Home / KORONA GÜNLÜKLERİ / KORONA GÜNLÜĞÜ 8 HAZİRAN 2020

KORONA GÜNLÜĞÜ 8 HAZİRAN 2020

GÜNDEM

  • Türkiye’deki çalışma hayatı koşulları, Hindistan ve Çin’den neredeyse farksız durumda. Randstad’ın yeni kapsamlı raporuna göre Türkiye, çalışanların tatilde bile en çok işle ilgilenmek zorunda kaldığı üçüncü ülke;
    • Hollanda merkezli çok uluslu bir insan kaynakları danışmanlık şirketi Randstad tarafından hazırlanan kapsamlı raporda, dikkat çekici veriler yer alıyor. Akademisyen Kemal Büyükyüksel’in Twitter hesabından aktardığı rapordan Türkiye’yle ilgili öne çıkanlar şöyle: Mesai saatleri dışında çalışanların en çok müsait olması beklenen (%80) 3. ülke. Yine mesai saatleri dışında çalışanların mesajlara en çok hemen cevap vermek zorunda kaldığı (%78) 3.ülke. Patronların çalışanlarından tatilde ve kişisel vakitlerinde en çok müsait olmasını beklediği 3. ülke (%76). Çalışanların tatilde bile en çok işle ilgilenmek zorunda kaldığı 3. Ülke (%68). Pandemi sonrası bu koşulların daha da ağırlaşacağı ortada.
  • Bakan Selçuk’tan LGS açıklaması: İsteyen maskesini çıkartabilir: Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamında yapılacak merkezi sınavda öğrencilerin oturma düzeni ve maske ile ilgili “Çocuklarımızın ne şekilde yerleştirileceği konusunda simülasyonlarımız tamamlandı. Her bir çocuğumuza yeni maske vermek istiyoruz, yani ikinci bir maske vereceğiz. İsteyen çocuğumuz maskesini çıkartıp sınav esnasında maskesiz olarak devam edebilir” dedi.
  • “CHP’nin de diğer muhalefet partilerinin de çok dikkatli olmaları lazım” tüm hukuksuzluklara ‘anayasaya aykırı ama evet diyeceğiz’ diyen Kılıçdaroğlu , partisinin eylemsizliğin ‘muhalefetin sokağa çıkmasını ERDOĞAN  istiyor’ diyerek savunuyor. Chp’nin yeni dönemde de eylemsizlik planı netleşti.
  • Edward Colston: Bristol’deki ırkçılık karşıtı protestoda köle tüccarının heykeli yıkıldı: ABD’de George Floyd’un polis tarafından öldürülmesinin ardından başlayan ırkçılık karşıtı protestolar İngiltere’de de devam ediyor. Bristol kentindeki gösteride köle tüccarı Edward Colston’ın heykeli yıkıldı. Protestocular, ABD’de polisin ölmeden önce George Foyd’a yaptığına atfen yere indirdikleri heykelin boynuna dizleriyle bastırdılar. Edward Colston…17 yy. İngiltere’nin önemli köle tüccarlarından biri. Royal African Company şirketiyle, 85 bin Afrikalıyı köle olarak getirip, sattığı bilinmektedir. Bristol’de 1895 yılında dikilen heykeli BUGÜN protestolar ile yıkılarak nehre atıldı.Hak ettiği sonu buldu. Colston köle ticareti ile kazandığı paranın bir kısmıyla “hayır işleri” yapmış (kiliseye bağış vs.) heykeli bu nedenle dikilmiştir. Heykelin daha önce kaldırılması için talepte bulunulup imza toplanmış ama sonuç alınamamıştı…
  • Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), korona virüsüne karşı maske kullanımına ilişkin kılavuzunu güncelledi. Yeni kılavuzda, sosyal mesafenin korunamadığı alanlarda ve toplu ulaşım gibi kalabalık yerlerde herkesin maske takması öneriliyor. Bununla birlikte, medikal maskelerin sağlık çalışanlarının yanı sıra risk altındaki kişiler için ayrılması gerektiği, nüfusun geri kalanının bazı kurallar dahilinde üretilmiş kumaş maske takabileceği belirtildi. DSÖ direktifinde, kumaş maskelerin virüse karşı nasıl üretilmesi gerektiğine dair de ayrıntılı bilgiler yer aldı. DSÖ kılavuzunda, kumaş maske üretiminde en önemli adımlardan birinin kumaş seçimi olduğu vurgulanıyor. Zira seçilen kumaş, maskenin virüse karşı filtreleme verimliliğini belirlediği gibi, kullanan kişinin maskeyle nefes alabilmesi için de kritik önemde.
  • Nisan ayı için 36 santrale 260 milyon lira sus payı! Türkiye’de koronavirüs salgınında sermaye kesimlerine 100 milyar destek açıklayan, ardından bunu 200 milyar liraya çıkardıklarını belirten AKP iktidarı, enerji şirketlerine üretmedikleri enerji için kapasite bedeli adı altında 2 yılı aşkın süredir milyarlarca lira ödemeye devam ediyor. Türkiye’de arz fazlası elektriğin ortaya çıkmasını sağlayan iktidar, halkın vergilerinden oluşan bütçe üzerinden her ay 250-300 milyon lira civarında bir parayı enerji şirketlerine ‘üretemedikleri’ enerji için ödeme yapıyor. Bu yağmaya dair ne TMMOB ne de siyasi partilerden bir tepki ortaya konmaması ise dikkat çekiyor.

MEVCUT DURUM – SALGININ KONTROLÜ – SAĞLIK ÇALIŞANLARININ SAĞLIĞI

  • Dünya genelinde aktif vaka sayısı 3.2 milyonu, yaşamını kaybedenlerin sayısı 405 bini geçti. 
  • Latin Amerika’da pandemi devam ediyor. Yeni vaka sayısı Brezilya’da 20 binin altına, Peruda’da 5 binin altna düşmesine karşın Şili’de artış devam ederek 6 bin 500’e yaklaştı. 
  • Ortadoğu’da pandemi yerleşmeye devam ediyor. Yeni vaka sayısı salgının ciddiyet düzeyinin yüksek olduğunu gösteriyor. Suudi Arabistan’da 3 binin üzerine çıkarken İran’da hala 2 binin üzerinde. Irak’ta etkilenen ülkeler arasında. Yeni vaka sayısı binin üzerine çıkarak 1,268 oldu. 
  • Irak Kürdistan Bölgesinde Covid-19 salgını kontrolden çıktı. Toplam vaka sayısı 1,222, can kaybı sayısı 24’e yükseldi. Sağlık Bakanı Berzenci ‘her hasta iki kişiye daha bulaştırıyor, R0 1.6’dan 19’a yükseldi’ demeci önlemlerin yetersiz kaldığını ve hastalığının yayılma evresinde olduğunu paylaşmış oldu. 
  • Türkiye’de son 24 saatte yeni vaka sayısı hale 914, test sayısı (35 bin) belirgin düşmeye rağmen… Plato dönemi uzun süredir devam ediyor.
  • Sağlık Bakanı Koca tedbirler azaldıkça tehditlerin de arttığı uyarısında bulunarak işin içinden sıyrıldı. Tedbirleri azaltma konusunda vatandaş tek sorumlu! Vatandaş ihlalleri salgının büyütüyor. Geçmiş olsun ziyaretinden 190 kişi, asker uğurlamasından 58 kişi gibi yüksek bulaşlara dikkat çekiyor Sağlık Bakanı Koca. Temaslı izlenmesinde ya da izolasyon izlenmesinde sağlık kurumlarının yetmezliği unutturulmaya çalışılıyor. SDP’nin Covid-19 kontrolündeki başarısı neredeyse ilk günden beri dile getirilmesi, ardından gevşetme politikaları ile oluşturulan rehavet unutturuluyor.
  • Devrimci Sağlık-İş sendikası,  İbni Sina Hastanesi’inde bir haftada 12 sağlıkçının Covid-19’a yakalandığını bildirdi. Gevşeme politikalarının temizlik ve bakım işçilerinin hastalığa yakalanma riskini arttırdığı dile getirildi. 
  • Deep Knowledge Group konsorsiyım tarafından ‘koronavirüste en güvenilir ülkeler’ haritası çıkartıldı. 130 parametre ve 11 bin 400 verinin altı başlıkta tasnif edilerek harita oluşturuldu. En güvenilir ülke İsviçre oldu. İsviçre’yi Almanya, İsrail, Singapur, Avusturya, Çin, Avustralya, Yeni Zelanda ve Güney Kore izledi. En riskli 10 ülke ise Bahamalar, Laos, Kamboçya, Endonezya, Peru, Paraguy, Honduras, Cezayir, Fas, Brezilya ve Panama olarak açıklandı. Türkiye en güvenilir ülkeler sıralamasında 37.sırada… Gelişmiş ülkeler kategorsinde yer alan İspanya, Portekzi, İtalya, Fransa, Rusya, İsveç, İngiltere ve Belçika Türkiye’nin altında yer aldı arasında yer aldı. İkinci dalga kaygısının yükseldiği, ‘normalleşme’ sürecinin geçişin hızlı olduğu ve vatandaşta rehavet duygusunun yerleştiği Türkiye’nin ‘güvenilir ülkeler’ arasında yer alması kuşku ile karşılandı. Umarız bu haber önlemi sadece çene altına düşen maskeye indirgeyen toplumdaki rehaveti daha da artırmaz.
  • Brezilya Covid-19 verilerini açıklamama kararı aldı. Sağlık Bakanlığı sitesinden veriler kaldırıldı.
  • Seyehat sınırlamasının kaldırılması etkisini gösterdi. İstanbul’da günde 30 olan il dışına otobüs seferi 800’ün üzerine çıktı. 
  • Bilim Kurulu üyesi Prof.Dr.Serap Şimşek ‘yeni normalin’, ‘eski normal’ ile karıştırıldığını dile getirdi. ŞİMŞEK, ‘yeni normalde’ maske-fiziksel mesafe-hijyen başta olmak üzere tedbirler alınmazsa İran’da olduğu gibi ikinci dalganın kaçınılmaz olduğu uyarısında bulundu.
  • Diyarbakır’da son 10 günde korona vakalarında rekor artış; Diyarbakır’da korona virüsü vakalarında hızlı artış görülüyor. Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Mehmet Şerif Demir, “Kentteki hastanelerde takip edilen en yüksek hasta sayısına ulaşılmıştır” dedi. Demir, son 10 gündeki artışın üç aylık artıştan yüksek olduğunu, rehavet nedeniyle şehirde maske kullanılmayan toplu ortamlar oluştuğu uyarısında bulundu.

TOPLUMSAL MÜCADELE-SAĞLIK MUHALEFETİ

  • Kirazlıyayla(Bursa) köyünde yapılan çevre haftası etkinliğini engellemek için yollar kapatıldı. Köylüler jandarmanın tüm engellemelerine rağmen “bizi durduramazsınız” diyerek 14 km’lik yolu yürüyerek, dayanışma için gelenleri karşıladı.
  • İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri Lütfi Çamlı, ‘normalleşme’ sürecinin başlatılmasına ilişkin yaptığı açıklamasında, kararın kaygı verici olduğunu söylerken, iktidarın söylediği gibi salgının ilk evresinin atlatılmadığı ve sürecin ortalarında olunduğunu belirtti. Çamlı, “Sayılarda belki bir miktar düşme olabilir, bunun için her şey normalleşti diyemeyiz. Hâlâ hastanelere başvurular var. Son birkaç gündür de başvuru sayısının artışı yönünde duyumlarımız var ve hâlâ yoğun bakımda yatanlar, vefat edenler var. Dolayısıyla ‘birinci evre bitti’ gibi bir şey yok” şeklinde konuştu.
  • 65 yaş üstü özgürlük istedi: Kimse bize hayatta kalmayı öğretmesin.Korona tedbirlerinin neredeyse tamamen hafifletilmesine rağmen sokağa çıkma yasağı süren 65 yaş üstü yurttaşlar isyan etti. İstanbul’un Cihangir mahallesinde düzenlenen eylemde yasağın kalkması istendi. Eyleme katılan gazeteci Tuğrul Eryılmaz, “Çok çileler çekerek buraya geldik. Bu hayatta nasıl kalınacağını biliyoruz. Kimse bize hayatta kalmayı öğretmesin. Sadece kuralları koysunlar, biz beceririz” dedi.

YENİ YAŞAM İNŞASI  

  • Kendi sınırlarımızı yıktık; Bu yıl koronavirüs salgını nedeniyle yıl sonuna ertelenen Documentarist İstanbul Belgesel Günleri cumartesi günü “home edition”(ev yapımı) edisyonu online olarak başladı. 16 Haziran tarihleri arasında “ev yapımı” edisyonu ile seyirciyle buluşacak festival çevrimiçi seçkisinde geçmiş programlardan seçilen 10 film yer alıyor. Bütün filmler sırayla ikişer gün erişime açılırken, aralarında Sean McAllester, Kim Longinotto ve Pirjo Honkasalo gibi ustaların bulunduğu yönetmenlerle canlı söyleşiler gerçekleştirilecek.

JİN 

  • İktidarın Kadın politikaları sözcüsü KADEM; Sosyal medya kullanıcılarının cinsiyet eşitliğine vurgu yaparak, her konuda kadınlara dayatılan tüm kadın hakları ihlallerine tepki vermek adına başlattığı “erkekler yerini bilsin” akımına ilişkin KADEM açıklama yayımladı.KADEM sosyal medya hesabı üzerinden yapılan açıklamada, “Adalet ve hakkaniyet ölçüsünde kadın ve erkeğin toplum içindeki varlığı, karşılıklı saygı ve anlayıştan geçer. Bir empati vurgusu olarak ortaya çıkan #erkekleryerinibilsin akımı inandığımız değerleri zedeleyecek boyuta ulaşmıştır. Bu durumu kınıyor ve reddediyoruz” denildi.
  • Canilik Değil, Erkek Şiddeti! Hepimizin erkek şiddeti tehdidi altında yaşadığımız, erkeklerin korku salmaya devam ettikleri bir ortamda, korkuya teslim olup özgürlüklerimizden vazgeçmemiz ve daha fazlasını kazanmamızın yolu politik olarak kadın dayanışmasını yükseltmekten, kadınlar olarak örgütlenmekten geçiyor. Kadın dayanışmasının bu örgütlü biçimi bugün özellikle Kürt kadın hareketinin kullandığı biçimiyle öz savunma geliştirmek demek. Gece yarısı üst kattan gelen çığlığı duyduğumuzda apartmandaki tüm kadınlar olarak kapıya dayanmamız demek, kendimizi savunmak, birbirimizi korumak demek. Erkek şiddetini bir dayanışma içinde özneleriyle teşhir etmek, yaşam alanlarımızdan çekilmemek, bu alanları artırmak demek. Öfkemizi, isyanımızı erkeklere yöneltirken birlikte güçlenmenin yolları üzerine daha fazla düşünmeliyiz kadınlar olarak.
  • Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, sosyal medya hesapları üzerinden yaptığı duyuru ile kadına yönelik şiddet olaylarının bildirilmesi amacıyla Başkent Mobil uygulamasına “Mor Buton” özelliğinin eklendiğini açıkladı. Yavaş,  “Kadın cinayetleri yüreklerimizi yakmaya ve bizleri utandırmaya devam ediyor. Kadınların maruz kaldığı şiddete, tacize, zorbalığa karşı yanlarında olmak için Başkent Mobil uygulamamıza Mor Buton özelliğini ekledik. Daima eşit yaşamın destekçisi olacağız.” paylaşımını yaptı.
  • Afrin’de kaçırılan kadın katledildi: Türkiye destekli paramiliter gruplar insanlık suçu işlemeye devam ediyor. Birleşmiş Milletler raporlarına da yansıyan savaş suçlarına bir yenisini ekleyen Sultan Murat Tugayı, Afrin’de kaçırdığı bir kadını katletti. 23 Mayıs’ta Türkiye devleti destekli ÖSO bünyesindeki Sultan Murat Tugayı tarafından kaçırılan 16 yaşındaki Melek Nebîh Xelîl’in cansız bedeni Cuma günü Azez’in Firiziye köyü yakınlarında bulundu.

SİYASAL SAĞLIK – EKOLOJİK SAĞLIK

Kömürün gerçek bedeli Muğla;

Kömürlü tekmik santraller ile kömür üretim tesislerinin “dışsal maliyetler”olarak çoğu zaman görmezden gelinen gerçek bedelleri, insanların hayatları,sağlıkları,sosyal, ekonomik, kültürel varlıkları, ekosistem tahribatı ve iklim değişikliği ile ödeniryor. Muğla ise ev sahipliği yaptığı kömür üretim tesisleri ve kömürlü termik santral ile kömürün etkilerini, tehditlerini ve alternatiflerini ortaya koyabilmek için bir açık hava laboratuarı niteliğinde.

Muğla’da kömür, üç termik santral ve onlara yakıt sağlayan linyit madenleri ile, son 35 yılda ilin tarihi coğrafyasını şekillendiren en önemli etkenlerden biri haline geldi. İldeki bu coğrafi değişim, ağır ekolojik, toplumsal, ekonomik bedelleri de beraberinde getirdi.

Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy termik santralleri, 1983-2017 yılları arasında atmosfere 9,5 milyon ton sülfür dioksit, 890 bin ton azot oksit, 65 bin ton toz, 28 bin kilogram cıva saldı.

2018-2043 yılları arasında, her bir santral 50 yaşını dolduruncaya kadar çalışmaya devam ederse; çevre yatırımları mevzuata göre yapılsa bile, santrallerden kaynaklı hava kirliliğinin 5300 insanın daha erken ölümüne yol açacağı öngörülüyor. http://www.komurungercekbedeli.org/#

7 Haziran Dünya Gıda Güvenliği Günü: Sağlıklı beslenmenin önemini gördük. Oysa gıda egemenliği; ırk, dil, din, cinsiyet farkı gözetmeksizin tüm toplulukların, halkların ve ülkelerin sağlıklı, toplumun kültürüne uygun, adil ve ekolojik gıdayı üretebilme, tüketebilme ve tüm aşamalarda karar alma süreçlerine katılarak kendi tarım ve gıda sistemlerini belirleyebilme haklarını kapsamaktadır. Bu kapsamda; gıda ürünleri kaynaklarının korunmasında, ürünlerin yetiştirilmesinde, tüketim aşamasına kadar geçtiği tüm yollarda her aşamada herkesin gıda güvenliğine karşı sorumlu olduğunu unutmamalıdır.

EKLER



İLİŞKİLİ İÇERİK

KORONA GÜNLÜK 22-28 KASIM 2021

Sağlığın piyasalaştırıldığı, emeğin değersizleştirildiği ve yabancılaştırıldığı, kışkırtılmış sağlık hizmetinin olduğu, kapitalist erkek egemen sağlık sisteminin ...