KORONA GÜNLÜĞÜ 2 EKİM 2020

GÜNDEM

  • Kobane eylemleri sebep gösterilerek Kars Belediyesi Eşbaşkanı Ayhan Bilgen’in de aralarında bulunduğu HDP’liler siyasi soykırım operasyonuyla gözaltına alınmış, Ayhan Bilgen’le beraber 17 kişi hakkında tutuklama kararı verilirken, Ayhan Bilgen Belediye’deki görevinden uzaklaştırılmıştı. Kars’ta ikinci dalga operasyonla Kars Belediye Eşbaşkanı Şevin Alaca’nın da aralarında bulunduğu Belediye Meclis üyeleri gözaltına alınmıştı. AKP’nin Kürtlerin iradesine el koyma ajandasına uygun bir şekilde yapılan siyasi soykırım operasyonlarının hemen ardından Kars Belediye’sine kayyım ataması yapıldı. Son kayyımla beraber HDP’li tüm il Belediyelerine kayyımlar tarafından el konulmuş oldu.

 

  • Sağlık Bakanı Koca’nın semptomu olmayan vakaları açıklamadıklarını itiraf etmesini yorumlayan TTB Merkez Konseyi Üyesi Halis Yerlikaya, “Artan ölümlerde Sağlık Bakanlığı birinci dereden sorumlu” dedi.

 

  • Coronavirus vaka sayıları tartışmasının ardından Bakanlık vaka sayısı açıklamayı bıraktı. Daha önceki tablolarda ‘bugünkü vaka sayısı’ olarak açıklanan maddenin yeni tabloda ‘hasta sayısı’ olarak yer alması dikkat çekti.

 

  • Türk askerleri tarafından önce işkence edilip ardından helikopterden atılan Kürt köylü Servet Turgut’un yoğun bakımda verdiği yaşam mücadelesini kaybetmesinin ardından düzenlenen cenaze ve taziyesine polisler tarafından saldırılar yapıldı. Polis taziye evini barikatlarla çevirip ablukaya alırken, Jin News ve Mezopotamya Ajansı muhabirlerinin haber yapmasına engel oldu. Öldüren, ölünün ardından da saldırısını sürdüren bu uygulamalar, Kürtlere yönelik ölüm siyaseti yürütüldüğünü tekrar tekrar kanıtlanıyor.

 

  • ABD Başkanı Donald Trump, kendisinin ve eşi Melania Trump’ın corona virüsü testlerinin pozitif çıktığını duyurdu.

 

  • 27 Eylül’de Azerbaycan ile Ermenistan arasında başlayan çatışmalar sürmeye devam ederken, Türkiye’nin Suriye ve Libya’dan paralı çete grupları taşıdığına dair iddia Rusya tarafından doğrulandı. Savaşı Azerbaycan değil Türkiye yönetiyor şeklinde yorumlar yapılıyor. Uluslararası yükselen ses de Türkiye’nin savaşı körüklediği yönünde.

 

  • İkinci dalgadan işsizlik dalgasına. Genel olarak 2013’te AB genelinde ortalama yüzde 11.5’e kadar yükselerek zirve yapan işsizlik, daha sonra azalma eğilimine girdi ve 2019’un sonu itibariyle yüzde 6.5’e kadar düştü. Ancak koronavirüsün etkisiyle AB’de işsizlik temmuz 2020 itibariyle yüzde 7.2’ye yükseldi. Yıl sonuna kadar yüzde 8-9’a kadar yükselebileceği şimdiden tahmin edilebiliyor. (Özdemir Yücel, https://www.evrensel.net/yazi/87260/koronavirus-ikinci-dalgadan-issizlik-dalgasina)

 

  • Dönem 4. Yasama yılı açılışı dolayısıyla Meclis Genel Kurulu toplanırken, Genel Kurul’a katılmama kararı alan HDP siyasi soykırım operasyonlarını protesto ederek meclis behçesinde oturma eylemi yaptı. Bahçede HDP’ye yönelik saldırılara dair basın açıklamasında konuşan Eşbaşkan Pervin Buldan ‘’19 Kasım 2019’da halk iradesini hiçe sayan kayyum darbesinin devamı olan bir operasyonla karşı karşıyayız’’ şeklinde konuştu.

 

  • Sağlık emekçileri, bugün yeniden çalışmaya başlayacak Meclis’ten kendilerine uygulanan haksızlıkları giderecek yasal düzenlemeleri bekliyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, koronavirüsün meslek hastalığı sayılması için kendisine verilen önergelere “Bakanlığımızın görev alanına girmemektedir” dedi. CHP’li Emir, “Sağlıkçıların çalışma koşullarından Sağlık Bakanı sorumludur. Bu Çalışma Bakanlığı’na bırakılacak bir durum değil” dedi.

 

  • Sağlık Bakanı’nın salgın sürecindeki verilerde ve tanımlamalardaki manipülasyonları ortaya çıkmasıyla İngiltere Türkiye’ye ilişkin seyahat riski değerlendirmesini güncelledi

 

  • ABD’li internet satış sitesi Amazon ilk defa paylaştığı koronavirüs verileriyle, 20 bine yakın çalışanının virüse yakalandığını duyurdu. Ekonominin durma noktasına geldiği dönemde başvuru patlaması yaşayan Amazon 100 bin ek çalışana iş vermiş, virüse karşı önlemlerde yeterli önlem alınmadığı eleştirilip, yer yer işletmelerinde protestolar yaşanınca eyleme katılan çoğu işçiyi işten atmıştı.

 

 

MEVCUT DURUM – SALGININ KONTROLÜ – SAĞLIK ÇALIŞANLARININ

SAĞLIĞI

  • Dünya genelinde toplam vaka sayısı 34.5 milyona dayandı.

 

  • Küresel olarak günlük vaka sayısı rekorunu yeniledi. Son 24 saatte 319 bin 406 kişiye Covid-19 tanısı kondu. Yeni vaka bildirimi yüksek olduğu 10 ülke sıralamasında çok değişiklik yok: Hindistan (81.7 bin), ABD (47.4 bin), Brezilya (35.6 bin), Arjantin (14 bin), Fransa (14 bin), İspanya (9.4 bin), Rusya (8.9 bin), İsrail (8 bin), İngiltere (6.9 bin) ve Kolombiya (5.7 bin).

 

  • Binden fazla günlük vaka bildirimi yapan ülke sayısı 39’a yükseldi. Listeye Myammar, Moldava, Avusturya, Belçika Ürdün, Kosto Rica, Paraguay gibi birçok ülke eklendi.

 

  • Uzun süredir 6 binin üzerine çıkmayan günlük ölüm sayısı da sıçrama yaparak 8 bin 922’ye yükseldi.

 

  • Arjantin hem yeni vaka sayısı hem de ölüm sayısı ile Covid-19 salgının tırmanışını gösterdiği ülke oldu. Son 24 saatte 3 bin 352 kişi Covid-19 nedeniyle hayatını kaynetti.

 

  • Günlük can kaybı da yeniden 6 binin üzerine çıktı. Son 24 saatte 3 bin 352 kişi Covid-19 nedeniyle hayatını kaybetti. Dünya çapında en yüksek günlük ölümün gerçekleştiği ülke oldu. Toplam vaka sayısının 765 bini geçen Arjantin’de günlük vaka sayısı bir aydır 10 binin üzerinde, son dört günde de 14 binin üzerinde seyrediyor.

 

  • Avrupa’da yeni vaka bildirimi 70 bine dayandı. On ülkede günlük vaka bildirimi 2 binin üzerine çıktı: Fransa, İspanya, Rusya, İngiltere ile birlikte Ukrayna, Çekya, Hollanda, Almanya, İtalya ve Romanya.

 

  • Resmi istatistiklere göre Türkiye’de son 24 saatte 1,407 yeni hasta tespit edilirken 67 kişi hayatını kaybetti. Aktif hasta sayısı 30 bin 657 ve ağır hasta sayısı 1,507 olup hala oldukça yüksek. Test sayısı 113 binin üzerinde…

 

  • Sağlık Bakanı Koca günah çıkarmaya devam ediyor: ‘’Bilelim ki, salgınla mücadele sürecinde, devletimiz, HALKININ SAĞLIĞI KADAR, ULUSAL ÇIKARLARINI DA korumaktadır. Çünkü salgın hayatın bütün alanlarını etkilemektedir. Mesuliyeti olmayan bazı kişilerin tenkitleri, fotoğrafın bir noktasına mercekle bakıp, leke aramaktan farksızdır.’’

 

  • İçişleri Bakanlığı’nın yeni genelgesine göre STK, meslek kuruluşları, birlik ve kooperatifler tarafından düzenlenecek etkinlikler 1 Aralık’a kadar ertelenecek.

 

  • Isparta ve Bolu valileri, kentlerde Covid-19 vaka sayılarının artmaya başladığını belirtirken, hastanede yatak sorunu yaşanabileceğini de dile getirdi. Ağustos ayındaki ölüm sayısının, ilk beş aydaki ölümün çok üzerinde olduğunu belirten vali, “Ağustosu kabullendik, eylüle geldik… Ağustosun iki katını geçtik şu ana kadar. Büyük bir sıkıntı var. Onun için ne olur biraz gayret edelim” ifadelerini kullandı.

 

  • Bilim Kurulu üyesi Dr. Mustafa Necmi İlhan: “Türkiye’de Covid-19’a bağışıklık oranını saptamak için 150 bin kişilik örneklemle seroprevalans araştırmasının yapıldığı tarihte vakalara baktığımızda yaklaşık olarak 210-220 bin civarında bir vakamız var. O tarihte tüm Türkiye örnekleminde yüzde 1.5’luk bir antikor pozitifliği söz konusuysa, şu an vakamız 310 binlerde ise yüzde 2.5’luk bir antikor pozitifliğinden bahsedebiliriz. Yani ülkemizin yüzde 2.5’u henüz corona virüse karşı bağışık hale gelmiş anlamı çıkıyor buradan.”

 

  • İşçi düşmanı uygulamalarıyla tanınan e-ticaret devi Amazon, koronavirüs salgının başladığı mart ayından bu yana, 20 bine yakın çalışanın Kovid-19 testinin pozitif çıktığını açıkladı.

 

  • Britanya, Türkiye ve Polonya’yı seyahat koridoru listesinden çıkararak yeniden ‘karantina uygulanacak ülkeler’ arasına ekledi. Ulaştırma Bakanı Grant Shapps, “Son gelen veriler, Türkiye’yi seyahat koridoru listesinden çıkarmamızı gerektiriyor” dedi ve ekledi: “Türkiye’yi listeden çıkarıyoruz, çünkü Türkiye’nin Sağlık Bakanlığı, Covid-19 vakalarını, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Avrupa Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi (ECDC) gibi uluslararası örgütlerin tanımından farklı şekilde tanımlıyor. Bu nedenle ülkeyle ilgili risk değerlendirmemizi güncelledik.”

 

  • Almanya’da ev, işyeri ve okulların düzenli olarak havalandırılması da Corona virüsü salgınıyla mücadelede hükümetin resmi tavsiyeleri arasına girdi.

 

  • 65+ Yaşlı Hakları Derneği, 1 Ekim Yaşlılar Günü’nün Covid-19 salgını gölgesinde yaşandığını belirterek 65 yaş üstü vatandaşları kendi sağlıklarını korumaya ve tedbirlere uymaya çağırdı. Dernek, yetkililere de, “Altı aylık tecrübemizi gözden geçirdik mi?”diye sordu.

 

 

TOPLUMSAL MÜCADELE – SAĞLIK MUHALEFETİ

 

  • SES; salgın sürecini şeffaf yürütmediği, verilere dair topluma yalan söylediği ortaya çıkan Sağlık Bakanı’nı istifaya çağırdı. Başından beri sağlık muhalefetinin sürecin şeffaf yürütülmediğine dair uyarıları dikkate alınmıyordu. Dünya genelinde PCR negatif olsa bile BT’de pozitif bulgu gösteren hastalar vaka verisine kaydedilmesine rağmen, son günlerde Sağlık Bakanı’nın testi pozitif olup semptom göstermeyen kişilerin günlük pozitif vaka sayısına dahil edilmediği ortaya çıktı. SES’in açıklamasının devamı şöyle: ‘’Yurttaşların ve canını ortaya koyarak hizmet üreten sağlık emekçilerinin Sağlık Bakanlığı’na, verilerine ve protokollerine güveni kalmamıştır. Türkiye’deki toplam Coronavirüs infeksiyonlu vaka (test pozitif ve test negatif BT pozitif) sayısı derhal paylaşılmalı, bugüne kadar yanlış verilmiş olan tüm bilgilerin doğrusu kamuoyuyla paylaşılmalı, yurttaşlar ve sağlık emekçileri doğru bilgilendirilmeli, Sağlık Bakanı derhal istifa etmelidir.’’

 

  • Bir açıklama da TTB’den: ‘’Türk Tabipleri Birliği olarak 6 aydır söylediklerimizi Sayın Bakan doğruladı: Turkuaz tablo kara tabloya dönüştü’’. TTB tüm pandemi süreci boyunca aralıklı raporlar hazırlayıp, rapor değerlendirmelerini tüm topluma paylaşarak ortaya çıkan kaygılar, önerile ve soruları da 30’u aşkın mektupla sağlık bakanına ileterek Sağlık Bakanlığını şeffaflık zeminine çekmeye çalışmış ama tüm çabalar totaliter devlet refleksiyle sonuçsuz bırakılmıştı. TTB yaptığı açıklamada; verilerin az gösterilerek, terimlerin değiştirilip manipule ederek toplumda güven ilişkisinin sağlanamayacağını, salgınla birlikte mücadelenin olamayacağını, bu yapılanın topluma saygısızlık olduğunu vurgulayarak Sağlık Bakanı’nı gerekenleri yapamadığı takdirde istifaya davet ediyor.

 

 

YENİ YAŞAM

  • Bizim kadın manifestomuz: Jin jiyan azadî – Bedia Akkaya

‘’Yüreği HDP’de atan ne kadar çok kadın var. Ne kadar çok insana umut olmuşuz. Ne çok sesiz, rengiz, kimliğiz, çokluğuz ve iyiki varız.

HDP ve kadın mücadelesine dönük saldırılara, tüm göz altılara ve tutuklamalara rağmen bizler direnişimizle ne çok insana umut ve moral olmaktayız.

Bu moral ve umudu ayakta tutan, besleyen temel güç kaynağımız ise; HDP’de kadın mücadelesi, Ortadoğu ve dünyada büyük bir ahenk içinde yürüyen kadın mücadelesinin büyüleyen tılsımına katılarak yoluna devam etmesidir.’’

http://www.yeniyasamgazetesi2.com/bizim-kadin-manifestomuz-jin-jiyan-azadi/

 

 

JİN

  • Ağrı Patnos Belediyesi Eşbaşkanı Müşerref Geçer hem Ağrı genelinde hem de kendi ilçesinde şüpheli kadın ölümlerinin yaşandığı sorununa dikkat çekerek, bir kadının cinsel istismara maruz kaldığında hem devlet hem de aile eliyle olayın üstünün kapatıldığını söyledi. İlçesinde kadınların yaşadıkları baskılar karşısında dayanışmayı bulabilecekleri mekanizmalarının arttırılması için çalıştıklarını, halihazırda da kadın dinlenme evi ve telefon hattı gibi mekanizmaların olduğunu belirtti.

 

  • Ekim ayı ile birlikte yeni yayın dönemine giren aylık kadın gazetesi Newaya Jin’ın 187’nci sayısı, ‘Kırıma geçit yok’ manşeti ile çıktı. Gazetenin bu sayısında sömürgecilik ve tecavüz kültürü üzerine ilişkin analiz yazılarına ağırlık verilmiş. Jineolojinin 12 yıllık deneyimine dair değerlendirme de mevcut. Gazetenin online sitesine net linki üzerinden erişilebiliyor.

 

  • “Benim adım Meyrem… Kocamı ben öldürdüm, hem de öyle pişmanlıkla değil, bile isteye. Yüzümüzde çiçekler açsın diye…” Bilim Eğitim Estetik Kültür Sanat Araştırmaları Vakfı (BEKSAV) bünyesinde faaliyet yürüten Tiyatro İmge, bir kadının özsavunma hikayesini anlattığı oyunu ‘Meyrem’ ile izleyici ile buluşuyor. İlk olarak 12 Eylül’de Kadıköy Süreyya Operası önünde izleyiciyle buluşan oyun, kadın örgütlerinin düzenleyeceği eylem ve etkinliklerde 25 Kasım’a kadar sokaklarda oynanacak.

 

SİYASAL SAĞLIK – EKOLOJİK SAĞLIK

  • Karadeniz’de talanın bilançosu ağır: Irmaklar kuruyor, yaylalar betonlaştı

‘’HES’lerin işgali altında olan Doğu Karadeniz’in dereleri kuruma noktasına geldi. Trabzon’da 51 HES var. Artvin’de de aktif 32, yapımı devam eden 8, proje aşamasında olan 16 HES bulunuyor. En çok HES Trabzon’da bulunuyor. Artvin ise Trabzon olmamak için direniyor. Rize’de yaylalar betona gömülmüş durumda.’’

http://www.yeniyasamgazetesi2.com/karadenizde-talanin-bilancosu-agir-irmaklar-kuruyor-yaylalar-betonlasti/

 

  • İstanbul depremi: Tik-tak yapan bomba – Yusuf Gürcüsu

‘’1999 Gölcük depreminde yaşananlar halen aklımızdan çıkmıyor. Gölcük depremine benzer depremler Türkiye coğrafyasının dört bir yanında yaşanıyor. İstanbul depremi ise adeta sirenler çalarak gelirken ne iktidar ne valilik ne de yerel yönetimde herhangi bir hazırlık göze çarpıyor. Bilim insanlarının uyarıları hiçbir biçimde dikkate alınmazken yine Fransız bilim insanlarının Silivri açıklarında yapılan doğalgaz sondajları için raporladığı deprem tehdidi tartışmaya dahi açılmıyor. Diğer yandan depremlerle bağı olduğu ispatlanmış jeotermal sondajları için İstanbul’un dört bir yanında ihaleye çıkıldı. Depremleri tetiklediği belirlenmiş olan kaya gazı sondajları ise Tekirdağ civarında devam ediyor.’’

http://www.yeniyasamgazetesi2.com/istanbul-depremi-tik-tak-yapan-bomba/

 

  • Türkiye, Yunanistan ve Kıbrıs’ın İki Tarafından Ortak Ses: Kazma Bırak!

‘’Türkiye, Yunanistan ve Kıbrıs’ın iki tarafından kent ve ekoloji örgütlerinin de katılımıyla, 65 örgüt yeni fosil yakıt rezervlerinin kullanıma sokulmaması için ortak bir açıklama yaptı. Akdeniz havzasında son zamanlarda tırmanan ve ülkeleri savaşın eşiğine getiren fosil yakıt çıkarma heves ve iddialarından bölge halklarının hiçbir çıkarı olmadığının vurgulandığı bildiride, kaynakların yer altında bırakılmasına vurgu yapıldı. Barış ve iklim adaleti için ortak hareket edeceklerinin altı çizildi.

25 Eylül Küresel İklim Grevi Gününde duyurulan kampanya kazmabirak.org sitesi üzerinden herkesin katılımını bekliyor. Türkçe, Kürtçe, İngilizce, Arapça, Farsça, Almanca ve Fransızca olarak hazırlanan site, Akdeniz ülkeleri başta olmak üzere bütün dünyadan ekoloji örgütlerine ve bireylerine açık.’’

https://baslangicdergi.org/turkiye-yunanistan-ve-kibrisin-iki-tarafindan-ortak-ses-kazma-birak/

 

 

GÖRÜŞLER

  • Okulumuzun öğrencilerinden TTB MK Üyesi Halis Yerlikaya’nın Evrensel Gazetesine yaptığı röportajdan: “Bakanın açıklamalarıyla sahadan aldığımız bilgiler uyuşmuyordu. Tabip odalarından artan vakalara ilişkin aldığımız bilgilerle bakanın açıkladığı rakamlar arasında makas açılıyordu. Salgın yönetiminin şeffaf yürütülmesi gerektiğini, salgının yayılmasını engellemek için bunun şart olduğunu söyledik ama uyarılarımız dikkate alınmadı. Aynı zamanda TTB’nin bugüne kadar söylediklerinin doğru olduğunu göstermiş oldu. Bakanın açıklamasından şunu anlıyoruz, 29 Temmuz tarihinden itibaren vaka sayısı yerine hastaneye yatan ve PCR testi pozitif olanların sayısı açıklanmış. Semptom göstermemesine rağmen testi pozitif çıkanlar veya testi negatif çıkmasına rağmen semptomları olan, klinik süreçte Kovid-19 bulgusuna rastlananlar açıklanmamış. Oysa Dünya Sağlık Örgütü standartlarında bunlar hesaba katılıyor. Önce Bilim Kurulu, ardından Bilimsel Danışma Kurulu olarak tarif ettiler. Sürecin meslek örgütleri, sendikaların katılımıyla kolektif bir yapıyla sürdürülmesini istedik ancak kabul edilmedi. Bilim Kurulunun önerileri paylaşılmıyor ve ne kadar hayata geçirildiğini bilmiyoruz. Hatta yapılan açıklamalardan kimi şeylerden Bilim Kurulu üyelerinin de haberdar olmadığını söyleyebiliriz. Bilim Kurulu toplumun sağlığını önemsiyorsa, sorumlu hissediyorsa, bu sürecin şeffaf bir şekilde yürütülmesine yönelik sorumluluk almalıdır. Gelinen noktada Bilim Kurulu üyelerinin hasta ve vaka sayısından ne kadar haberi olduğu da soru işareti”

 

EKLER

  • Kriz yönetiminin krizi – Ümit Akçay ile TL’deki hızlı değer kaybının anlamı üzerine 

‘’Liranın yabancı para birimleri karşısındaki hızlı değer kaybının nedenleri nelerdir?

-Temel nedeni, Türkiye’nin 2013 sonrasındaki yapısal kriz konjonktüründe olması. 2013 sonrasında, 2002-2013 arasındaki gibi TL’nin istikrarının sürmesi ve faizin göreli olarak düşürülmesi mümkün olmaktan çıktı. Dolayısıyla, 2013 sonrasında ekonomik büyümeyi artırmak için faizlerin düşürülmesi çabaları, TL’deki hızlı değersizleşmelerle karşılaştı. Bu Türkiye’nin küresel kapitalizmle eklemlenme biçiminin, yani bağımlı finansallaşma modelinin ortaya çıkardığı bir çelişki.’’

https://baslangicdergi.org/kriz-yonetiminin-krizi-umit-akcay-ile-tldeki-hizli-deger-kaybinin-anlami-uzerine/