KORONA GÜNLÜĞÜ 29 ARALIK 2020
Salgın yönetilemiyor! Sağlık emekçileri tükenmeye, ölmeye devam ediyor! Türk Tabipleri Birliği (TTB), yedi sağlık çalışanının Covid-19 nedeniyle yaşamını yitirdiğini duyurdu. Denizli’de çalışan Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Hakan Türkoğlu, Trabzon Akçaabat Haçkalı Baba Devlet Hastanesi’nde Acil Servis Hasta Kayıt Memuru Hakkı Durna, Mersin’de özel bir hastanede çalışan Ameliyathane Cerrahi Teknisyeni Ramazan Ak, Adana Ceyhan’da görev yapan Eczacı Ömer Gürkan Bursa Yüksek İhtisas Eğitim, Araştırma Hastanesi’nde görev yapan Radyoloji Uzmanı Dr. Yavuz Durmuş, Van Yüzüncüyıl Hastanesinde çalışan çocuk kardiyoloji hemşiresi Özlem Şahin ve Aydın Kuşadası İlçe Sağlık Müdürülüğü’nde araştırmacı olarak görev yapan Erçin Babacanlar Covid-19 nedeniyle yaşamını yitirdi.
Türk Tabipleri Birliği (TTB), 28 Aralık tarihine kadar 302 sağlık çalışanının Covid-19 nedeniyle yaşamını yitirdiği duyurdu. Covid-19 kaynaklı sağlık emekçisi ölümü en fazla İstanbul’da yaşandı. İstanbul’da 59 sağlık emekçisi yaşamını yitirirken, Ankara’da 21, İzmir’de 17, Diyarbakır’da 16, Konya’da 11, Bursa’da 10 sağlık emekçisi hayatını kaybetti.
117 ölümle, hekimler ölümlerin yüzde 39’unu oluşturuyor. Yaşamını yitiren hekimler arasında en çok acil kurumlarda ve diyalizlerde görev alan pratisyenler yer alıyor. Hayatını kaybeden 300 kişi arasında 21 pratisyen, 12 aile hekimi, 9 iş yeri hekimi, 7 kadın doğum uzmanı, 7 dahiliye/iç hastalıkları uzmanı, 7 radyoloji uzmanı bulunuyor. Hekimleri 71 ölüm ile idari personel, güvenlik görevlisi, şoför, aşçı gibi diğer görevlerde yer alan sağlık emekçileri izliyor. Yaşamını yitiren sağlık emekçileri arasında 39 eczacı, 30 teknisyen, 18 hemşire/ebe, 15 diş hekimi, 7 sağlık memuru, 3 veteriner bulunuyor.
***
AKP-MHP iktidar bloku pandemiyi fırsata çevirmeye devam ediyor. Sağlıkta sözleşmeli çalışma yaygınlaştırılıyor. Sağlık Bakanlığına 2021 yılında 16 bin yeni sözleşmeli personel kadrosu tahsis edildi. İstihdam edilecek 16 bin sözleşmeli sağlık personelinden 8 bin 964’ü uzman doktor, 6 bin 785’i doktor, 197’si ebe, 45’i sağlık memuru, 5’i hemşire, 1 diyetisyen, 1 diş doktoru, 1 psikolog ve 1 sağlık teknisyeni olacak.
***
Covid-19 vaka sayısının dikkate alındığında salgındaki ölüm oranlarının ortaya çıkan diğer hastalıklara kıyasla düşük olduğunu vurgulayan, DSÖ Acil Durumlar Programı Direktörü Ryan, Coronavirus salgınına ilişkin “Bu bir uyarı alarmıdır. Gelecekte daha da şiddetli olabilecek bir şeye (salgına) karşı hazırlanmalıyız” uyarısında bulundu.
***
Pandemi tüm dünyayı sarsmaya devam ediyor. Küresel düzeyde toplam vaka sayısı 82 milyona yaklaştı. Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 1 milyon 781 bin civarında. Aktif vaka sayısı ise 22 milyon 100 bine dayandı. Son 24 saatte gerçekleşen 9 bin 105 Covid-19 ölümünde ABD 1966 ve Almanya 674 can kaybıyla dikkatleri çekiyor. Ölümlerin 3 bin 704’ü Avrupa kıtasına ait.
Dünya genelinde son 24 saatte 487 bin 273 yeni baka bildirimi yapıldı. Yeni vaka bildiriminde Kuzey Amerika kıtası 200 bini geçen vaka ile yeniden zirveye oturdu. Diğer kıtalarda yeni vaka bildirimi şöyle: Avrupa (155 bin), Asya (71 bin), Güney Amerika (45 bin) ve Afrika (2.7 milyon). Yeni vaka bildiriminin yüksek olduğu ülkeler şunlar: ABD (186.3 bin), İngiltere (41.4 bin), Rusya (27.8 bin), Brezilya (22.6 bin), Hindistan (16.1 bin), Türkiye (15.2 bin) ve Almanya (14.9 bin).
***
Türkiye’de Covid-19 ölümlerdeki yüksek hız kaygıları artırıyor. Son 24 saatte 257 kişi Covid-19 nedeniyle hayatını kaybetti. Toplam can kaybı 20 binin üzerine çıktı. Yeni vaka bildirimi 15 bin 197 kişiye yükseldi. Toplam vaka sayısı ise 2 milyon 163 bine dayandı. Turkuaz tabloda eleştirilere rağmen ısrarla yer verilen yeni hasta sayısı 2 bin 816 kişi. Günlük test sayısı 181 bin civarında. Turkuaz tabloda aktif hasta sayısı yer almıyor. Günlük olarak aktif hasta sayısını Worldmeters’dan paylaşmaya devam ediyoruz.
Worldmeters’a göre Türkiye’de aktif hasta sayısı ciddi düşüş devam ediyor. 27 Aralık itibarıyla 105 bin 207 aktif hastaya sahibiz. Ağır hasta sayısı ise 4 bin 251 kişi. Aktif hastaların içinde ağır hastaların payı hala %4 olup dünya ortalamasının (%0.5) sekiz katı daha fazla olduğunu hatırlatmak isteriz. Yüksek ağır hasta oranı artan ölümler ile de kamuoyunun gündeminde yer almaya devam edecek gözüküyor.
***
İçişleri Bakanlığı, 21-28 Aralık’ta sokağa çıkma kısıtlamalarına uymayan 40 bin 591 kişi hakkında adli/idari işlem yapıldığını bildirdi.
***
Türk Tabipleri Birliği (TTB), Covid-19’un meslek hastalığı olarak kabul edilmesine ilişkin yürüttüğü kampanya kapsamında “Sağlık Çalışanları İçin COVID-19 Meslek Hastalıkları Yasası” başlıklı bir çevrimiçi panel düzenledi. Sağlık çalışanlarının toplumun geneline göre salgından 14 kat fazla etkilendiğini, bu veri ışığında da birçok uluslararası örgütün ve 130’u aşkın ülkenin Covid-19’u meslek hastalığı kabul ettiğini söyleyen TTB Merkez Konseyi üyesi Prof. Dr. İbrahim Akkurt, Türkiye’de ise sağlık emek-meslek örgütlerinin ısrarlı taleplerine karşın bu kararın alınmamasını ve genelge ile sosyal güvence elde ediminin bir maratona dönüştürülmesini eleştirdi. İş başmüfettişi Şeref Özcan da işyerlerinde Covid-19 tedbirlerinin teftişlerine ilişkin genel bir bilgi verdi.“Maske-mesafe-hijyen” söyleminin sorunun özünü geçiştiren ve sorumluluğu devletten/işverenden alıp işçiye yükleyen bir yaklaşımı doğurduğunu belirten Özcan, hastanelerde havalandırma sistemlerinin değiştirilmesi, kimi odalarda negatif basınç uygulanması, sağlık çalışanlarının ortak kullandığı alanların ve ekipmanların yenilenmesi gibi gerekliliklerin yerine getirilmediğini ifade ederek, “Sağlık çalışanlarının yaşadığı kırım da tüm bu eksikliklerin sonucudur.” dedi. Dr. Av. Murat Özveri meslek hastalığının hukuki statüsüne ilişkin bir özet yaptı: “Herkese ‘Evde kal’ dediğiniz yerde birilerini çalıştırıyorsanız ve bu çalışanlar hastalığa maruz kalıyor ise; işte bu, illiyetin olduğunun fiili karinesidir. Fiili karine, ispat yükünü değiştirir. Dolayısıyla sağlık çalışanlarının Covid-19’a iş ortamında yakalanmadığını kanıtlama yükümlülüğü işverene aittir. SGK, ileride işverene getirilebilecek olan maliyetler gibi nedenlerle meslek hastalığı/iş kazası tanımından ısrarla kaçınmaktadır.”
( https://youtu.be/EdepgNIVnHA )
Amerikalılar Fauci’yi umursamadı! ABD’de Noel ve yılbaşı tatili nedeniyle havalimanlarından son 10 günde seyahat eden yolcu sayısının 10,2 milyona ulaştı. ABD Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü Direktörü Dr. Anthony Fauci, Covid-19’la mücadelenin çok kritik bir aşamada olduğunu belirterek, halka seyahatten kaçınmaları çağrısında bulunmuştu.
Çin’de bir mahkeme, Covid-19 salgınının ilk ortaya çıktığı Wuhan’da çektiği kısa videolarla kentte yaşananları dünyaya duyuran 37 yaşındaki gazeteci Zhang Zhan’a dört yıl hapis cezası verdi. Avukatı, Zhang’ın halkı kışkırtıp huzursuzluğa yol açmakla suçlandığını söyledi.
İngiltere’de üst düzey sağlık yetkilileri hızla yayılan koronavirüs mutasyonu nedeniyle, Ulusal Sağlık Hizmeti NHS’in hasta sayısıyla başa çıkamama tehlikesiyle karşı karşıya olduğu uyarısı yaptı. Hasta sayılarının ilk salgın dalgasındaki sayıyı geçmek üzere olduğunu belirten gazete, Birleşik Krallık genelindeki hastanelerde 12 Nisan itibariyle 21 bin 683 hasta bulunduğunu ve sonra düştüğünü, 22 Aralık’ta ise 21 bin 286 Covid-19 hastasının hastanlerde tedavi gördüğünü vurguluyor.
***
Salgınla birlikte iş yüklerinin artığını dile getiren sağlık emekçileri, Mart ayından bu yana maddi ve manevi olarak hak kaybına uğradıklarını, 2021 yılında dinlenmek istediklerini belirtti. Toplumdaki bir bireye oranla salgına yakalanma riski yüzde 10 fazla olan sağlık emekçileri, ellerinden alınan haklarla çalışma barışları bozulmasına rağmen yaklaşık 10 aydır büyük bir özveriyle salgınla mücadelede ön safda yer alıyor. Geride bırakılan bir yılda, özlük hakları ve çalışma koşullarında iyileştirme, emeklerinin karşılığı olan ücret, 3600 ek gösterge, güvencesiz çalıştırılmaya son verilmesi, sağlıkta şiddetin önlenmesi, yıpranma payı ve kreş gibi temel taleplerinden sadece “caydırıcılığı olmayan” sağlıkta şiddet yasası yürürlüğe girdi.
( http://mezopotamyaajansi27.com/tum-haberler/content/view/120066 )
***
Covid-19’a yakalanılması durumunda mide bulantısının ardından öksürük, ateş, tat ve koku kaybının geldiği belirtildi. Mayo Kliniği doktorları “Covid-19 iştahsızlık, mide bulantısı, kusma ve ishal gibi hafif gastrointestinal semptomlara yol açabilir.” dedi. Bunların, enfeksiyonun en yaygın belirtileri olmadığını ve sadece bir gün sürdüğünü söyleyen uzmanlar, ishal ve mide bulantısının genellikle solunum belirtileri ortaya çıkmadan önce görüldüğünü kaydetti.
***
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Yılmaz’ın, “Maalesef içimizde kurallara uymayan, benim vatan haini olarak adlandırdığım bir grup var. Bizler cephede savaşırken onlar villalarda parti veriyor. Yaklaşık 40-50 kişinin aynı evden çıktığını görüyoruz. Siz istediğiniz kadar cephede savaşın, arka planda vatan haini kişiler bu tutumlarına devam ederse bizim bunun üstesinden gelmemiz çok zor.” açıklaması tartışma yarattı. Koronavirüsle ilgili olarak bazı sağlık çalışanlarının sert ifadeler kullanmasını yorumlayan psikolog ve psikiyatrlar, doktorların duygusal çıkışlarının anlaşılır olduğunu ancak halka daha pozitif bir dille yaklaşılması gerektiğini söylüyor.
***
Çadırda yaşamak zorunda bırakılan tarım işçileri: “Bizi virüs değil, koşullar öldürecek.” Adana’da düşük ücretlerle çalıştırılıp, naylon, kamış ve tahtadan kurulan derme çatma çadırlarda yaşamak zorunda bırakılan tarım işçileri kendilerini ‘modern köle’ olarak nitelendiriyor. İşçiler koronavirüsünün değil bu yaşam koşullarının kendilerini öldüreceğini söylüyor.
***
Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Kurnaz, “Barajlarımız çok düşük bir seviyede. Umuyoruz ki bu böyle kalmayacak. Ancak yaza doğru bu seviyelerde olacak olursa, su çekildikten sonra ortaya çıkan düzlükler var. Bunlar az sulu bol çamurlu bölgeler. Buralarda sivrisineklerin üremesi için ideal yerler” dedi. Kurnaz “Maalesef o sivrisinekler doğamızda çok fazla görülmeyen Batı Nil virüsü, zika gibi hastalıkların biraz daha fazla doğamıza girmesine ve en sonunda da en büyük düşmanlarımızdan olan sıtmanın görülmesine neden olabilir.” diye konuştu.
Türk Eczacıları Birliği (TEB), Covid-19 aşısıyla ilgili açıklama yaptı. Dünyada vaka sayısının 80 milyonu, ölenlerin sayısının ise 1,7 milyonu geçtiğini hatırlatan TEB şunları belirtti: “Güvenli, etkili ve yaygın aşılama Covid-19 pandemisini kontrol altına almak adına en büyük umudumuz. Dünyada bazı ülkelerde aşılama başladı ve Türkiye de aşıların içinde bulunduğumuz hafta itibariyle gelmesini bekleyen ülkelerden. Birinci aşamada 9 milyona yakın kişi, şubat sonuna kadarsa 25 milyon kişi aşılanacak. Ülke bazında örneklere bakacak olursak 38 milyonluk nüfusu olan Kanada, 266 milyon dozluk aşı için 6 şirketle anlaşmaya vardı. Bu veriler, Kanada’nın yaptığı anlaşmalarla nüfusunun dört katına yetecek kadar aşıyı garanti altına almış olduğunu gösteriyor. Bunun yanı sıra İngiltere’nin nüfusunun yaklaşık 3 katına, Avustralya’nın ise nüfusunun 2 katından fazlasına yetecek aşıyı satın alacak anlaşmaları yaptığı biliniyor. Bir toplumda salgının sona erebilmesi için nüfusun belirli oranının aşılanması gerekiyor. COVID 19’da toplum bağışıklığını yakalamak için gereken aşılama oranının ne olduğu henüz bilinmiyor. Ancak bilim insanları Türkiye’de en az 55-60 milyon civarında kişiye aşı uygulanması ile salgının kontrol altına alınabilineceğini öngörüyor. Ancak toplum bağışıklığına giden yolu kısaltmak adına mümkün olduğunca farklı aşının ülkemizde uygulanması gerekmektedir. Bu noktada COVID-19 aşısında tek bir ilaç şirketine bağlı kalınmaması, aşı temininde farklı alternatiflerin değerlendirilmesi önemli ve öncelikli bir strateji olarak değerlendirilmelidir.”
***
Çin merkezli aşı firması Sinovac’ın korona virüsüne karşı geliştirdiği CoronaVac aşısının koruma oranına ilişkin Brezilya ve Türkiye’den yapılan açıklamalar tartışma yarattı. Reuters ajansının konuştuğu aşı uzmanları, parça parça yapılan açıklamaların gelişmekte olan ülkelerin bel bağladığı bu aşıya duyulan güveni azaltabileceği uyarısında bulundu. Uzmanlara göre, deneme protokolleri, data büyüklüğü ve nüfus sonuçlar üzerinde etki edebileceği için bir aşının çeşitli ortamlarda farklı koruma oranları göstermesi sıradışı değil ancak CoronaVac verilerinin açıklanış biçimi bir miktar kafa karışıklığı yarattı.
***
ABD Gıda ve İlaç Dairesi’nin (FDA) Genel Direktörü Eric Domingo, Türkiye’nin de 50 milyon doz sipariş ettiği Çin menşeli CoronaVac aşısının koruma oranına dair Brezilya ve Türkiye’den yapılan açıklamaları değerlendirdi: “Sinovac şirketi farklı ülkelerdeki testleri birleştirip kendi sonuçlarını açıklamalı. Değerlendirmelerimizi sadece yayımlanmış bilimsel raporlara dayandırabiliriz.” Domingo, aşının Faz-3 denemelerine dair Türkiye ve Brezilya’dan gelen açıklamaları CNN için yorumladı. “Bu aşının klinik denemeleri farklı kollarda yapıldı. Brezilya’da en az yüzde 50 etkinlik oranına sahip olduğunu söylüyorlar – bu yüzde 50 veya üzeri anlamına gelir. Türkiye’de ise yüzde 90’dan yüksek bir başarı oranına sahip olduğunu söylüyorlar.” diyen Domingo, sözlerine şöyle devam etti: “Şirketin yapması gereken, bütün bu denemeleri tam anlamıyla bir araya getirip, Faz-3 klinik denemelerinin ara sonuçlarını kendilerinin ortaya koyması. Bu aşının ne kadar işe yarayacağını ancak o zaman görebilir ve değerlendirebiliriz. Değerlendirmelerimizi sadece yayımlanmış bilimsel raporlara dayandırabiliriz.”
***
Çinli Sinovac firmasıyla yapılan 50 milyon dozluk aşı sözleşmesine ilişkin tartışmalar sürüyor. CHP’li Ankara Milletvekili Murat Emir’in ‘Aracı firma var’ iddialarına Sağlık Bakanı Koca ‘DMO doğrudan alacak’ cevabı verdi. Ancak TRT muhabirinin Çin’den paylaştığı fotoğraflarda aşı paketlerinin üzerindeki ‘Keymen ilaç’ ibareleri dikkat çekti. CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, “Aşı 10 gündür Türkiye’de. Aşıyı getiren firma da her zamanki gibi yine Keymen İlaç oldu. Aşı 10 gündür el altından AKP’li siyasilere, aile dostlarına, nüfuzlu kişilere ve tanıdıklara yapılmaya başlanmış bile.” demişti.
***
Almanya’nın Mecklenburg-Vorpommern eyaletinin Stralsund kentindeki bir bakımevinde yeni tip korona virüsü (Covid-19) aşısının enjeksiyon için hazırlanışı sırasında yapılan bir hatadan dolayı 8 personele 5 kat daha fazla doz aşı yapıldı. Vorpommern-Rügen Bölgesi Kaymakamı Stefan Kerth, dün yaşanan olayın ortaya çıkmasının ardından 7’si kadın 8 bakımevi personelinin eve gönderildiğini söyledi. Açıklamada, doza bağlı olarak enjeksiyonun yapıldığı yerde lokal reaksiyonlar ve gribe benzer belirtiler ortaya çıkabildiği, ancak bunların genel olarak hafif ve orta şiddette ve geçici olduğunun aktarıldığına işaret edildi.
Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Sputnik V aşısını bugüne dek neden olmadığına dair soruya yanıtında, aşı denemelerinin sonuçlarına işaret etti. Peskov, 68 yaşındaki Putin’in 60 yaş üzerindeki kişiler için güvenli olduğuna dair sonuç çıkmadan önce aşılamada yer alamadığını belirtti.
***
İspanyol sağlık makamları, Coronavirus aşısı olmayı reddeden insanların isimlerini listeleyecekleri bir kayıt defteri oluşturacak. İspanya Sağlık Bakanı Salvador Illa, söz konusu kayıtların kamuya açık olmayacağını ve yalnızca diğer Avrupa ülkeleri ile paylaşılacağını dile getirdi.
***
Sosyolojik Araştırmalar Merkezi’nin yürüttüğü bir araştırma, Almanya’da aşı karşıtlarının oranının ciddi biçimde azaldığını ortaya koydu. Aşıyı reddedeceğini söyleyenlerin oranı kasım ayında yüzde 47 iken, bu oran aralık ayında yüzde 28’e düştü. Aynı zaman diliminde aşı olacağını söyleyen kişilerin oranıysa yüzde 37’den yüzde 40’ın üzerine çıktı.
***
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kabine toplantısının ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Çin’den sipariş verilen aşıların yılbaşından önce gelmesini beklediklerini ifade eden Erdoğan, “Bilim insanlarımızın gayreti ile şu an 8 ayrı aşı çalışmalarını yürütüyoruz.” dedi. Erdoğan, okullarda yüz yüze eğitim arasının 15 Şubat 2021’e kadar uzatıldığını söyledi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Aşının gerekliliğini bilim insanlarımızla toplumumuza anlatarak ikna etme çabası içinde olacağız. Bunun dışında bir uygulama söz konusu olmayacak.” dedi. Koca, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, aşıların zorunlu olmayacağına ilişkin daha önce yaptığı açıklamaları anımsattı.
***
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Üyesi, “Çin’den gelecek aşı yetmeyecek. Covid-19 aşısı 14 gün arayla iki doz yapıldığı için yaklaşık 120 veya 130 milyon doz civarında aşıya ihtiyacımız var. Çin’den ilk etapta getirilecek aşı 4,5 milyon ve bu yaklaşık 2 milyon civarında insanın aşılanması demek. Yani bu aşılarla ancak sağlık çalışanları aşılanabilir. Çin’den toplam 50 milyon doz aşı geleceği ifade ediliyor bu da 25 milyon insanın aşılanması demektir ve yine yetersiz bir rakam. Aşı gelse bile aşılama hemen başlamayacaktır. Ayrıca, 3-5 milyon insanın yaşadığı küçük Avrupa ülkelerinde bile aşılamanın Haziran ayında tamamlanacağı söyleniyor ve toplumun aşılanması çok uzun bir süreç.” diye konuştu.
***
Covid-19 aşısının adilce dağıtılması ve satın alınması için kısmen Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) liderliğinde başlatılan küresel aşı paylaştırma planına 76 varlıklı ülkenin katılma sözü verdiği açıklandı. Açıklamayı projenin diğer ortağı olan, Bill ve Melinda Gates Vakfı tarafından kurulan GAVI Aşı İttifakı’nın Başkanı Seth Berkley yaptı. COVAX’ta Japonya, Almanya, Norveç ve 70’ten fazla varlıklı ülkenin yer aldığını ve ülkeleri için girişim yoluyla Covid-19 aşısını tedarik etmeyi prensipte kabul ettiğini duyurdu. “Şu an itibarıyla 76 üst orta ve yüksek gelirli ülke katılma konusundaki niyetlerini doğruladı ve bu sayının artmasını bekliyoruz.” diyen Berkley sözlerini “Bu iyi haber. COVAX’ın hizmete hazır olduğunu ve olmasını umduğumuz gibi dünya genelinde ilgiyle karşılandığını gösteriyor” ifadelerini kullandı.
***
27 Avrupa Birliği ülkesinin tamamında Pfizer-BioNTech aşısı yapılmaya başlandı.
Filipinler Devlet Başkanı Rodrigo Duterte’nin korumalarına henüz onaylanmamış Sinopharm aşısı yapıldığı açıklandı.