Home / KORONA GÜNLÜKLERİ / KORONA GÜNLÜKLERİ 31 MART 2021

KORONA GÜNLÜKLERİ 31 MART 2021

Salgın yönetilemiyor! Emekçiler, ötekileştirilenler ölmeye devam ediyor! Sağlık emekçileri tükeniyor, hayatını kaybediyor! Giresun’da Prof. Dr. A İlhan Özdemir Devlet Hastanesi’nde tıbbi sekreter olarak görev yapan Özlem Hun Altürk Covid-19 nedeniyle hayatını kaybetti. Covid-19 nedeniyle hayatını kaybeden toplam sağlık çalışanı sayısı 392 oldu.

***

TTB’den ‘kırmızı harita’ yorumu: Yönetemiyorsunuz!

1- Asla zamanında harekete geçmeyen; sağlık emek-meslek örgütlerini sürece katmayan; merkezden icazet bekleyen pandemi yönetimi,

2- Bir yıldır ücretsiz maske dahi dağıtamayanlar,

3- Temaslı takibini halen bilimsel temellere uygun yapmayanlar,

4- İlerlemeyen aşılama programı,

5- Şehirlerarası seyahatleri ve ulaşım araçlarını kontrol etmeyenler,

6- Bulaş riskine dönük tedbirler için uyku saatini (21.00-05.00) seçenler,

7- Lebaleb dolu kongreler,

8- İşyerlerinde önlem alınmadan çalıştırılan, sıkışık halde işe gitmeye zorlanan işçiler,

9- Sosyal destekten yoksun bırakılarak borç batağına sürüklenen esnaf,

10- Yoksullaştırılan, 1500 TL’ye yaşamını sürdürmesi istenen bir halk…

10 maddenin 1 cümlelik özeti: Yönetemiyorsunuz!

***

ABD’nin de aralarında bulunduğu 14 ülke, yeni tip korona virüsünün (Covid-19) kökeninin hayvanlar olduğu sonucuna ulaşan Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) uzmanlar raporuna tepki göstererek, raporun “çok geç açıklandığını” ve “orijinal verilere ulaşım sağlamadığını” belirtti. ABD, Avustralya, İngiltere, Kanada, Çekya, Danimarka, Estonya, İsrail, Japonya, Letonya, Litvanya, Norveç, Güney Kore ve Slovenya hükümetleri, son açıklanan DSÖ raporuna ortak yazılı açıklamayla yanıt verdi.

***

İsrail’de yeni tip koronavirüsün (Covid-19) mutasyona uğramış yeni bir türünün tespit edildiği ancak bu virüsün diğerlerine oranla daha az bulaşıcı olduğu ve aşıya karşı dirençli olmadığı açıklandı.

***

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, korona virüsü mutasyonunun her geçen gün arttığını belirterek “Şu an mutasyonun Türkiye’deki oranı yüzde 75’lere ulaştı. Kimi illerimizde yüzde 55 oranında” dedi.

***

Dünya genelinde Covid-19 pandemisi sık görülmeye, sık öldürmeye ve yaşamı altüst etmeye devam ediyor. Toplam vaka sayısı 128 milyon 790 bine yaklaşırken Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 2 milyon 815 binin üzerine çıktı. Bulaş tehdidi olan aktif hasta sayısı da 22 milyon  58 bin civarında olup yükselen hasta sayısı pandeminin daha da büyüyeceğini gösteriyor.

Dünya genelinde son 24 saatte 541 bin 919 kişide Covid-19 pozitifliği saptandı. Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı ise 10 bin 866 kişi oldu. Günlük vaka bildiriminde Brezilya, ABD, Hindistan ve Türkiye ilk dördü paylaşıyor. Ülkelere göre yeni vaka sayısı şöyle: Brezilya (86.7 bin), ABD (62.5 bin), Hindistan (53.2 bin), Türkiye (37.3 bin), Fransa (30.7 bin), Polonya (20.8 bin), İtalya (16 bin), Almanya (13.1 bin), Ukrayna (10.5 bin), İran (10.3 bin) ve Arjantin (10.2 bin).

***

Salgın dizginlenemez hale geldi. Yeni vaka, ağır hasta, aktif hasta ve can kaybı rekor üstüne rekor kırıyor. Son 24 saatte yeni vaka sayısı 37 bin 303 kişiye yükseldi, Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 155 kişi oldu. Turkuaz tabloda eleştirilere rağmen ısrarla yer verilen yeni hasta sayısı 1,376 kişiye yükseldi. Toplam vaka sayısı 3 milyon 288 bine dayandı, toplam can kaybı 31 bin 385 kişiye yükseldi.. Günlük test sayısı 235 binin üzerinde. Test sayısı arttıkça vaka sayısı da artış gösterdi. Turkuaz tabloda aktif hasta sayısı yer almıyor. Günlük aktif hasta sayısını Worldmeters’dan paylaşmaya devam ediyoruz.

Worldmeters’a göre Türkiye’de aktif hasta sayısındaki ciddi yükseliş devam ediyor. Dün aktif hasta sayısı 251 bin 462 kişiye yükseldi. Aktif hasta sayısındaki bu ciddi yükseliş, bulaş tehdidinin daha da artacağını gösteriyor. Ağır hasta sayımız ise 2, 054 kişiye yükseldi. Aktif vakanın yükselmesi ile %1’e kadar düşen ağır hasta oranı dünya ortalamasının (%0.4) halen iki buçuk katına yakın! Yüksek ölüm hızının yüksek ağır hasta oranı ile ilişkili olduğunun vurgulamaya devam ediyoruz.

***

Sağlık Bakanlığı, 20-26 Mart tarihleri arasında illerde her 100 bin kişide görülen korona virüsü (Covid-19) vaka sayısını açıkladı.

Yeni haritaya göre, 100 bin kişide görülen vaka sayısı bu İstanbul’da 401,62, Ankara’da 184,29, İzmir’de ise 156,48 oldu. Bu rakamlar geçen hafta İstanbul’da 251,12, Ankara’da 107,99, İzmir’de 111,41 idi.

En çok vaka görülen iller Samsun, İstanbul, Yalova, Giresun ve Sinop oldu. 100 kişide görülen vaka sayısı Samsun’da 586,84, Yalova’da 400,65, Giresun’da 397,57, Sinop’ta 354,80 olarak kaydedildi.

Öte yandan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, yeni normalleşme dönemi öncesinde açıklamaya başladığı illere göre haftalık vaka sayısı haritasını bu hafta açıklamadı. Bu hafta sadece hangi ilin hangi risk kategorisinde olduğu açıklanırken en fazla vakanın hangi kentlerde görüldüğü ve kentlerdeki haftalık vaka artışları gizlenmiş oldu.

***

Samsun’da ‘kırmızı’ alarm: Emniyet takviye gönderdi, artık ‘uçan kuşa’ HES sorulacak.

***

Sinema Sanatları ve Bilimleri Akademisi, bu yıl 93. kez dağıtılacak Oscar Ödülleri için yeni uygulamalara gidiyor. Pandemiye rağmen ödül törenini sanal ortamda yapmama kararını sürdüren akademi, adaylara fiziki katılım şartı koşmasının ardından gelen tepkiler üzerine geri adım attı.

***

İstanbul’da halı saha, yüzme havuzu, hamam ve lunaparklar açılacak. İstanbul İl Umumi Hıfzıssıhha Meclisi, koronavirüs önlemleri kapsamında yeni kararlar açıkladı. Kurulun bugün gerçekleşen toplantısının ardından açıklanan kararlarda HES koduyla birlite seyirci-refakatçi-misafir alınmaması kaydıyla 09.00-19.00 saatleri arasında halı saha ve yüzme havuzlarının çalışabileceği; İnternet kafe/salonu, bilardo salonu, lunapark, hamam, sauna, masaj salonu gibi yerler için süregelen uygulamaya uygun şekilde İlimizde yüzde 50 kapasite sınırına uymak ve HES kodu sorgulaması yapmak kaydıyla 07:00-19:00 saatleri arasında faaliyette bulunabileceği belirtildi.

***

Pandemi dolayısıyla 2020 Nisan’ında başlatılan kısa çalışma ödeneği bu ay sona eriyor. Sendikaların yanısıra işveren örgütlerinden de hükümete, kısa çalışma ödeneği uygulamasının en azından haziran sonuna kadar sürdürülmesi çağrıları ise sürüyor. Turizm Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmeleri Derneği (TURYİD) Başkanı Kaya Demirer, kısa çalışma desteği verilmediği durumda sektörde çalışanların ücretsiz izne çıkarılmasından başka şanslarının kalmayacağını söyledi.

***

Koca, vaka sayılarındaki artışa etki ettiği yönünde eleştiriler yapılan AK Parti’nin kongrelerine ilişkin, “Bu konuyu gündemde tutmanın kimseye faydasının olmadığı kanaatindeyim. Bugüne kadar Bilim Kurulu üyelerimiz dahil olmak üzere kapalı ortamlarda virüsün bulaştığını biliyoruz. Bu bilgilendirmede bir değişiklik söz konusu değil dolayısıyla herkesin bu mücadelede üzerine düşen sorumluluğun gereğini yapması gerektiği kanaatindeyim. Burada bir ayrıcalık çıkarma hikayesini oluşturmanın doğru olmaz” ifadelerini kullandı.

***

Prof. Dr. Ahmet Saltık, ‘Denetimli serbestlik denirken, gerçekte iktidar partisinin kanadından gelen, Türkiye’yi utandırıcı, yüz kızartıcı kongrelere tanık olduk. …Birinci haftadaki dinamik, enerjik, stratejik öngörüye dayalı yönetime, ikinci haftanın sonunda son verilmeliydi. Denetimli serbestlik denilen bu kumar durdurulmalıydı. Eğer son verilebilseydi 14. günde bu 3 bin ölümün 2000’i son iki haftada gerçekleşti. Bu ölümlerin yarısı engellenebilirdi. Bahsettiğimiz rakamlar insan yaşamı. İktidarın en temel görevi de insanların yaşam hakkını korumak. Dolayısıyla AKP iktidarı, tarih önünde bağışlanması imkansız bir insanlık suçu işlemiştir’’ dedi.

***

Çocuk Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Elif Dağlı, “İstanbul’da pandemi hastaneleri tüm servislerini açtı ve tam doldurdu. Gördüğümüz en şiddetli pik olduğu konusunda fikir birliği var. İstanbul’da pandemi hastaneleri tüm servislerini açtı ve tam doldurdu, son açıklanan önlemler salgını durduracak güçte değil” değerlendirmesini yaptı.

***

Eğitimde, “Yerinde karar” uygulaması kapsamında MEB’in 1 Mart’ta kamuoyu ile paylaştığı kriterler, Covid-19 salgınında artan riske karşın güncellenmedi. Vaka sayılarının korkutucu boyuta ulaştığı kentlerde, öğrenci ve veliler valiliklerden yapılacak olası açıklamaya kilitlendi. Ancak henüz hiçbir kent, yüz yüze eğitimin sonlandırılması yönünde karar açıklamadı.

***

Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif evleri Genel Müdürlüğü, Kovid-19 salgını nedeniyle izne gönderilen açık ceza infaz kurumlarındaki hükümlülerin izin sürelerinin 31 Mart’tan itibaren iki ay süreyle uzatıldığını bildirdi.

***

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Dursun Odabaş Tıp Merkezi’nde kadro ve hekim sayısındaki eksiklikler ile sağlıkçıların sorunlarına dair açıklama yapan Van-Hakkari Tabip Odası, asistan hekimlerin ağır iş yükü altında tükendiğine dikkat çekti.

***

Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği (KEPAN) Derneği Başkanı Prof. Dr. Osman Abbasoğlu, “Salgın döneminde yaşlı hastaların evde kalmaları, fizik aktivitelerinin azalması kas kaybı riski getirmektedir. Bir de buna yetersiz beslenme eklenirse hastalığa yatkınlık artmaktadır. Hastalarımıza öğün atlamamalarını, olabildiğince dengeli beslenmelerini ve proteinden zengin gıda tüketmelerini öneriyoruz. Elbette protein yanında vitamin ve eser elementlerden zengin meyve ve sebzeler de ihmal edilmemelidir. Kalp yetmezliği, KOAH gibi kronik hastalığı olanlarda, beslenme daha da önem kazanmaktadır.”

Asya Klinik Beslenme Derneği (PENSA) Başkanı Dr. Winai Ungpinitpong konuşmasında, Covid salgını ile mücadelede uluslararası işbirliğinin önemine işaret etti. Beslenme yetersizliği gösteren kişilerin enfeksiyona yakalanması halinde ölüm riskinin arttığını vurgulayan Ungpinitpong, hasta bireylerin tedavi planı yapılırken mutlaka beslenme desteğinin de kapsanması gerektiğini söyledi.

***

Covid-19 salgınında hangi ülke ne durumda?

Birinci yılını dolduran Covid-19 salgını dünyanın birçok ülkesinde üçüncü kez tırmanışa geçmiş görünüyor ve ülkeler yeni önlemler açıklıyor, aşılamaya hız veriyorlar. Dokuz farklı ülkede hastalığın şimdiye kadarki gelişimi, can kaybı, şu andaki durumu, alınan önlemler ve aşılama kampanyasında geldikleri noktaları BBC-Türkçe karşılaştırdı.

https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-56581563

***

İtalya’nın Sicilya adasında ulusal karantina kararlarının dışında kalabilmek için Covid-19 verileriyle oynamakla suçlanan sağlık yetkilisi Ruggero Razza istifa etti. Razza’nın yanı sıra üç yetkili, Sicilya’nın karantinaya alınmaması için Covid ölümlerini ve vakalarını ‘zamana yaymakla’ suçlanıyor.

***

Afganistan’da çocuk felci aşısı yapmakla görevli üç kadın sağlık çalışanı öldürüldü. Cinayetler, ülkenin doğusundaki Celalabad kentinde işlendi.

 

[su_box title=”AŞI TARTIŞMALARI” box_color=”#b8e324″][/su_box]

AstraZeneca aşısının kanda pıhtı atmasına yol açtığına yönelik bulgular üzerine Almanya, pıhtılaşmanın görüldüğü 60 yaş altına aşının uygulanmasında kısıtlamaya gitme kararı aldı. Aşının üreticileri ise faydalarının zararlarından daha fazla olduğunu savunuyor.

***

Pfizer ve Moderna’nın Covid-19 aşılarında virüsü alt etmek için kullandığı mRNA moleküllerinin dizilimi internette yayımlandı. Ancak bu veri, aşıyı üretmek için yeterli değil. Bir tür ‘tersine mühendislik’ içeren bu çalışma, söz konusu aşıların başkaları tarafından üretilmesini değil, Covid-19 testlerindeki ‘yalancı pozitif’lerin tespit edilmesini sağlayacak bilgiler içeriyor. Buna göre, bu aşıların mRNA kodunun bilinmesi sayesinde gelecekte, Covid-19 testi pozitif çıkan bir kişide görülen virüs mRNA’sının gerçek virüsten mi yoksa aşıdan mı geldiğinin ayrımı yapılabilecek.

***

Belediye başkanına aşı ayrıcalığı! Çorum’un Oğuzlar Belediye Başkanı Muzaffer Yıldırım’a makamında devlet hastanesinin başhekimi aşı yaptı. Yıldırım’a daha önce Covid-19’a yakalanmış olmasına rağmen aşı yapılması da dikkat çekti.

***

Uğur Şahin, eldeki aşıların tümünün kullanılması ve aşıların ikinci doz için stok yapılmaması çağrısı yaptı. Şahin, “Eldeki bütün aşılar, her hafta yeni aşıların sevk edileceği güvencesi ile uygulanmalı” dedi. Şahin, yeterince aşının sevk edilmemesi nedeniyle aşıların ikinci dozunun vurulmasının ertelenmesinin küçük bir ihtimal olduğunu belirtti.

***

BioNTech, ABD’li ortağı Pfizer ile koronavirüs aşı üretim kapasitesini 2021 yılının sonuna kadar 2.5 milyar doza çıkarmayı hedeflediklerini duyurdu.

***

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Murat Varank, “ODTÜ, Hacettepe, Gazi ve Ankara Üniversitelerinin altyapı, bilimsel beceri ve akademik tecrübelerinin katkılarıyla Türkiye’nin ilk intranazal yerli aşı geliştirme çalışması şu anda hızla devam ediyor” diyerek intranazal aşının nisan ayında insanlı denemelere başlamış olacağını söyledi. Varank, “Tüm klinik aşamaların tamamlanması durumunda bu yeni aşı türünün yıl içinde kullanıma sunulmasını hedefliyoruz” dedi.

***

Kritik eşiği çoktan aştık – Çağhan Kızıl

Pandeminin son bir senesine baktığımızda gördüğümüz üç ana yönelim var. Ortak yönleri, virüs yükünü azaltmak, toplumsal yayılımı düşürmek, hastane kapasiteleri ve ölüm sayılarını en düşük seviyede tutmak. Birincisi, ilaç ve aşı olmayan durumlarda – ki pandemide çok yakın zamana kadar böyle bir süreçteydik – kapanma, izolasyon, yaygın test, riskli grupları korumak ve virüs yoğunluğunu en düşük seviyede tutmaktı. Çin, pandeminin başında çok radikal kapanma önlemleri alabildiği için bugün virüsün yayılımını durdurdu ve vaka seviyelerini kontrol edilebilir düzeye çekti. Yüksek nüfusu nedeniyle aşılama ile toplum bağışıklığına ulaşamayacak olan Çin gibi Asya’da farklı ülkeler de bu tip kapanma uygulamalarıyla aşılamayı yapmadan virüs yoğunluğunu azalttılar.

Avusturalya, Yeni Zelanda gibi ülkeler tam kapanma ve toplumsal yayılımı azaltma pratikleri ile şu anda normal yaşamlarına hızlı bir şekilde geri dönüyorlar.

İkinci metot, etkili aşılama yapmak, aşılamayla toplum bağışıklığını sağlamaya yönelik adımlar atarken aynı zamanda toplumsal yayılımı önleyecek tedbirleri de elden bırakmamak. Özellikle ABD, İngiltere, İsrail gibi ülkeler bu metodu seçmiş ülkeler. Aşılama uzun süren ve toplum bağışıklığına ulaşmanın zaman alacağı bir süreç ve toplumsal yayılım azaltılmadığı sürece aşının etkisinin gerek yeni varyant virüslerin ortaya çıkmasıyla gerekse toplumda aşılamayan kişilerin hastalanmasıyla azalacağını söylemek mümkün. Bunun yanında, yapılan aşıların etkinliği de önemli bir kriter. Yüzde 50 etkinlikte bir aşıyla toplumun tümünü bile aşılasak virüs yayılımı devam edecek, virüsün kontrole alınması zor olacak. Bu nedenle toplumsal yayılımın önlenmesi büyük önem arz ediyor.

Üçüncü bir yönelimse aşının olmadığı koşullarda toplumsal tedbirlerin de alınmadığı durumlar. Bu yönelim çoğunlukla ekonomik kaygıların ön planda olduğu, toplumsal ekonomik yardımların yapılamadığı ülkelerde görülmekte. Bu yönelimin bir motivasyonu da siyasi yönetimin pandemi mücadelesini ikincil görmesi.

Maalesef Türkiye bu kategoride. Normalleşmeye geçildiği günden itibaren Türkiye’de risk tablosunun gittikçe daha kırmızıya evrilmesi, bir ay önce nüfusun yüzde 50’si riskli bölgelerdeyken bu oranın yüzde 80’e yükselmesi, günlük ortalama vaka sayılarının üç, hasta sayılarının ve ölümlerin iki katına çıkması, hastalık ve ölümleri artırdığı bilinen varyant virüslerin dolaşımda olması, bunun yanında devlet eliyle gerçekleştirilen toplantılar ve buluşmaların virüsün yayılımına katkıda bulunması Türkiye için negatif göstergeler.

https://www.birgun.net/haber/kritik-esigi-coktan-astik-339492 

***

Doğala özdeş demokrasi – Zeki Gül

Düşmanımız kapitalizm, sağ iktidarların himayesinde ülkemizde son elli yıldır daha da palazlandı. Yemeğimizi, ekmeğimizi, suyumuzu doğal halinden uzaklaştırdı. İşte bu yüzden eskiye göre daha fazla hastayız, daha şişmanız, daha fazla kanser oluyoruz. Sağlıklı birey, sağlıklı toplum talebi politik bir taleptir. Sosyal ve siyasal iyilik hali olmadan sağlıklı bir yaşam pek mümkün değil. Çözümü ise mümkün: Doğala özdeş adalet, doğala özdeş demokrasi, doğala özdeş insan hakları, doğala özdeş özgürlük ile mücadele birlikteliği…

https://www.evrensel.net/yazi/88440/dogala-ozdes-demokrasi

***

Maskeli Balo – Ayşen Uysal

Her defasında “Az kaldı, her yer açılacak, maske takmak zorunda kalmayacağız” derken aniden ve yeniden dibe vuruyoruz. Vaka sayıları yükseliyor ve biz yeniden maske bağımlısı oluyoruz. Daha etkili maske arayışına giriyoruz. Metroda FFP2 maske, açık havada medikal maske, uçakta, şayet bulabilirsen, N95 ya da muadili… liste uzayıp gidiyor. Havayolu seyahatlerinde bir süredir her türlü maskeye de izin vermiyorlar üstelik.

Koronavirüs, maske dolayımıyla kimlik retoriğini zayıflatmış görünüyor. Zira maskenin ardında kimlik gizemini koruyor. Öyle mi gerçekten? Oysa, iris tarama sistemleri sayesinde kimlik belirleme, güvenlik güçleri için gizemi ortadan kaldırıyor. Ancak biz sıradan insanlar için gizemi ortadan kaldırmak ekstra çaba gerektiriyor. Bakışlar, saç rengi, giyim tarzı, yürüyüş biçimi, vs. gibi göstergeler karşımızdakini tanımada belirleyici hale geliyor. Çatık kaşlı, çakır gözlü, kısa sarı saçlı olan mı? Hımm tanıdım…

…Maske mesafe de inşa ediyor. Duygusal, fiziksel ve toplumsal. Maske yalnızlığa övgü gibi. İçimizin derinliklerine doğru bir iç göç dalgası yaratıyor. Karşılaşmaları, konuşmaları kısıtlıyor.

 

https://www.evrensel.net/yazi/88444/maskeli-balo



İLİŞKİLİ İÇERİK

KORONA GÜNLÜK 22-28 KASIM 2021

Sağlığın piyasalaştırıldığı, emeğin değersizleştirildiği ve yabancılaştırıldığı, kışkırtılmış sağlık hizmetinin olduğu, kapitalist erkek egemen sağlık sisteminin ...