KORONA GÜNLÜĞÜ 19 TEMMUZ

GÜNDEM

  • Kapitalizm, ulus devlet ve endüstriyalizmin sonuçlarına dair itiraflar gelmeye devam ediyor. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Covid-19 salgınına ilişkin   dünyanın, İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en büyük durgunlukla karşı karşıya olduğunu ve yüz milyonlarca insanın daha aşırı yoksulluk sınırının altına düşebileceğini, tarihi ölçekte bir açlık ortaya çıkabileceğini belirtti.
  • Gülistan Doku 5 Ocak’tan beri kayıp, İçişleri Bakanlığı 6 Temmuz’da arama çalışmalarını durdurmuştu. Bunun üzerine Gülistan Doku’nun ailesi Ankara’ya giderek, 16 Temmuz günü İçişleri Bakanı ile görüşme sonucunda Uzunçayır Barajı 15 günlüğüne boşaltılıp arama çalışması yapılacağını basınla paylaştı.
  • ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Türkiye, Libya’ya Hafter güçlerine karşı savaşması için 3 bin 500 ila 3 bin 800 Suriyeli paralı asker gönderdiğini, paramiliter grupların, bu teklifi “siyasi ve ideolojik nedenlerden ziyade cömert maddi imkanlar” için kabul ettiklerini vurgulayan rapor yayınladı.
  • İşkenceye sıfır tolerans söyleminden nerdeyse canlı yayınla işkence şovuna! İstanbul Bağcılar’da üç kişinin gözaltına alınması sonrası işkence gördüklerine dair fotoğraflar sosyal medyada bazı hesaplarca paylaşılırken, herhangi bir cezai yaptırım  uygulanmayacağından emin olan emniyetten de yine işkence görüntüsü paylaşımı geldi.
  • Suruç katliamının hesabını sormak yerine, hesap soranlardan hesap soran ‘güvenlik’ politikası. Suruç Katliamı’nın 5. yılı dolayısıyla Kadıköy’de yaptığı bildiri dağıtımına polisin saldırması sonucu 20 kişi gözaltına alındıktan bir süre sonra serbest bırakıldı.
  • Ekolojik kırım ihalesi, iktidarın geleceğe mirası keyfine öldürme, cinayet ihaleleri ‘beton ve ceset’! Tarım ve Orman Bakanlığı, yaban keçisi, yaban koyunu, geyik, ceylan, kınalı keklik, yaban tavşanı ve yaban domuzunu 10 yıllığına avlanması için ihaleye çıktı.
  • Adalet Bakanı, son 5 yılda 94 ceza infaz kurumunun inşa edildiğini ve Türkiye’de toplam ceza infaz kurumu sayısının 355 olduğunu açıkladı. 17 Temmuz itibariyle cezaevlerinde 232.342 hükümlü ve 48.752 tutuklu bulunduğunu bildirdi. Adaleti ‘suç’ oluşturma mekanizmasına çevirenler açılan yeni cezaevleriyle övünüyorlar.
  • Avukatlar Ebru Timtik ölüm orucunun 199, Aytaç Ünsal 168. gününde durumları kritikleşmeye devam ediyor. Timtik, “Adaleti yalnızca kendimiz için istemiyoruz. Hak arama mücadelesi veriyoruz. Tahliye olursak adalet mücadelesine omuz verebileceğiz. Şu anda elimiz kolumuz bağlı adalet istiyoruz. Hiçbir şey yapamıyoruz. En çok canımızı yakan da budur” dedi.

MEVCUT DURUM-SALGININ KONTROLÜ – SAĞLIK ÇALIŞANLARININ SAĞLIĞI

  • Dünya genelinde toplam vaka sayısının 14.4 milyonu, can kaybı 604 binin üzerine çıktı. Son iki gün içinde yeni vaka tespiti 465 bini geçti. Bu hızla giderse üç gün içinde toplam vaka sayısı 15 milyonu da geçecek.
  • Toplam vaka sayısı ABD 3 milyon 770’u, Brezilya’da 2 milyonu, Hindistan’da 1 milyonu geçti, Rusya’da ise 760 bin civarında. Çok küçük ülkeler dikkate alınmadığında Covit-19 görülme sıklığında Şili milyon kişi başına 17 bin 195 ile ilk sırada. Bu hız ABD’de milyon kişi başına 11 bin 557 iken Türkiye’de milyon kişi başına 2 bin 592’dir.
  • Toplam vaka sayısında ilk 10 sırada ABD, dört Latin Amerika ülkesi (Brezilya, Şili, Peru ve Meksika), üç Avrupa ülkesi (Rusya, İspanya ve İspanya) Hindistan ve Güney Afrika yer alıyor. Latin Amerika ülkeleri, pandeminin erken vurduğu İspanya’yı geçmeye devam ediyor. Brezilya, Şili ve Peru’nun ardından Meksika’da İspanya’yı geçerek ilk sekize yerleşti. Meksika’sa vaka sayısı 324 binin, can kaybı 37 binin üzerinde…
  • Tedavi altında olan ve bulaştırma potansiyelinde olan aktif vaka sayısı ile 5.1 milyonun üzerine çıktı. Yeni vaka sayısı da 240 binin üzerinde… 200 binin altına indi. Yeni vaka bildiriminde ABD (yaklaşık 75 bin), Hindistan’da (yaklaşık 34 bin), Güney Afrika (11 binin üzerinde), Kolombiya (yaklaşık 9 bin) ve Arjantin (4 bin 500’ün üzerinde) artışın devam ettiği ülkeler arasında. Brezilya, Meksika ve diğer Latin Amerika ülkelerinde, Rusya’da,  Ortadoğu, Güney Asya ülkelerinde yeni vaka bildirimi yüksek hızda devam ediyor.
  • Resmi istatistiklere göre Türkiye’de son 24 saatte 913 kişi hastalığa yakalandı, 17 kişi hayatını kaybetti. Son 3 günde en çok vaka görülen beş ilimiz: İstanbul, Ankara, Gaziantep, Konya, Diyarbakır. En az vaka görülen beş ilimiz: Artvin, Tunceli, Bayburt, Kırklareli, Bartın.” Sağlık Bakanı Fahrettin Koca yoğun bakım hasta sayısının 1231 ve entübe hasta sayısının 394 olduğunu paylaştı. Test sayısı 40 bine kadar düştü. Vaka sayısında azalma ile test sayısında azalmanın birbiriyle uyumlu olduğu dile getiriliyor.
  • Gaziantep’in İslahiye ilçesindeki Tahtaköprü Barajı’nı yükseltmek amacıyla başlatılan inşaatta şantiye şefi olan A.Ş.C.’nin (25), Koronavirüs testi pozitif çıktı. Şantiye şefi hastanede tedaviye alınırken, 31 işçinin bulunduğu şantiye, karantinaya alındı.
  • TTB-MK Başkanı Sinan Adıyaman, Kurban Bayramı’na çok az bir süre kaldığını, Türkiye’de 1. dalganın henüz atlatılamadığını ve vaka sayıların binin altına düşse de test sayısı düştüğü için vakaların azaldığına dikkat çekti. Ayrıca Türkiye’de vaka temaslılarına test yapmaktan vazgeçildiğini hatırlatarak “Test sayısını artırıp filyasyon kurallarına uysanız vaka sayıları da artacak” dedi. Dünya Sağlık Örgütünün test sayısı artırılsın uyarılarına rağmen ülkemizde azaltıldığını belirten Adıyaman “Kurban Bayramı’nın kurban kesimi, bayramlaşma ve ev içi ziyaretler nedeniyle salgının hızlanmasında etkisi olacak” dedi.  Bakanlık ve Bilim Kurulu üyelerinin yaptığı bu açıklamaları kabul etmenin mümkün olmadığını söyleyen Adıyaman “Pandemiyle mücadelede önlemleri halkın üstüne yıkamazsınız” dedi. Sağlık Bakanı ‘1. dalgaya hakim olduk, salgın kontrol altında’ diyorsa yurttaşların rehavete kapılmasını engelleyemezsiniz uyarısında bulunan Adıyaman, 1. dalganın henüz atlatılmadığını, salgının hızının düşmediğini, bazı bölgelerde vakaların arttığını, yoğun bakımda yatan hasta sayısında artışın sürdüğüne vurgu yaptı. “Kurban Bayramı’nda kesinlikle kamusal tedbir alınması şart. Bu önlemleri almazsanız bayramdan iki hafta sonra vaka artışını görürsünüz. Biz bunu 1 Haziran’da yeniden açılımın sonuçları sonrası yaşadığımız vaka artışlarıyla gördük” hatırlatmasında bulunan Adıyaman, sonbaharda influenza (grip) salgını öncesi vaka sayılarını azaltmamız gerektiğini söyledi.
  • Türkmenistan DSÖ bölgesinde Covid-19 bildirimi yapılmayan tek ülke olduğunu açıkladı. DSÖ ülkede yaptığı inceleme gezisi sonrası ‘artan akut solunum yolu hatalıkları ve nedeni bilinmeyen zatürre vakalarının farkındayız ve bundan dolayı endişeliyiz’ açıklmasını yaptı.
  • Brezilya Amazon bölgesinde ilk Covid-19 ölümünü bildirdi. Maruba kabilesinden 83 yaşında bu kişinin ölümünün ardından pandeminin Amazon bölgesine hızla yayılacağı kaygısı paylaşıldı.
  • ABD’de Florida eyaletinin Cumhuriyetçi Valisi Ron DeSantis, yeni tip Koronavirüs (Covid-19) salgınına rağmen spor salonlarını kapatmayacağını, çünkü spor salonlarına giden insanların “sağlığının sıhhatinin yerinde” olduğunu söyledi. Uzmanların ‘Sağlıklı bir yaşam tarzı yaşamak, Koronavirüs’ün olası komplikasyonlarına bağışıklık sağlamaz’ yorumlarına karşın “Sağlığınız iyi durumdaysa, Koronavirüs konusunda tehlikeli durumda kalma olasılığınız çok düşük” diyen DeSantis, salonları kapatmanın mantıklı olmadığını söyledi.
  • İspanya’nın Katalonya bölgesinde son 24 saatte, 1226 yeni tip Koronavirüs (Covid-19) vakası tespit edildi. Bu vakaların 133’ünün Segria bölgesinde, 349’unun Barcelona kent merkezinde, 894’ünün de Barcelona çevresinde görüldüğü açıklandı. Katalonya’daki vakalarda birden büyük bir artış görüldü ve Cuma günü dört milyon kişinin gerekmedikçe dışarı çıkmamaları istendi.
  • SARS-CoV-2 mutasyonlarının viral bulaşıcılık ve antijen cevabı üzerine etkileri Çin’de gerçekleştirilen bir araştırmayla değerlendirildi. Cell’de yayınlanan çalışmada 100’ün üzerinde mutasyon analiz edildi. Analiz edilen mutasyonlar içinde dünyada ve Türkiye’de en yaygın suş olan D614G’nin daha bulaşıcı olduğu belirtildi. Yayınlanan araştırmayla ilgili twitter adresinde değerlendirmelerde bulunan Üsküdar Üniversitesi TRGENMER Müdürü Doç. Dr. Kaan Yılancıoğlu, bazı mutasyonların bulaşıcılığı azaltırken antikorlara karşı direnç sağladığını, şu an yaygın olarak dolaşımda olan suşun ise daha bulaşıcı olmakla birlikte antikor cevabının “kısmen daha iyi huylu” olduğunu belirtti.
  • İran’da Koronavirüsle Ulusal Mücadele Kurulu Güvenlik ve Sosyal Disiplin Komitesi Başkanı Hüseyin Zülfikari, ülke genelinde her türlü toplantının yasaklandığıyla ilgili genelgenin tüm valiliklere gönderildiğini duyurdu.
  • Kansas Üniversitesi Biyogüvenlik Araştırma Enstitüsü Yöneticisi Stephen Higgs ve meslektaşlarının, Veterinerlik Fakültesi çalışanlarıyla yürüttüğü ve Scientific Reports’ Dergisinde yayımlanan araştırma göre koronavirüsün sivrisineklerden insanlara bulaşamayacağı tespit edildi.
  • Covid-19 pandemisinin merkezlerinden biri haline gelen ABD’de virüsün yayılması için partiler düzenleniyor. Florida eyaletindeki suç çetelerinin Mart ayından bu yana 400 kişilik partiler düzenlediği ve Coronavirusün daha hızlı yayılmasına neden oldukları belirtildi.
  • ABD Başkanı Donald Trump, yeni tip Coronavirus (Covid-19) önlemleri çerçevesinde ulusal çapta bir maske zorunluluğunu onaylamayacağını söyledi. Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nin (CDC) 4 ila 6 hafta arasında herkesin maske takması halinde ülkedeki salgının kontrol altına alınabileceği yönündeki açıklamasını hatırlatılması üzerine Trump, ”Bu açıklama ile aynı fikirde değilim” şeklinde konuştu. Maske takmanın da sağlık açısından başka problemler oluşturabileceğine değinen Trump, ”Genel cerrahımız Dr. Fauci ve birçok kişi de ‘Maske takmayın’ diyor. Ama birden ‘Herkes maske takmak zorunda’ deniliyor” ifadesine yer verdi.
  • ABD’de Clemson Üniversitesi’nden yapılan açıklamaya göre Güney Carolina eyaletinde Covid-19 testi pozitif çıkan bir köpek uyutuldu. Özel bir veteriner kliniği, sahiplerinden birine Coronavirus bulaştığı tespit edilen çoban köpeği melezi 8-9 yaşlarındaki köpeğe Covid-19 testi yaptı. Ulusal Veterinerlik Hizmetleri Laboratuvarları’nın (USDA) bulgularına göre, 9 Temmuz’da köpeğin enfekte olduğu doğrulandı. Bulgular ayrıca köpeğin kronik bir sağlık sorunu olduğunu gösterdi. Bu kronik hastalık ise ötenazi yapma kararına yol açtı. Clemson Hayvancılık ve Tavuk Sağlığı Merkezi yöneticisi Veteriner Dr. Boyd Parr, köpeğin Güney Carolina’da Covid-19 bulaştığı doğrulanan ilk hayvan olduğunu açıkladı.
  • İstanbul Tabip Odası (İTO) Dr. İbrahim Örnek’in vefat haberini “Onlar ‘başarı hikayesi’ anlatadursun, biz ÖLÜYORUZ!” diyerek duyurdu. İTO’nun açıklamasında şöyle dendi: Cerrahpaşa Tıp Fakültesi 1987 yılı mezunlarından, İstanbul Florence Nightingale Hastanesi nöroloji uzmanı meslektaşımız Dr. İbrahim Örnek’i Covid-19 nedeniyle kaybetmenin büyük üzüntüsü içindeyiz. Değerli meslektaşımızın başta ailesi olmak üzere yakınlarının derin acısını paylaşıyor, tüm hekim, sağlık camiasına başsağlığı diliyoruz. Covid-19 nedeniyle bugüne kadar İstanbul’da 15, Türkiye’den 25 hekim hayatını kaybetti. Onlar ‘başarı hikayesi’ anlatadursun, biz ÖLÜYORUZ! (A-Normalleşme süreci de devam ediyor).”
  • Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), dünya genelinde 1 milyon 300 bini aşkın sağlık emekçisinin Covid-19’a yakalandığını duyurdu. Örgütün Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, bu rakamın dünyada görülen vaka sayısının yaklaşık yüzde 10’unu oluşturduğunu söyledi.
  • Covid-19’un, insanların birçok temel konuda yanıldığını ortaya koyduğunu söyleyen BM Genel Sekreteri, sözlerini şöyle sürdürdü: “Coronavirus, serbest piyasaların evrensel sağlık hizmeti sağlayabileceği, ırkçılığın olmadığı bir dünyada yaşadığımız, hepimizin aynı gemide olduğumuz yönünde yaygın yanılgı ve yalanlara ışık tuttu. Gerçekte ise aynı denizde kendimizi bulsak da birilerinin süper yatlarla yüzerken diğerlerin yüzen enkaz parçalara tutunmaya çalıştığı ortada.” 
  • Arama Motoru Google, Koronavirüs’e karşı aldığı önlemleri genişletmeye devam ediyor. Şirket, bundan sonra salgınla ilgili yanlış bilgi veren reklamların kullanılmasına izin vermeyecek. İnternet siteleri ve uygulamalar, Covid-19 ile ilgili komplo teorilerini ön plana çıkaran reklamlardan gelir elde edemeyecekler. Şirket, reklam verenlerin bu tür reklamlar oluşturmasını engellemenin yanı sıra kuralları çiğneyen reklam verenlere ve yayıncılara karşı eyleme geçmek için insan ve makine yorumlarını kullanacak. Ayrıca kuralları sürekli olarak ihlâl edenler de engellenecek. Şirket sözcüsü, aşı karşıtlığı ve mucizevi sağlık kürleri gibi insan sağlığıyla ilgili zararlı iddialara karşı alınan önlemlerin yeni kuralla birlikte daha da genişleyeceğini söyledi. Sözcü, ek güvenlik önlemleri alınacağını ifade etti. Google, geçtiğimiz nisan ayında koronavirüsle ilgili yanlış bilgilerin yayılmasının önüne geçmek için 6,5 milyon dolarlık da bir yatırım yapmıştı.

SAĞLIK MUHALEFETİ-TOPLUMSAL MÜCADELE

  • İstanbul Tabip Odası tarafından Dr. Yavuz Kalaycı için valilik izni ile başlattığı bağış kampanyası bir gün sonra yine valilik tarafından durduruldu. Aile hekimi Dr. Yavuz Kalaycı’yı 19 Nisan 2020 günü Covid -19 nedeniyle yaşamını yitirmişti. Dr. Kalaycı’nın ölmeden önce son sözleri “Kızlarım küçük, sahip çıkarsınız, değil mi?” olmuştu. Valilik bu kararla, ‘iyiliği örgütlenmeyin, dayanışma yasak’, ‘güvencesiz çalışma ve güvencesiz yaşam’ı esas almış.
  • Diyarbakır Tabip Odası (DTO), 2020- 2022 Olağan Genel Kurulunu Tahir Elçi Konferans Salonu’nda gerçekleştirdi. Salonda “Sağlıktan ve özgürlükten tasarruf edilmez”, “Mesleğimize meslek odamıza ve geleceğimize sahip çıktık, çıkıyoruz” pankartı ve İçişleri Bakanlığı tarafından 19 Ağustos 2019’da görevden alınarak yerine kayyum atanan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin tutuklu Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı’nın fotoğrafı asıldı. Mızraklı genel kurula mektupla katıldı. Mektupta: “Bizler yıllar yılı sağlığı, toplam bir iyilik hali, yani insanın ve toplumun barış, aydınlık ve esenlik hali olarak tanımladık ve mücadele verdik. Gelin görün ki bizim bu tutumumuza rağmen ülke karanlık bir türbülansta ve kötülüğün olağanlaştığı, sıradanlaştığı bir dönemden geçiyor. Benim bulunduğum yer resmen cezaevi ama duvarların dışında ülkede ayrı bir cezaevi atmosferi egemen kılınmaya çalışılıyor. Odamıza ve TTB ilkelerine can suyunu veren büyüklerimizin çizdiği özgür insan, sağlıklı demokratik toplum, barış ve aydınlık gelecek değerleriyle, çok önemli mesafeler ve süreçler kaydettik. Artık güçlü bir hafızası ve bu bayrağı onurla ileriye taşıyacak olan genç-dinamik canları ile önemli bir merkez durumundayız. Güçlü bir atardamar işlevi görüyoruz. Ülkemize hepimiz sevdalıyız ve ülkenin içeride dışarıda ağır faturaları olması, muhtemel bir sürecin arifesinde olduğunu hepimiz görüyoruz. Özellikle bizim sahamızda barolarla başlayan sürecin kapsayıcı olacağını ve ertesinde demokratik bütün kurumlara yöneleceğini biliyoruz. Peyderpey gösterilen itirazlar ölçeğinde ajandalarını işlerliğe koyuyorlar. Sivil demokratik muhalefetin bunun tekilleştirmekten azami düzeyde kaçınarak gerek ulusal gerekse uluslararası platformlarda kullanılarak çoğaltılması ve kolektif duruşun gösterilmesi gerektiği görüşündeyim. Gösterdiğiniz kararlı tutum ve dayanışma, zorlukları göğüslememde bana ilaç gibi geldi. Salonda bulunan her biri bir cihan parçası sizlerin varlığı benim umudumu, güvenimi derya deniz eyliyor. İyi ki varsınız. Hayat sizlerle güzel. Son olarak önerim sağlıktan ve özgürlükten tasarruf edilemez. Sağlıktan tasarruf ölüm, özgürlükten tasarruf esaret getirir! Bu slogan, her dönemden daha çok sadece bizlerin değil bütün bir topluma duyurusu yapılıp yaygınlaştırılması gereken bir slogandır diyorum. Sağlık ve iyilikle kalın.”
  • TTB Asistan Hekim Kolu #36saatuykusuzhayat hashtagi ile sosyal medyadan sorunlarını paylaştılar. Asistan hekimler yasal ve akademik olarak ünvanları ‘tıpta uzmanlık öğrencisi’ veya ‘araştırma görevlisi’ hekim iken işletme haline gelmiş hastanelerde hizmet açığını kapatan ‘performans kölesi’ olarak çalıştırılıyorlar.
  • Kayıhan Pala’ya açılan soruşturma nedeni ile ‘Bilim İnsanı Neye, Kime Karşı Sorumlu’ paneli TTB youtube kanalında bugün saat 20:00’da canlı yayınlanacak.
  • Düzce OSB ve Gebze’de bulunan MT Reklam fabrikası işçileri 17 Temmuz itibariyle greve çıktı. Grev yeni başlamış olsa da MT işçileri 7 yıldır Birleşik Metal-İş sendikasında örgütleniyorlar, baskılara, hukuksuzluklara karşı mücadele ediyorlar. 
  • Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP), başlattığı “Hep Birlikte Demokrasi Buluşmaları” kapsamında Hatay’da “Halklar ve İnançlar Buluşması” düzenledi. Buluşmada HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar “Ortadoğu ve bölgede yaşanan savaşlara  dikkat çekti ve ‘Ortadoğu’da barış hareketinin çalışmalarını tez elden başlatmalıyız Toprağın altı huzur bulsun. Mezarsız ölülerin yası tutulabilsin ki bugüne daha güçlü eşitlik ve kardeşlik köprüsü oluşturabilelim. Toprağın altına da huzur istiyoruz. Toprağın üstünde de barış istiyoruz. Onun için hep birlikte geçmişe adalet, bugüne adalet, yarına adalet diye haykırıyoruz. Eğer bunu başarabilirsek gerçek anlamda bir medeniyeti de bu toprakları da inşa etme imkanını yakalamış olacağız.”

YENİ YAŞAM İNŞASI

  • Kadıköy Dayanışma Ağı’na Birleşmiş Milletler tarafından Dayanışma Ödülü verildi. Kadıköy Dayanışma Ağı yaptığı açıklamada: Tam o günlerdeydi, pandeminin başlangıcında, dünyanın ikiye ayrıldığını gördük. Bir yanda salgınla açlık arasında sıkışan, dünya nüfusunun çoğunluğu; diğer yanda ise servetliler vardı. Evet, dayanışma bizce de yürek ısıtan bir şeydir; ama “sürdürülebilir kalkınma amaçları”ndan bugüne kadar dünya nüfusunun çoğunluğu yararına bir şey görmedik. Bu yüzden biz “kalkınma”yı değil, kaderine terk edilenler olarak dayanışmayla direnmeyi ve özgürleşmeyi öğrenmeyi seçtik.

          Dayanışma ezilenlerin inceliğidir…

         “Hiç olmadığımız kadar uzak, bir o kadar da yakın”

  • Ankara Büyükşehir Belediyesi, kafe, pastane ve restoranlarda kalan yemek artıklarının çöpe gitmesi yerine değerlendirilmesini istemesiyle harekete geçen Sağlık İşleri Daire Başkanlığı, pandemi sürecinde yemek bulmakta zorlanan sokak hayvanları için yeni bir proje üretti.  “Arta Kalan Gıda Toplama Projesi” artık yiyeceklerle sokak hayvanlarının beslenme ihtiyacını karşılayacak. “Ankara’da Artık ‘Artık’ Yok” sloganıyla başlatılan projeye katılmak isteyen işletmeler,  artıklarını verebilecek.

JİN

  • Batman ve Şırnak’ta uzman çavuşların çocuklara yönelik cinsel istismarı ve İstanbul Sözleşmesi’nin iptalini gündemine alan AKP-MHP ‘ye karşı kadınlar Batman ve İzmir’de sokaklardaydı. ‘Tecavüzcüleri Aklatmayacağız’ diyen kadınlar ; ‘‘İstanbul Sözleşmesi’ne karşı çıkmanın şiddet uygulayan erkeklere teşvik, tüm kadınlara ise tehdit olduğunu söyledi ve şöyle devam etti: “Çocuk cinsel istismarcılarına yönelik af girişimlerinden tamamen vazgeçin ve bunu kamuoyuna derhal ilan edin! İstanbul Sözleşmesi’ni ve 6284 sayılı Şiddet Yasası’nı karalamaktan vazgeçin! Kadınlara ve kız çocuklarına karşı şiddeti durdurun. Kadınların kazanılmış haklarını tehdit etmekten vazgeçin.”
  • İstanbul Sözleşmesi kadınların ortak mücadelesinin kazanımıdır diyen HDK Kadın Meclisi Beyoğlu ve Şişli’de İstanbul Sözleşmesi Yaşatır şiarıyla bildiri dağıttı. 8 Haziran’da Ankara’da Kadın Mücadelesi Her Yerde kampanyası başlatan HDP Kadın Meclisi Ağrı’daydı. 5 kadın bir ay içerisinde intihar etti denilerek şüpheli ölümleri gizlendi. HDP Kadın Meclisi : ‘AKP – MHP ittifakı mekanizmaları çalıştırmıyor olabilir, önlem almayıp yaşamınızı tehlikeye atabilir ama biz kadınlar varız, yalnız değilsiniz. Biz beraber güçlüyüz. Mücadelemiz her yerde olmaya devam edecek. AKP iktidarının bu politikası sizi yaşamdan koparmasın. Bizim kadın mücadelemiz sizi ayakta ve yaşama tutundursun. Biz bu 5 kadın arkadaşımızın intiharı için burada açıklama yapmak isterken birkaç gün önce bir kadın daha evli olduğu erkek tarafından katledildi. Dün AKP’ye yakınlığı ile bilinen bir dernek başkanın küçük bir kız çocuğunu istismar ettiği haberleri yayılıyor bu ilde. Peki yetkililer napıyor, bizim etrafımızda etten barikatlar oluşturanlar ne yapıyor? Kız çocuklarını kadınları koruması gerekirken nasıl bir cevapları var? Hiç. Çünkü bir siyaset olarak yürütülüyor. Kadına yönelik bir siyaset biçimi olarak yürütülüyor tüm bunlar. Kadınların iradesini kıran, kadınları toplumdan uzaklaştıran, kadınları 4 duvar arasında aile içinde tanımlayanlar, direnen kadınları istemiyor.’
  • Şırnak’ın İdil ilçesinde Tevgera Jinên Azad (TJA) öncülüğünde KESK ve HDP yöneticileri ile çok sayıda kadının katılımıyla, Şırnak, Batman ve İdil’de yaşanan istismar olaylarına ilişkin Sanat Sokağı’nda yapılmak istenen açıklamaya polis izin vermedi ve olayı inkar etti. Kadınlar, kadına yönelik şiddeti ve çocuk istismarları basın açıklamasıyla kınayacaklarını belirterek, “Çocukların somut ifadeleri elimizde. Biz çocukların beyanlarını esasa alıyoruz” diye belirtti.Açıklama yapılmasına izin verilmemesi üzerine kadınlar, alkış ve zılgıtlarla tepki göstererek, “Çocuk susar sen susma” ve “Baskılar bizi yıldıramaz” sloganlarını attı. 

SİYASAL SAĞLIK-EKOLOJİK SAĞLIK

  • Rojava’da Devrim ve Demokratik Komünal Ekonomi/ Bios Ethos Politicos Devrimlerden öğrenmek devrimciler açısından vazgeçilmez bir zorunluluktur. Ancak devrimler tek başına birer deneyim aktarımı olarak değil tarihle bugün arasında bir köprü olarak ele alınmalıdır. Bugünün konjonktürüyle bağı açısında devrimleri okumak, hele ki hem zamansal hem mekânsal olarak bizimle iç içe olan bir devrimi okumak kuşkusuz çok daha kritik önemdedir. Her ne kadar IŞİD’e karşı direnişiyle öne çıkmışsa da Rojava Devrimi cephe gerisinde de önemli bir deneyim elde etmiştir. Cephe gerisini anlamadan da Rojava Devrimi’ne dair bir perspektif geliştirmek mümkün görünmemektedir. Diğer taraftan Rojava Devrimi’yle kurduğumuz bağı sadece deneyimle kurduğumuz bağ olarak değil, bugünümüzle ve kendimizle de kurduğumuz bağ olarak okumak gerekmektedir. Buradan hareketle Rojava’nın cephe gerisine bakmak, onun temel kuramsal hattını okumak ve anlamaya çalışmak hem devrimle hem de kendimizle kuracağımız bağ açısından hem kuramsal hem de pratik bir zorunluluktur. 
  • Cephe gerisinin özellikle Demokratik Komünal Ekonomi teorisi boyutundan bir incelemesini yapmaya çalışacağız. Buradan hareketle devrimin gelişimini, kazanımlarını ve aksaklıklarını, kendi kuramsal hattıyla ilişkisi içinde görmeye çalışacağız. Bu yolla sadece devrime değil bizim devrimle kurduğumuz ilişkiye dayanarak onu anlamaya çalışacağız. 

             https://politikosbiosethos.blogspot.com/2020/07/rojavada-devrim-ve-demokratik-    komunal_18.html?spref=tw

  • Et ve soya ihracatı orman katliamında rol oynuyor

Science dergisinde ‘Brezilya Tarım Ticaretinin Çürümüş Meyveleri’ başlığıyla yayınlanan makalede, Brezilya’dan yapılan soya ve sığır eti ihracatının Amazonas ve Cerrado eyaletlerindeki orman katliamlarıyla bağına dikkat çekiliyor.

AB ile Brezilya ve Arjantin’in de üyesi olduğu Mercosur adlı birliğin üyesi ülkeler arasında imzalanacak serbest ticaret antlaşması da bu açıdan endişeleri arttırıyor. Zira serbest ticaret antlaşmasıyla birlikte daha ucuz olduğu gerekçesiyle Brezilya’dan ithalatın artacağı, bunun da illegal orman keserek tarım alanı açanları cesaretlendireceği vurgulanıyor.

Science dergisindeki makalede, antlaşmanın orman kesimlerinin yanı sıra artacak hayvan yetiştiriciliği nedeniyle atmosferde sera etkisi yaratan karbondioksit ve metan gazlarının salınımını arttıracağına işaret ediliyor.

https://anfturkce.com/toplum-ekolojI/et-ve-soya-ihracati-orman-katliaminda-rol-oynuyor-143626

  • Cinai şebeke: beton zihniyeti, rant ve talan siyaseti/ Bekir Avcı

Rant ve talan politikalarıyla, şirket ve devletlerin işbirliğiyle iklim krizi derinleştiriliyor. İklim krizi derinleştikçe de doğanın dengesi bozuluyor. Yağmur yağıyor, dere büyüyor ve taşıyor… Bu ilk defa olmuyor. Ama beton zihniyeti ve rant projeleriyle seli büyük bir felaket haline getiriyoruz. O derenin önüne barikatlar kurmasak akıp geçecek, onu duvarlara ya da borulara hapsetmesek bu denli büyük yıkıma yol açmayacak, bu projeler olmasa Karadeniz’e, Çayeli’ne metrekareye 260 kilogram yağış düşmeyecek. Bu projeler iklimin değişmesine neden oluyor. Eğer doğa bir mesaj veriyorsa “Artık yeter” diyordur. Bu sese kulak vermek lâzım. Rize Valiliği “alışkınız” diyor, ama biz alışmak istemiyoruz. Ne Rize ne Artvin ne de başka bir yerde rant projeleri, talan ve beton politikaları yüzünden insanların ölmesine alışmamalıyız. Bu ne kader ne de felaket, tamamen yanlış çevre ve enerji politikaları sonucu başımıza gelen bir şey. Doğayla uyumlu bir yaşamı kurmak için mücadele etmeliyiz. https://www.birartibir.org/ekoloji/786-cinai-sebeke-beton-zihniyeti-rant-ve-ta

GÖRÜŞLER

İNSANLIK ARAFTA…

“Büyük insanlık gemide güverte yolcusu
tirende üçüncü mevki
şosede yayan
büyük insanlık…”

Van Gölü’nde batan tekneden çıkan ölmüş mülteci sayısı 54’e yükseldi. Rakamla 54 yazı ile elli dört ne yazarsak yazalım Van Gölü’nün dibinde batan insanlık ‘mülteci’ diyerek hakları daha tanımlı hale getirmeye çalışsak da onlar ulus-devletin, militarizmin, kapitalizmin batırdığı insanlar, yaşarken de ölürken de en diptekiler.. Sınırsız, sömürüsüz eşit bir dünya yurttaşlığı kimliği ol(a)madan da dipte kalmaya devam eden ‘mülteci, sığınmacı, göçmen’ tanımlarına sıkışarak boğuyoruz, boğuluyoruz.

EKLER

  • Geçmişe takılıp kalmak ve tarihle yüzleşmemek/ Vartan Estukyan

Bu ülkede, geçmişten bu yana, gayrimüslimler sistematik bir şekilde öldürülüyor. Salt bu kadar da değil, Kürtler, kadınlar, LGBTİ+ bireyler de sistematik bir şekilde öldürülüyor şüphesiz, fakat benim yakından takip ettiklerim, belki de kimliğimden ötürü, farklı etnisiteye veya dine mensup olanlar.

Ne devlet, ne de büyük toplum işlenen bu sistematik cinayetlerle yüzleşti. Zaten yüzleşme öyle bir günde olacak bir iş de değil. Her şeyden önce ar ister. Ve çoğumuzun malumu olduğu gibi, mevcut yönetimin ar duygusu pek de geçerli değil. İşin daha vahim, daha tehlikeli ve üzücü, öfkeli yanı, bu yönetim zihniyetinin yakın gelecekte de farklı bir pozisyon almayacak olması.

https://gazetekarinca.com/2020/07/gecmise-takilip-kalmak-ve-tarihle-yuzlesmemek/

  • Herkes biliyor, geminin su aldığını /M. Önder Öndeş

Yeter artık, hakikaten yeter. Anladık, bu ülkede bir salgın yönetimi yok; anladık kaderimize terk edildik; anladık kızımızı kuzu kuzu okula gönderip kendimizi Allah’a emanet edeceğiz; anladık sermayenin çıkarları için bütün ülke ateşe atılıyor ama siz niye ortak oluyorsunuz buna? Her biri akademik kariyer sahibi insanlar için ‘benden paso’ demek bu kadar mı zor? Kendinize de yazık değil mi?

“Herkes biliyor geminin su aldığını / Herkes biliyor kaptanın yalan söylediğini.”

Siz bilmiyor musunuz?

http://yeniyasamgazetesi1.com/herkes-biliyor-geminin-su-aldigini/