitenin araştırmasında, sosyal mesafe tedbirlerinin 2022’ye dek sürmesinin gerekeceği, salgının yıllık döngüler halinde 2025’e dek kaybolmayabileceği belirtildi.
  • Almanya normal yaşama geçişe hazırlanırken; yeni düzenlemeler yapıldı: Önümüzdeki hafta bazı koşulları yerine getiren dükkan ve işletmeler açılacak, okullar büyüklerden başlamak kaydıyla, 3 Mayıstan itibaren kademeli olarak açılacak, toplantı, gösteri, düğün, konser ve spor karşılaşmaları 31 Ağustosa dek yapılmayacak, dini merkezler şimdilik açılmıyor, kontakt kısıtlaması şimdilik 3 Mayısa dek geçerli (Aynı hanede yaşayanlar + bir yabancı), 1,5 m sosyal mesafe devam edecek.
  • ABD’de sosyal mesafe tedbirlerinin aşının kısa zamanda bulunmaması durumunda 2022’ye kadar devam edebileceği belirtildi.
  • Batı Afrika ülkesi Gine’de Covid-19 nedeniyle ilk ölüm gerçekleşti.
  • Belçika’daki “kısmi tecrit” uygulaması, 3 Mayıs’a kadar uzatıldı.

ÖNLEME VE KORUMA

  • Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi “SU ve ATIKSU YÖNETİMİNDE COVID-19 ETKİSİ DEĞERLENDİRİLMESİ” başlıklı rapor yayınladı. Koronavirüsün; “İçme ve Kullanma Suyu Arıtma Tesisleri”, “İçme ve Kullanma Suyu Şebekeleri”, “Atıksu ve Yağmur Suyu Kanalizasyon Sistemleri” ile “Atıksu Arıtma Tesislerindeki”; olası etkileri, korunma yöntemleri ve alınması gereken tedbirler değerlendirildi.
  • Sağlık Bakanlığı taburcu edilen hastaların evde bakımına dair bilgi içeren bir video yayınladı.
  • Brezilya’da sıtma ilacı klorokin difosfatın yeni tip koronavirüs tedavisindeki etkisini araştıran klinik denemede iki hastanın ilacın yan etkisi nedeniyle hayatını kaybettiği bildirildi. Yüksek doz ilaç verilen hastaların bazıları kalp ritim bozuklukları gösterirken, iki hasta kalp çarpıntısından yaşamını yitirdi. Araştırmacılar görülen yan etki nedeniyle, 440 hasta üzerinde yapılması planlanan denemenin düşük dozda sürdürüleceğini kaydetti.

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ SAĞLIĞI

  • TTB Asistan ve Genç Hekimler Kolu çalışma koşullarına dair bir anket çalışması başlattı: https://forms.gle/zsxo7eDruWF2YWtH8
  • Tüm koruyu kişisel donanımı tam kullanan sağlık çalışanları bir önceki sınıflamada orta riskli sayılıp 7.gün test önerilirken, 12 Nisan tarihinde Sağlık Bakanlığının yayınladığı yeni rehberde sağlık çalışanı temaslı algoritması ile şu an riskli değerlendirilemez sınıfına sokularak sağlık çalışanlarına test dahi yapılmaz hale getirilmiştir. Sağlık çalışanları için temaslı olma durumu her güncellenen rehberde geriye doğru gitmektedir. Temaslı sağlık çalışanları maske ile çalışmaya devam etmektedir. Salgının hızı arttıkça, toplumdaki bulaş kaynağı hastanelerde çalışan sağlık emekçileri olacak gibi gözükmekte.
  • İtalya’da salgının başından bu yana ölen doktor sayısının 121’e yükseldiği belirtildi.

SAĞLIK MUHALEFETİ

  • SES genel merkezi işyeri temsilcilerince doldurulmak üzere covid 19 önlemlerine  v e koruyucu ekipman donanımlarına ilişkin 2.  değerlendirme anketini yayınladı (https://ses.org.tr/2020/04/covid-19-onlemlerine-ve-koruyucu-ekipman-donanimlarina-iliskin-degerlendirme-anketi-2/)
  • TTB Merkez Konseyi, COVID-19 salgın sürecinde 6. haftaya girilen Türkiye’deki son gelişmeleri değerlendirmek üzere, 15 Nisan 2020 tarihinde basın açıklaması düzenledi. TTB Başkanı Adıyaman, “Salgına hazırlıklıyız diyebilmeniz için, birinci basamaktaki sağlık birimlerinin, kadrolarıyla birlikte yıllarca bu biçimde hizmet sunmuş ve bir çalışma geleneğini kazanmış olması gerekirdi” dedi. Açıklamada Sağlık Bakanlığı’na sürece ilişkin sorular yöneltildi.
  • TTB “Sağlıkta Şiddet Yasası” Türk Tabipler Birliği’nin Kazanımıdır!” Açıklaması yaptı: COVID-19 salgını ile mücadele ederken bile birçok sağlık kurumundan hekim ve sağlık çalışanlarına yönelen şiddet haberlerinin devam ettiği, bu nedenle sorunun yapısal olduğu, sadece ceza arttırımı ile ortadan kalkmayacağı, başta Hükümet ve Sağlık Bakanlığı olmak üzere tüm yetkililerden yasa teklifi ile birlikte Sağlıkta Dönüşüm Programını  durdurmaları ve birlikte uygulandıklarında ancak sonuç verebilecek olan bütün önerilerini dikkate almalarını vurgulandı. 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri temel kanununun ek 12. maddesinde yapılan ilave düzenleme ile kamu ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan personele karşı görevleri sebebiyle işlenen; kasten yaralama, tehdit, hakaret, görevi yaptırmamak için direnme suçlarına karşı verilecek cezaların; yarı oranında arttırılması, hapis cezalarının ertelenmemesi, şiddet faili hastaya ya da yakınına sağlık hizmetinin bu suçun mağduru olan sağlık personeli  dışındaki bir başka sağlık personeli tarafından verilmesine yönelik düzenleme yapıldı.

TOPLUMSAL MÜCADELE

YENİ YAŞAM

  • Metin Yeğin (Korona günlerinde dünyanın sokakları: Rojava): “Korona günlerinde; Oslo, Caracas, New York, Berlin’den sonra Qamışlı. Bir film yönetmeni, Shero Hinde, anlatıyor…Herkes evlerinde kalıyor ve sağlık görevlilerinin, doktorların şart koştuğu kuralları, hijyen koşullarını ve tedbiren istenilen koşulları yerine getiriyor. Gidiş gelişler, yine yaşamsal temel ihtiyaçların karşılanması herkes için zor. Fakat toplum ve yönetim arasındaki doğal uyum, buna yardımcı oldu. Böylece korunmak daha kolay oldu. Şimdiye kadar Rojava’da koronaya yakalanan olmadı.” https://www.gazeteduvar.com.tr/yazarlar/2020/04/15/korona-gunlerinde-dunyanin-sokaklari-rojava/
  • Pedram Türkoğlu (Salgın, vahşi hayatı şehre yaklaştırdı): “Salgın sonrası paylaşılan görüntüler herhangi bir nedenden dolayı gezegeni ele geçiren Homo sapiens türünün kaybolması sonucunda doğanın nasıl etkileneceğini harika bir şekilde gösteriyor.” https://www.gazeteduvar.com.tr/bilim/2020/04/15/salgin-vahsi-hayati-sehre-yaklastirdi/

 EKLER

  • Zeki Gül (Evrensel-Kayyum Günlerinde Salgın): “Lafı dolandırmaya hiç gerek yok: Halkın seçilmiş kanaat önderleri serbest bırakılmalıdır. Sağlığın olmazsa olmazları olan ‘sosyal ve siyasal iyilik hali’ sağlanmadan COVİD 19 pandemisinin bizim coğrafyada sönümlenmesi pek kolay değil…. Sağlık tüm dünyada ekonominin, kâr hırsının önüne geçti. Ama bir o kadar da demokrasinin tam olarak yerleşmediği ülkelerde daha belirgin olmak üzere, siyasi otoritenin bir egemenlik alanı kılınmak istenmekte. Bu anlayış gerçeklik yerine illüzyonu dayatıyor zaman zaman.” (https://www.evrensel.net/yazi/86145/kayyum-gunlerinde-salgin)
  • Bilgehan Baykal (GazeteDuvar-Covid-19 ve Beyaz Türk tipi inançsızlık): “Bu yazının konusuna gelirsek, bütün bu süreç dahilinde Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanan verilere dair etrafımdaki çok kişide büyük bir inançsızlık var. Ben bu inançsızlığı 4 başlıkta kategorileştirdim. 1) Büfecilik, 2) Rakam Fetişizmi, 3) Nedensellik aramama, 4) Temel Güvensizlik Senaryosu –Açıklanan veriler doğru değil çünkü; AKP enflasyon ve işsizlik verileri başta olmak üzere bütün verileri maniple eder.”
  • Alkan Karaçam (Avrupa Forum-COVID-19’un göçmenlere etkisi: Londra örneği): “Covid-19 salgını ile güvencesiz çalışan göçmen işçiler, bütün hayatın durması, çalışma yerlerinin kapanması ile ya işten çıkarılıyor ya da ücretsiz izine mecbur bırakılıyor. Yani göçmen işçi, kullan-at tarzı bir meta gibi istendiği zaman yaşatılıyor, istenmediği zaman yaşatılmıyor. Göçmen işçinin kazandığı para ve yaşam masrafları düşünüldüğünde -ki bu yaşam masraflarının büyük bir kısmı barınmak için ödenen kiraya denk gelmekte- zaten herhangi bir birikim yapması mümkün olmamaktadır. Kriz ve işsizlik zamanlarında göçmen işçi için artık beslenmek bile bir sorun olarak karşısına çıkıyor. Bu süreçten önce barındığı mekâna yabancılaşan göçmen, bu süreçle birlikte tam tersi biçimde barındığı mekâna tıkılı kalmış durumda. Dünyanın geri kalanı ile aynı durumdaymış gibi görünse de göçmen işçinin şartları daha zordur. Bir oda içerisinde, maaş almadan, göçmen yalnızlığı denebilecek kesif bir yalnızlık hali ile ekonomik yetersizlikle baş başa kalmak, uzun vadede ekonomik problemlere psikolojik problemlerin de ekleneceğini gösterir….Dünya, kapitalist üretim ilişkileri doğrultusunda periyodik olarak birçok kriz yaşadı, kapitalizmin doğası gereği yaşamaya devam edecek. COVID-19 salgını karşısındaki çaresizliği ve önlemsizliği üretim ilişkilerinden, sınıfların varlığından, kapitalizmden ayrı düşünmek mümkün değil. Buna göre hayat bizlere yine aynı şeyi işaret ediyor; kapitalizmi ortadan kaldırmayı.” (https://avrupaforum1.org/covid-19un-gocmenlere-etkisi-londra-ornegi-alkan-karacam/)
  • Alex Demirovic (AvrupaForum- Krizde geleceğe yön vermek; Korona salgını ve dönüşüm perspektifleri) “Mevcut krizde dayanışma zaruri hale geldi ve insanlar mahalle öz-örgütlenmelerinde, komşu yardımlaşmalarında, (ABD’de, İspanya’da, İtalya’da ve Fransa’da) işsizlik halinde güvence, ücretler, iş yerinde korunma için yapılan grevlerde ve beklenmedik çaptaki yaratıcı dijital etkinliklerde dayanışma gösteriyor. Medya ve egemen siyaset -aynı çok sayıda insanın mültecilere destek verdiği “göç yazının” ardından olduğu gibi- bu dayanışmayı tahrip etmeyi deneyebilir. Kısacası, bu dayanışma pratiklerini savunmak gerek: Komşulara destek olmak bunun bir parçası olabilir ya da çocuk bakımı öz-örgütlenmeleri, yeni eğitim ve tartışma formatları, tıbbi acil durum personelinin uzun vadeli çalışma perspektifiyle hızla eğitilmesi, üretimin yeniden örgütlenmesi, ekonomik süreçleri tamamen çarpıtarak yansıtan ve ülke ekonomilerini iflasa sürüklemekle tehdit eden borsa işlemlerinin durdurulması, kamunun işsizlere, şirketlere ve serbest çalışanlara -bankaların çıkar sağlayamayacağı bir biçimde- destek vermesi, gerekirse (kiralar, perakende ticarette faturalar gibi) ödeme yükümlülükleri için moratoryum, koşulsuz temel gelir, zenginler ve süper zenginlerden alınacak dayanışma katkısı (ve ona eşlik edecek bir sermaye trafiği denetimi) ve Avrupa Merkez Bankası politikalarının yeniden düzenlenmesi. (https://avrupaforum1.org/krizde-gelecege-yon-vermek-korona-salgini-ve-donusum-perspektifleri-alex-demirovic/)
  • Koronavirüs yarasa kanatlarından mı dünyaya yayıldı?: “Virüslerin yarasalardan insanlara doğrudan bulaşması çok nadir. Genellikle insanlarla teması olan ‘ara türler’ ya da diğer adıyla ‘çoğaltıcı konaklar’ vasıtasıyla bize geçiyor. 2003’teki SARS salgını Çin’de bir yabani hayvan pazarında başladı. Buradaki çoğaltıcı konak türü misk kedisiydi. Son koronavirüs salgının da başladığı yerin büyük ihtimalle Çin’de bulunan Wuhan kentindeki bir hayvan pazarı olduğu düşünülüyor… Son koronavirüs salgınında ise bu türün pangolin olduğu yönünde bulgular var. Ancak son kertede bütün bu süreci tetikleyen tür insan. Doğal habitatları yok ediyor, hayvan pazarları kurup yasadışı yollarla yabani hayvan ticareti yapıyoruz. Böylelikle de maalesef bu tip salgınların da ortaya çıkma ihtimalini artırıyoruz.” (https://haberler.boun.edu.tr/tr/haber/koronavirus-yarasa-kanatlarindan-mi-dunyaya-yayildi)
  • Kadınlarla Dayanışma Vakfı, İnsan Hakları Derneği, Lambda İstanbul LGBTİ Dayanışma Derneği, Genç LGBTİ+ Derneği ve LİSTAG Derneği’nin tahliye sürecine ilişkin önerileri:

-Bilgi ve haber alma hakkı kısıtlı olan mahpuslar, ivedilikle virüs salgını ve tahliye sonrasında kendilerini korumak için uygulayacakları yöntemlerle ilgili bilgilendirilmelidir. Sağlık kontrolleri tamamlanan mahpuslara tıbbi maske, dezenfektan vb. içeren hijyen kiti ücretsiz sağlanmalıdır.

-Çoğunlukla yakınları tarafından reddedilme, yargılanma ya da dışlanma yaşayan kadın ve LGBTİ+ mahpusların tahliye sonrası gidecekleri “güvenli bir evi” olmayabilir. Güvenli bir evi olmayan kişilerin barınma ihtiyaçları pandemi sürecinin gerektirdiği tedbirler ile karşılanmalıdır.

-İkamet adresi bulunduğu hapishaneden uzak olan kişilerin tahliye sonrası adreslerine güvenli bir biçimde ulaşmaları için ücretsiz ulaşım desteği sağlanmalıdır.

-Yeni tahliye olan bir kişinin bugünkü koşullarda istihdama erişimi zaten çok zor iken, pandemi nedeniyle katlanan işsizlik ve ekonomik alt-üst oluş koşullarında geçimlerini sağlayabilecekleri istihdama erişimlerinin imkansız olduğu açıktır. Yeni tahliye olmuş mahpuslara acil sosyo-ekonomik destek sunulmalıdır. Aksi halde yaşam haklarının korunması ceza infaz kurumları dışında da mümkün olmayacaktır.

-Hamile ve çocuk bakım yükü olan kişiler için takviye gıda desteği sunulmalıdır.

-Tahliye olan kişiler Genel Sağlık Sigortası kapsamına alınarak; doğum kontrol hapları ve ertesi gün hapları ücretsiz şekilde dağıtılmalı; hapishanede cinsiyet uyum sürecindeki kişilerin hormona ücretsiz erişimleri sağlanmalıdır.

-Kapatılmanın psikolojik etkilerinin tahliye sonrasında da devam edecek olmasının yanı sıra, pandemi koşullarının kişileri yeni bir izolasyona mecbur bırakacağı unutulmamalıdır. Bu noktada hapishanelerin psikososyal servisleri, tahliye olan kişileri ücretsiz psikolojik destek hizmetine yönlendirmede sorumludur. Denetimli serbestlik sürecindeki kişiler için psikososyal servisler online danışmanlık hatları kurmalıdır. Bu süreçteki düzenli imza zorunluluğu yerine alternatifler düşünülmelidir.

-Tahliye olmuş kişilerin ilgili desteklere erişimini izleyebilmek için bu alanda çalışan kurumların sosyal medya uygulamaları ve websiteleri gibi bilgi verme portalları üzerinde ilgili paylaşımlar güncel tutulmalıdır.

-Kabul edilen infaz düzenlemesiyle gerçekleşen tahliye uygulamalarının dışında kalan mahpusların yaşam haklarının korunması için pandemi sürecinin gerektirdiği tüm sağlık tedbirleri uygulamak kamu mekanizmalarının yükümlülüğüdür.



İLİŞKİLİ İÇERİK

KORONA GÜNLÜK 22-28 KASIM 2021

Sağlığın piyasalaştırıldığı, emeğin değersizleştirildiği ve yabancılaştırıldığı, kışkırtılmış sağlık hizmetinin olduğu, kapitalist erkek egemen sağlık sisteminin ...