KORONA GÜNLÜĞÜ 18 EYLÜL 2020

GÜNDEM

• UNICEF ve Save the Children yardım örgütlerinin hazırladığı raporda, Corona virüsü salgını nedeniyle dünya üzerinde yoksulluk içinde yaşayan çocukların sayısının 1 milyar 200 milyona yükseldiği kaydedildi.
• Mardin’in Kızıltepe ilçesinde gözaltında 22 sivilin öldürülerek, cenazelerinin kaybedilmesi ve köy boşaltmaları üzerine açılan Kızıltepe JİTEM Davasında “Zaman aşımı” gerekçesiyle davayı düşüren Ankara 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi , “örgüt yok” diyerek, JİTEM’in varlığını reddederek, asker ve korucular hakkında beraat kararı verdi. Kapatılan davada yargılanan korucuların avukatlık ücretlerinin Mardin Valiliği tarafından ödendiği ortaya çıktı
• DTK Eş Başkanı Leyla Güven, gözaltına alındıktan sonra ifadesinin alınması için getirildiği adliyeden serbest bırakıldı: ‘Barış demeye devam edeceğiz’
• Rusya’nın Türkiye’den İdlib’deki gözlem noktalarını azaltmasını istediği, Türkiye’nin bunu reddettiği ancak asker sayısını azaltmayı ve ağır silahları çekmeyi kabul ettiği öğrenildi.
• ‘Çoklu baro’ düzenlemesinin ardından İstanbul’da kendi barolarını kurmak isteyen yandaşların bunun için gereken 2000 imza sayısına ulaşamamasına “Bu ayıp bize yeter!” tepkisi geldi.
• Müzik-Sen’in verilerine göre pandemi başladığından bu yana intihar eden müzisyenlerin sayısı 100’e yaklaşmış. “Müzik aletlerini satarak eve ekmek götürmeye çalışan müzisyenler var. Pandemi sonrası ne yapacaklarını düşünemiyorlar. Bu insanların sigortaları yapılmadığı için hiçbir güvenceleri de yok. Ne bugüne ne de geleceğe güvenle bakamıyorlar”
• Muğla’nın Menteşe İlçesi Camikebir Mahallesinde, ilçe müftülüğüne bağlı Merkez Erkek Kuran Kursunda geçici öğretici olarak görev yapan cami imamının Coronavirus testinin pozitif çıkması üzerine 40 öğrenci de karantinaya alındı.
• Konya Ereğli Devlet Hastanesi’nde sağlık memuru olarak çalışan Ahmet Averi COVID-19 enfeksiyonu nedeniyle hayatını kaybetti.
• Salgın yönetiminde otoriter yaklaşımlar her geçen gün artıyor. Kamu adına alınması gereken hemen hiçbir önlemi almayan yetkililer pişkin pişkin vatandaşa sorumluluğu yüklemeye devam ediyor. Kurallara uymama ile başlayan eleştiriler daha ciddi hal aldı. Diyarbakır’da düzenlenen Covid-19 denetiminde vali Münir Karaloğlu, “Pozitif olan bir vatandaşımızın bilerek isteyerek izolasyonu terk edip sokağa çıkması taksirle adam öldürmek suçudur” dedi.
• TTB’nin kapatılması çağrısı yapan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye sosyal medyada tepki, TTB’ye destek mesajı yağdı. “MHP Kapatılsın” adıyla açılan hashtag kısa bir sürede TT oldu.

 

 

MEVCUT DURUM-SALGININ KONTROLÜ-SAĞLIK ÇALIŞANLARININ SAĞLIĞI

• Dünya Sağlık Örgütü: Dünyadaki Covid-19 vakalarının yüzde 14’ü sağlık çalışanlarında tespit edildi. Hastaları güvende tutmanın anahtarlarından birinin sağlık çalışanlarını güvende tutmak olduğunu vurgulayan DSÖ Genel Direktörü Ghebreyesus, “Hepimizin sağlık çalışanlarına muazzam bir borcu var. Sadece hastalara baktıkları için değil ama görev gereği kendi hayatlarını riske attıkları için de.” dedi. Küresel olarak, DSÖ’ye bildirilen Covid-19 vakalarının yüzde 14’ünün sağlık çalışanları arasında tespit edildiğini aktaran Ghebreyesus, bazı ülkelerde bu oranın yüzde 35’e kadar çıktığını kaydetti. Ghebreyesus, sağlık çalışanlarının Covid-19’a işyerlerinde veya toplum içinde enfekte olup olmadığını bilmenin zor olduğunu söyledi. Sağlık çalışanlarının sadece Covid-19 riski altında olmadıklarını her gün “stres, tükenmişlik, damgalanma, ayrımcılık ve hatta şiddete” maruz kaldığı uyarısında bulunan Ghebreyesus, sağlık çalışanlarına “güvenli çalışma koşulları oluşturmanın, eğitmenin, hak ettikleri ücret ve saygıyı vermenin” her zamankinden daha önemli olduğunu da sözlerine ekledi.
• Pandemi tüm hızıyla devam ediyor, küresel vaka sayısı 30 milyonun üzerine çıktı can kaybı 950 bini geçti.
• Günlük vaka sayısı 315 bine yaklaşarak yeniden rekor kırdı. Kırılan her rekor pandeminin kontrolden çıktığının daha fazla kişiye bulaşacağının ve daha fazla can kaybına yol açacağının habercisi…
• Yeni vaka sayısının en yüksek olduğu 10 ülke şöyle: Hindistan (96.8 bin), ABD (46.3 bin), Brezilya (35.8 bin), Arjantin (12.7 bin), İspanya (11.3 bin), Fransa (10.6 bin), Kolombiya (7.6 bin), Rusya (5.8 bin), Peru (5.7 bin) ve İsrail (4.8 bin). Binin üzerinde günlük bildirim yapan ülke sayısı 32’e yükseldi.
• Yakın komşumuz Irak ve İran’da salgın kontrol edilemiyor, yeni vaka sayısı Irak’ta 4.3 bin ve İran’da 2.8 bin civarında yüksek hızda devam ediyor.
• Türkiye’de Covid-19 salgın tüm ciddiyeti ile devam ediyor. Son 24 saatte 1,648 yeni vaka tespit edildi, 66 kişi hayatını kaybetti. Toplam vaka sayısı 300 bine dayandı. Aktif hasta sayısı (26 bin 979) ve ağır hasta sayısındaki (1,372) artış devam etti. Test sayısı 110 bin civarında…
• İzmir Tabip Odası Başkanı Lütfü Çamlı, kentte her gün yaklaşık 5 bin kişiye Covid-19 testi yapıldığını ve en az 450’sinin pozitif çıktığı bilgisini paylaştı. Sağlıkçıların artık giderek tükenme noktasına geldiğini söyleyen Çamlı, “Sağlık çalışanlarının sağlığı, güvenliği ve hakları ne yazık ki korunmuyor. Vefat sayılarının arttığı bir süreçteyiz. Bu süreçte sağlık çalışanları, ‘yeter artık pandemiyi iyi yönetemiyorsunuz ve bizler bu süreçte giderek tükeniyoruz’ demeye başladı. 14-18 Eylül’de bu konuda kamuoyunda bir farkındalık yaratmak amacıyla tüm tabip odaları olarak beraber bir eylemlilik sürecini hayata geçiriyoruz” dedi.
• Okul öncesi ve birinci sınıfların yüz yüze eğitime seyreltilmiş şekilde başlamasına günler kala ‘Okullar güvenli mi‘ tartışması halen sürüyor. Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü “Okullar salgın konusunda yüksek riskli yerler” dedi. Özlü şunları söyledi: “Türkiye’de üniversiteler de dahil edilince 26 milyon öğrenci ve 4 milyon da eğitimci, okul çalışanı ile neredeyse 30 milyona yakın kişi, haftanın beş günü altı-sekiz saat, sekiz-dokuz ay boyunca kapalı alanlarda bir araya geliyor. Bu ölçüde bir karşılaşma, virüsün bulaşması açısından göze alınabilecek bir risk değil. Ne var ki ‘Okullar bu yıl açılmasın’ demek, 26 milyon öğrencinin hayatından birer yılı çalmak anlamına geliyor. Bu konuda herkesin gönül rahatlığıyla üzerinde uzlaştığı bir karar yok. Riskleri azaltacak önlemlerle eğitime kısmen de olsa başlayabilmek üzere planlamalar yapılıyor”.
• BM: Yemen’de 1 milyon kişiye Covid-19 bulaşmış olabilir Yemen’de resmi rakamlara göre 2 binden fazla Covid-19 vakası olduğuna ancak uzmanların tahminlerine göre sağlık sistemi çöken ülkede 1 milyona yakın kişiye virüs bulaşmış olabileceğine dikkati çeken Guterres, Covid-19 ölüm oranının ise yüzde 30’lara çıktığını söyledi.
• DSÖ Avrupa Bölge Direktörü Hans Kluge, Perşembe günü Kopenhag’da düzenlediği online basın toplantısında Avrupa’daki vaka sayılarının salgının ilk yüksek seviyesinin yaşandığı Mart ayı düzeyini aştığını belirtti. Koronavirüs testlerinin yaygınlaşması ile vaka sayısının da yüksek çıktığını belirten Kluge, buna rağmen vaka sayısının “endişe verici” düzeyde olduğunu kaydetti. Kluge, “Eylül ayı sayıları hepimiz için bir uyarı işareti olmalı” şeklinde konuştu.
• Son 24 saatte Avrupa kıtasında yeni vaka sayısı 54 bine dayandı. On bir Avrupa ülkesinde günlük bildirim binin üzerinde: İspanya (11.3 bin), Fransa (10.6 bin), Rusya (5.8 bin), Ukrayna (3.6 bin), İngiltere (3.4 bin), Çekya (31 bin), Almanya (2.2 bin), Hollanda (1.8 bin), Romanya (1.7 bin), İtalya (1.6 bin) ve Belçika (1.1 bin).
• Rusya’da geçtiğimiz 24 saat içinde tespit edilen 5 bin 762 yeni korona virüsü vakasının 1351’inde bir semptoma rastlanmadığı belirtildi.
• Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Avrupa’daki korona vakalarının ‘alarm verici hızda arttığı’na dikkat çekerek temaslı kişilere yönelik karantina süresinin kısaltması konusunda uyarıda bulundu. DSÖ, kendilerinin 14 günlük tavsiyesinin bilimsel verilere dayandığını ve bunu değiştirmeyeceklerini açıkladı. Temaslı kişiler için Fransa’da şu an yedi gün, Türkiye, İngiltere ve İrlanda’da 10’ar günlük izolasyon süreçleri uygulanıyor. Portekiz ve Hırvatistan gibi ülkeler de 14 günlük süreyi kısaltmayı planlıyor.
• ABD’de geçen ay 60 kişinin katılımıyla yapılan düğünde Coronavirus nedeniyle şimdiye kadar 7 kişi öldü ve en az 170 kişi Covid-19’a yakalandı.
• Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, Covid-19 için çok uluslu COVAX aşı çalışmalarına 172 üye ülkenin dahil olduğunu belirterek, “Bir dizi aşı, şu anda klinik araştırmaların son aşamasında. Tünelin sonunda ışık göründü” dedi. Ellerinde şu an 9 aşı adayının olduğunu bildiren Ghebreyesus, dört ayrı üretici ile görüşmelerin devam ettiğini söyledi.

 

 

 

TOPLUMSAL MÜCADELE-SAĞLIK MUHALEFETİ

• # yönetemiyorsunuztükeniyoruz

Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyinden Duyuru : “Siyah Kurdele” bugün bütün ülkeyi dolaştı

“Bugün,  ülkemizin doğusundan batısına, güneyinden kuzeyine, bütün il ve ilçelerinde, devlet hastanelerinden üniversite hastanelerine, özel hastane ve tıp merkezlerinden muayenehanelere, Aile Sağlığı Merkezlerinden, tek bir hekimin çalıştığı işyeri hekimliği birimlerine kadar tüm sağlık kurumlarında on binlerce hekim ve sağlık çalışanı yakasına “siyah kurdeleler” taktı. Ve kaybettiğimiz meslektaşlarımızı anmak için 1 dakikalık saygı duruşunda bulundu. Gösterilen bu vefakar tutum bir yandan yitirdiğimiz arkadaşlarımızın anısına saygının nişanesidir, diğer yandan da dünden bugüne devam eden polemik çabasına en güzel cevabı ortaya koymuştur.”

 

• Türk Eczacılar Birliği: “Sağlıkçıları hedef göstermek kabul edilemez”

Türk Eczacılar Birliği, yaptığı açıklamada “Pandeminin ilk gününden bu yana mücadele eden sağlık çalışanları yaşatmak adına canlarını ortaya koyarken, sağlık çalışanları tükenme noktasına gelmişken motivasyonlarını kıracak her söylem esasında toplum sağlığına verilen zarardır “dedi.

• Disk/Genel-İş Sendikası İstanbul Anadolu Yakası 1 No’lu Şube:

“İş cinayetleri fıtrat, ırkçı saldırılar münferit değildir”

“Hani iktidar hep dile getiriyor ya “hepimiz aynı gemideyiz” diye. Biz diyoruz ki tüm ezilenler olarak bizler aynı gemideyiz sizin geminiz başka gemidir. Gün iş cinayetlerine, ırkçı saldırılara, sömürüye, adaletsizliğe ses çıkarma günüdür. Gün eşitlik, özgürlük, adalet, demokrasi ve barış için mücadele etme günüdür. Tüm demokrasi güçleri bu temelde mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz.”

 

JİN

• İstanbul Sözleşmesi tartışmaları sürerken her gün kadın ölümleri artıyor: Konya Meram’da 87 yaşındaki Hüseyin Altuner evli olduğu Fatma Altuner’i öldürüp, intihar etti. Sivas’ta Şenel Bulut isimli erkek, evlilik hazırlığı yaptığı Ebru Aksu ile annesi Şükran Aksu’yu tüfekle vurarak öldürdü ve ardından intihar etti.
• 4 yıl önce İran’dan Van’a göç etmek zorunda kalan bir kadın, oturduğu apartmanda yaşayan Cengiz isimli erkek tarafından sistematik olarak cinsel tacize maruz bırakıldı.  Kadının şikayeti üzerine ifadeye çağrılan erkek, hakkında 30 gün uzaklaştırma kararı verilerek, serbest bırakıldı.
• Erdoğan kadın düşmanıdır’ diyen Tuncel’e hapis cezası: Tutuklu Kürt siyasetçi Sebahat Tuncel hakkında “Cumhurbaşkanına hakaret” iddiasıyla açılan davada 11 ay 20 gün hapis cezası verildi.
• Örgütlenme en büyük özsavunma gücümüzdür-Ayşe Acar Başaran

“Şunu da unutmamak gerekir ki, Batman, Şırnak ve Dersim’de ortaya çıkan tecavüz ve cinsel istismar vakaları, bölgenin koşulları ya da feodal aile yapısı gibi oryantalist yaklaşımlarla ele alınmaması gereken meselelerdir. Bunların tümünü, Kürt sorununun güvenlikçi ve ezme politikalarıyla çözme ya da Kürtlere karşı yürütülen çöktürme planın bir parçası olarak değerlendirmeliyiz. Çünkü, dünyanın bir çok yerinde, tarihteki birçok savaşta tecavüz ve kaybettirme bir yöntem olarak kullanılmıştır. Birinci ve ikinci dünya savaşlarından Bosna Hersek’e ve en son Şengal’den Rojava’ya kadar IŞİD tarafından kullanılan bu yöntem, fetihçi anlayışın bir parçası olarak sürdürülmüştür. Sömürge olarak görülen halkların ya da inançların toprağı işgal edilmiş, doğası talan edilmiş, tecavüzle kadın bedeni üzerinden savaş sürdürülmüş, tabiri caizse kadın bedeni savaş alanına çevrilmiştir.”

https://yeniyasamgazetesi1.com/orgutlenme-en-buyuk-ozsavunma-gucumuzdur/

 

• Basın İlan Kurumu’nun (BİK) medya kuruluşlarına gönderdiği ve Dr. Mehmet Gedizli’nin yazdığı Türkçe’nin İsimler Sözlüğü, Türkçe’nin Fiiller Sözlüğü ve Türkçe de Öbek İsimler Sözlüğü adlı kitaplarda cinsiyetçi ifadeler yer aldı.

Adam: Güvenilir

Erkek: Sözüne güvenilir, mert

Karı Ağızlı: Dedikodu yapan erkek

Kadın: Evlenmiş kız.

Kaşık Düşmanı: Kadın, eş.

Kız: Bekâr kadın

Kirlenmek: İffeti bozulmak, lekelenmek

Oynak: İşveli kadın

Sokak Süpürgesi: Evinde oturmayıp çok gezen kadın, sürtük

Sürtük: Vaktini gezerek geçiren, evinde oturmayan kadın

Taze: Genç kadın

Yollu: Kolayca elde edilen kadın

 

• “Tanrı çocuklarınızı oldukları gibi seviyor çünkü hepsi Tanrı’nın çocukları”

Katolik Kilisesi lideri Papa Francesco, bir LGBT derneğinin üyeleriyle yaptığı sohbette “Tanrı çocuklarınızı olduğu gibi seviyor” dedi.

 

 

SİYASAL SAĞLIK-EKOLOJİK SAĞLIK

• Karakoldan köylülere: Tabur olduğu sürece yangın sürecek. Gabar Dağı’ında 3 gündür yayılarak süren yangına müdahale etmek isteyen köylüler, askerler tarafından ‘Görmeç Taburu burada olduğu sürece yangın sürecek’ denilerek engellendiklerini aktardı
• Maden firması, köylülere arsenikli su içirdi: Koç Holding’e bağlı Demir Export isimli maden firması, Sivas’ın Kangal ilçesi Pınargözü Köyü’ndeki, köylülere kasten arsenikli su içirdiği gerekçesiyle Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor.
• Enternasyonalizm mi Yok Oluş mu? – David Adler

İlerici güçleri mücadeleye çağırıp ortak cephe oluşturmayı amaçlayan İlerici Enternasyonel açılış zirvesini topluyor. Genel Koordinatör David Adler, zirve öncesinde bir çağrı metni kaleme aldı. “Basit bir seçim ile karşı karşıyayız: Enternasyonalizm mi Yok Oluş mu?” diyen Adler, “Ya işçilerin ve halkların ortak cephesini oluşturup dünyayı oligarşiden ve bu bir avuç diktatörden geri kazanırız ya da onlar dünyanın yanışını pencerelerinden izlerken servet ve iktidar biriktirmeye devam ederler” ifadelerini kullandı.

https://avrupaforum1.org/enternasyonalizm-mi-yok-olus-mu-david-adler/

 

• Pandemi, işçi sağlığı ve suskun sendikalar – Necla Akgökçe

“Pandemi süreci neoliberal iktidarların, onlar tarafından oluşturulan veya revize edilen iş sağlığı ve güvenliği yasalarının işçilerin değil, patronların çıkarlarını gözettiğini açıkça gösterdi.  Ama bu durumun politikasını yapıp, işçilere sunabilen bir irade yok ne yazık ki? Sendikaların baskı gücünün olduğu Batılı kapitalist ülkelerin bazılarında, COVİD-19 nedeniyle hükümetler işçi sağlığı ve iş güvenliği yasalarına pandemiye özel eklemelerde bulundular. Almanya’da örneğin geçtiğimiz ağustos ayının 11’inde Alman Sendikalar Birliğinin de (DGB) onayladığı iş sağlığı ve iş güvenliği alanına yeni standartlar getiren değişiklikler yapıldı. Patronlara karşı koruyucu önlemlerin alınması ve hakların uygulanması konusunda iş sağlığı ve güvenliği uzmanlarına ve iş yeri konseylerine geniş yetki verildi. Uygulamaları denetleyecek yapı belirlenerek genişletildi. Nisan ayında çıkarılan genelge sendikalar tarafından, tavsiye niteliğinde olduğu için çok eleştirilmişti.”

https://avrupaforum1.org/pandemi-isci-sagligi-ve-suskun-sendikalar-necla-akgokce/

EKLER

 

• Eylül… Sonun başlangıcı – Zuhal Atlan

Evet yaşadığımız ülkede güzel şeyler olmuyor. Bunun nedeni elbette bu ülkeyi tekçi rejim ile yönetenlerin yanı sıra muhalefetin de kendi içinde parçalı olmasıdır. Bu ülkede, tüm insanlığı ilgilendiren ve hayatlarımızı etkileyen Covid-19 salgınına ilişkin çözümler üreteceğimize, belki de son 50 yıl içinde canlı yaşamına dair bir ortamın olamayacağı iklim krizi ile mücadele etmek yerine hala ülkede katledilen, taciz ve tecavüze maruz kalan kadınlar için adalet istiyoruz. Anadilinde eğitim istediğimiz için “terörist” oluyoruz, belediyelere atanan kayyımları protesto ettiğimiz için cezaevine yollanıyoruz, iktidarı eleştiren haber yaptık diye hapsediliyoruz. ‘O zaman gel de böyle bir ülkede yaşa’ diyen sesleri duyar gibiyim. Hayır yaşayacağız! Hadi, tüm bu iç karartıcı olaylardan sıyrılıp filmi başa saralım.

https://gazetekarinca.com/2020/09/eylul-sonun-baslangici-zuhal-atlan/

 

• Bazı feminist patırtılar: İptal kültürü, politik doğrucular ve duyar kasanlar – Müge Yüce

“İptal kültürü” olarak adlandırılan, yüksek sesli ve sert oluşları nedeniyle karşıt görüşler tarafından olumsuzlanan itirazlar, meydan okumalar, kuşkusuz ki bugüne kadar sözü bastırılmış, susturulmuş olanların bir kısmının bugün Twitter gibi sosyal medya platformları aracılığıyla da sözlerini söyleyebilmeleriyle mümkün hale geldi. Harper’s mektubunu ve/veya diğer “iptal kültürü” karşıtlıklarını, bu anlamda, tarihsel olarak sözü tekelinde tutma ve ifade özgürlüğüne sınırsızca sahip olma hakkını sadece ve sadece kendinde görenlerin şimdi aldıkları tepkilerden ve bu tepkilerin yarattığı kısıtlamalardan/tehditlerden duydukları rahatsızlığın bir göstergesi olarak okuyabiliriz.

https://avrupaforum1.org/bazi-feminist-patirtilar-iptal-kulturu-politik-dogrucular-ve-duyar-kasanlar/