Home / KORONA GÜNLÜKLERİ / KORONA GÜNLÜĞÜ 6 ŞUBAT 2021

KORONA GÜNLÜĞÜ 6 ŞUBAT 2021

Salgın yönetilemiyor! Emekçiler, ötekileştirilenler ölmeye devam ediyor! Sağlık emekçileri tükeniyor, hayatını kaybediyor!

***

DİSK-AR, Türkiye’nin Coronavirus’e karşı sosyal ve ekonomik yardımlar açısından diğer ülkelerle karşılaştırıldığında listenin sonunda yer aldığını belirtti. Covid-19 döneminde dünyada toplam 7,9 trilyon dolar nakit destek harcaması yapıldığına yer verilen raporda, “Desteklerin ülke gruplarına göre dağılımında büyük eşitsizlikler göze çarpıyor. Zengin ülkelerin vatandaşlarına Gayri Safi Yurt İçi Hasılalarının (GSYH) yüzde 12,7’si düzeyinde nakit harcama ve gelir desteğinde bulunurken, orta gelirli ülkelerde bu oranın yüzde 3,6’a gerilediği, yoksul ülkelerde ise yüzde 1,6’a düştüğü belirtildi. Aynı oran Türkiye’de ise yüzde 1,1 olarak hesaplandı” denildi.

***

Covid-19 pandemisi çok görülmeye, çok öldürmeye ve yaşamı altüst etmeye devam ediyor. Toplam vaka sayısı 105 milyon 900 bin civarında, hayatını kaybedenlerin sayısı 2 milyon 307 binin üzerinde. Bulaş tehdidi olan aktif hasta sayısı halen 25 milyon 925 binin üzerinde olup oldukça yüksek sayıda olduğunu hatırlatıyoruz.

Yeni vaka sayısı ve ölüm sayısında geçtiğimiz haftaya göre vaka sayısı düşmeye devam ederken, günlük ölüm sayıları aynı hızda devam ediyor. Dünya genelinde son 24 saatte de yeni vaka sayısı 500 binin altında, 489 bin 783 kişi. Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı ise 14 bin 426 kişi oldu.  Günlük vaka bildirimin yüksek olduğu ülkeler şunlar: ABD (126.1 bin), Brezilya (51.3 bin), İspanya (28.6 bin), Fransa (22.1 bin) İngiltere (19.1 bin), Rusya (16.7 bin), İtalya (14.2 bin), Meksika (13.6 bin), Endonezya (11.7 bin), Hindistan (11.7 bin) ve Almanya (10.9 bin).

Yeni vaka sayısında Avrupa 169 milyon günlük vaka ile ilk sırayı oluşturuyor. Avrupa’yı Kuzey Amerika (150 bin, bildirimlerin çoğunluğu ABD kaynaklı), Güney Amerika (84 bin, bildirimlerin yarısından fazlası Brezilya kaynaklı), Asya (70 bin) ve Afrika (16 bin) izliyor.

***

Türkiye’de Covid-19 salgını hala kontrol altına alınmadı. Son 24 saatte yeni vaka sayısı 7 bin 901 kişi, hala çok yüksek. Toplam vaka sayısı ise 2 milyon 517 bin civarında. Ölümler de hala ciddi düzeyde. Son 24 saatte 110 kişi Covid-19 nedeniyle hayatını kaybetti. Toplam can kaybı 26 bin 577 kişiye yükseldi. Turkuaz tabloda eleştirilere rağmen ısrarla yer verilen yeni hasta sayısı 620 kişi. Günlük test sayısı çok düştü, 142 binin üzerinde. Turkuaz tabloda aktif hasta sayısı yer almıyor. Günlük olarak aktif hasta sayısını Worldmeters’dan paylaşmaya devam ediyoruz.

Worldmeters’a göre Türkiye’de aktif hasta sayısı hala yüksek, 85 bin 896 aktif hastaya sahibiz. Bu hastalar bulaştırma potansiyelinin çok yüksek olduğunu gösteriyor. Ağır hasta sayısı iki binin altına indi, bununla birlikte 1,423 ağır hastaya sahibiz. Aktif hastaların içinde ağır hastaların payı hala oldukça yüksek! Halen %1.7 olan ağır hasta oranı hala dünya ortalamasının (%0.4) dört katından fazla! Yüksek ölüm hızının yüksek ağır hasta oranı ile ilişkili olduğunu tekrar tekrar hatırlatıyoruz.

***

ÖHD ve TUAY-DER: ‘Pandemi döneminde ihlaller arttı, mahpuslar sağlığa erişemiyor. Temizlik ve hijyen konusunda ciddi sıkıntılar yaşanıyor.

https://artigercek.com/haberler/ohd-ve-tuay-der-pandemi-doneminde-ihlaller-artti-mahpuslar-sagliga-erisemiyor

***

Sokağa çıkma kısıtlaması hakkında yeni genelge: Kuryeler hafta sonu çalışacak

***

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk yüz yüze eğitimle ilgili olarak, “Açılacak okulların öğretmenleri aşılamada öncelikli olacak. Öğretmenlerin aşama aşama tamamının aşılanması hedefleniyor. …Bütün okulların risk incelemesi yapıldı. Bütün okullarda dezenfekten ve temizlik malzemeleri depolandı. Okulların yüzde 98’i temiz sertifikası aldı. …Okullardaki tedbirler okula özgü düzenleniyor. İllerin durumuna göre yetkililer karar verebilecek. Bazı iller var ki birkaç kişi dışında vaka yok. ‘Biz niye açılmıyoruz’ diye soruyorlar. İldeki yetkililer kapatma veya tamamen açma konusunda karar alabilecek’ dedi.

***

İngiltere hükümeti, koronavirüs vakalarının yaygın olduğu “kırmızı liste”deki 33 ülkeden dönen İngiltere vatandaşları ve ülkede oturma izni olan kişilerin 10 gün süreyle otellerde karantinaya alınması uygulamasının 15 Şubat’ta başlayacağını açıkladı. 33 ülke arasında Türkiye yok. Hükümetin uygulama öncesi havalimanları çevresindeki otellerde binlerce oda rezervasyonu yaptığı duyuruldu. Otellerde günde yaklaşık 1000 kişinin kalacağı tahmin ediliyor. Bu otellerde kalanlar, oda ve yemek ücretlerini kendilerini karşılayacak. Uygulamanın, koronavirüsün mutasyon geçirmiş türünün ülkede yayılmasını engellemek için gündeme geldiği açıklanmıştı. İngiltere’de görülen virüs varyantının Güney Afrika kaynaklı olduğu belirlenmişti. Bu varyanta Brezilya’da da rastlandı.

***

Almanya Başbakanı Angela Merkel, ülkesinin Koronavirus’ün ikinci dalgasını atlattığını belirterek kısıtlamaların kaldırılması için ise kesin verileri bekleyeceklerini açıkladı. Merkel, aşıların vaka sayılarını etkilemesi için Almanların ‘biraz daha dayanması gerektiğini’ söyledi ve halkı ‘yanlış umutlara karşı’ uyarsa da “Tünelin ucundaki ışığı görebiliyorum” dedi. Merkel ayrıca, yaklaşık 2.2 milyon vaka ve 60 bine yakın ölümün yaşandığı Almanya’daki 401 bölgenin 70’inin 100 bin kişi başına 50 olan hedef eşiğin altına düştüğünü söyledi ve “Mutasyonun, bu İngiliz virüsünün ne kadar yaygın olduğu hakkında hafta sonunda veya önümüzdeki hafta başında bilgi alacağız” ifadelerini kullandı. Merkel ayrıca, yeni mutasyonların yeni aşılar gerektirebileceğini de vurguladı.

***

Kuzey Kıbrıs’ta  son günlerde artan Covid-19 vakalarına, ilk kez İngiltere’de ortaya çıkan mutasyonlu virüsün neden olduğu belirlendi. Yapılan açıklamada, “Covid-19 PCR Laboratuvarı’nda Kasım-Aralık 2020 ve Ocak-Şubat 2021 aylarında Covid-19 tanısı konmuş 17 örnekte yapılan analizlerde, B117 olarak bilinen İngiliz varyantının Kuzey Kıbrıs’ta yayıldığı saptandı. Analizlerde 17 örnekten 9’unda B117 varyantı olduğu tespit edildi” denildi.

***

Brezilya Sosyal Demokrasi Partisi (PSDB) Valisi João Doria liderliğindeki São Paulo eyaletinde 8 Şubat’tan itibaren tüm okulların yeniden açılacak olması öğretmenleri harekete geçirdi. Eyalette Covid-19 ölümlerinin günlük olarak ilk kez 200’ü geçtiğini hatırlatan öğretmenler, “Sao Paulo’da okulları yeniden açmak, yanan binaya benzin dökmek gibi” diyor. Öğretmenler, “Egemen sınıfın cinayet politikasına karşı ülkenin farklı yerlerinde greve hazırlanalım” şeklinde eyaletteki meslektaşlarına grev çağrısı yapıyor. Sosyalist Eşitlik Grubu’yla birlikte hareket eden öğretmenler, kentte 2 milyonu aşkın öğrenci olduğunu vurgulayarak, “Sao Paulo bir ülke olsaydı, Covid-19 ölümlerinde 13’üncü sırada yer alırdı. Okullar açılırsa eğitimcileri ve öğrencileriyle kentin yüzde 32’si koronavirüsün yayılma alanlarından birine geri dönecek” açıklaması yaptı.

***

Salgında Kadın Olmak Araştırması raporuna göre Covid-19 sürecinde kadınlar sağlık hizmetlerine erişimde zorlandı, yoksullaştı, üstlerindeki ücretsiz bakım emeği yükü büyük ölçüde arttı ve çok yaygın şekilde varolan şiddet devam etti. http://www.diken.com.tr/salginda-kadin-olmak-yarisi-iyi-degil-bakim-emegi-yukleri-artti-yoksullastilar/

***

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Mersin Şubesi üyeleri yaptıkları basın açıklamasıyla “Maskeler Konuşuyor” kampanyasını bitirdiklerini duyurdu. Sağlık emekçileri “Herkese yetecek kadar ücretsiz, etkili ve güvenli aşı temini bir an önce sağlanmalıdır” dedi. SES adına basın metnini okuyan Filiz Çelebi pandemi sürecinin en başından beri görülmediklerini, duyulmadıklarını, göstermelik alkışlarla ile oyalanmaya çalışıldıklarını dile getirerek “Oysa bugüne dek yüzlerce sağlık çalışanı arkadaşımız kaybettik, yıllardır dile getirdiğimiz taleplerimize hala karşılık bulamadık. ‘Yaşatmak için Yaşamak İstiyoruz!’ dedik duyulmadı… ‘Tükeniyoruz!’ dedik, duyulmadı..” dedi. Çelebi, “Maskeler Konuşuyor’ adlı kampanyamızı bugün burada noktalıyoruz. Kampanyamızın başladığı 11 Ocak’tan itibaren mali taleplerimizi, özlük taleplerimizi, toplum sağlığına dair taleplerimizi gerek sosyal medyadan gerekse işyerlerinden doğru dile getirdik. Bugün son olarak İşçi Sağlığı ve Güvenliği taleplerimizi sizlerle paylaşıyoruz” diyerek taleplerini sıraladı:

  • Herkese yetecek kadar ücretsiz, etkili ve güvenli aşı temini bir an önce sağlanmalıdır. Aşının uygulanması, tedarik edilmesi, kontrolü gibi tüm süreçlerde sağlık alanındaki emek ve meslek örgütleri ile ortak hareket edilmelidir.
  • Genel bütçe gelirleri içinde gelir vergisi payı artırılmalıdır. Bu artış, gelir vergisi içinde kurumlar vergisi payı artırılarak sağlanmalıdır. Yoksullardan, emekçilerden, ücretlilerden alınan direk ve dolaylı vergi payları azaltılmalı, sermaye sahiplerinin vergi sorumluluğu arttırılmalıdır.
  • Sağlık hizmetleri harcamalarında merkezi bütçenin payı arttırılmalıdır. SGK prim gelirleri içinde çalışanların ve kendi hesabına çalışanların payı azaltılmalı, patronların payı artırılmalıdır. SGK’ya genel bütçeden aktarılan pay artırılmalıdır. Hane halkları harcamalarının payı azaltılmalıdır.
  • Katkı-katılım, ilave ücret gibi hiçbir ad altında halktan sağlık hizmetleri için ücret alınmamalıdır. Sağlık hizmetleri herkes için (göçmenler, mülteciler vb dahil) ücretsiz olmalıdır.
  • Özel sağlık kurumlarına aktarılan her türlü pay kaldırılmalıdır. Kamu sağlık kurumları ve sağlık eğitimleri için bütçeden ayrılan pay yükseltilmelidir. SGK’nin özel hastanelerden hizmet satın alması hizmet başına (fee-for-services) ve vaka başına (case payment) ödeme ile değil, toptan bütçeleme (global butgetting) ile olmalıdır.
  • Covid-19 pandemisinde gördüğümüz gibi sağlık sistemleri çökme aşamasına gelmiştir. Mevcut kapitalist sistemin doğaya olan tahakkümü nedeniyle yeni pandemilerin olacağı da öngörülmektedir. Bu nedenle toplum sağlığı için Sağlık Bakanlığı’nın kentleşmeden tarım politikalarına, çevre politikalarına ve üretim ilişkilerine kadar müdahil olacak bir yapıya büründürülmesi gerekmektedir. Ayrıca yaşanması muhtemel yeni salgınlara karşı da bütçe kalemi oluşturulmalıdır.
  • Sağlıklı bir toplum için tedavi edici hizmetler yeterli değildir. Koruyucu sağlık hizmetlerinin yeniden ele alınması ve güçlendirilmesi gerekmektedir. Aynı zamanda açlık, işsizlik, yoksulluk ve savaş politikaları halk sağlığını olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle istihdamın arttırılması, ülke içinde ve dışında savaşa karşı barış politikalarının geliştirilmesinde sağlık alanın söz sahibi olması gerekmektedir.
  • Sağlık ve sosyal hizmetlere erişimin daha sağlıklı olması ve verilen hizmetin niteliğini yükseltmek açısından anadilinde sunumu için gerekli çalışmalar yapılmalıdır.
  • Sağlık ve sosyal hizmetlerinin üretilmesi planlanması ve sunulmasının tüm aşamalarında sağlık ve sosyal hizmet emekçileri örgütleri aracılığıyla, halkın da siyasi partileri aracılığıyla karar alma süreçlerine dâhil olacak mekanizmalar oluşturulmalıdır.
  • Ayrı bir Kadın Bakanlığı ve Çocuk Bakanlığı kurulmalı; ayrı ve ihtiyacı karşılayacak bütçeleri olmalıdır.
  • Sosyal hizmet alanlarındaki politikalar sorunları önlemeye odaklı, iktidarın siyasi ihtiyaçlarından arındırılmış, kapsamlı politikalar olmalıdır. Bu alanda yapılacak planlarda ekonomik tasarruf ya da kesinti düşünülmemeli, ihtiyaç neyse gerekli bütçe ayrılmalıdır.

***

AB Sivil Düşün Programı çerçevesinde yürütülen “Covid-19’la Mücadele ve Salgın Sonrasında Çocukların Psiko-Sosyal Direnim ve Sosyal Uyum Süreçlerinin Desteklenmesi” projesi, pandemiden dolayı yaşanan sosyal resesyonu, uzaktan eğitimde yaşanan sorunları ortaya koydu. Projenin çıkış sürecine ve kapsamına ilişkin şu bilgilere yer verildi: “Çocuklar, kriz, afet, savaş gibi olağanüstü durumlardan en çok etkilenen, aynı zamanda görmezden gelinen grupların başında gelmektedir. Covid-19, çocukların içinde yaşadıkları koşullarda hızlı bir değişime neden olmuştur. Okulların kapanması ve hareket kısıtlamaları gibi karantina tedbirleri, çocukların düzenini ve sosyal desteğini kesintiye uğratmıştır. Salgın, ailelerin ve bireylerin yaşam rutinlerini değiştirmelerine neden oldu peki çocuklar bu değişimden nasıl etkilendiler? Bu bağlamda aşağıdaki sorular çocuklarla yarı yapılandırılmış mülakat çalışması yapılarak bazı sorular sorulmuştur.”

 

[su_box title=”AŞI TARTIŞMALARI ” style=”soft” box_color=”#cb4831″ title_color=”#080404″ radius=”0″][/su_box]

Johnson & Johnson ilaç şirketi, geliştirdiği korona aşısı için Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) izin başvurusu yaptı. Şirketten yapılan açıklamada Avrupa’da da benzer bir adımın yakında atılacağı ifade edildi.

***

Güney Koreli uzmanlar, AstraZeneca’nın geliştirdiği Covid-19 aşısının 65 yaşın üzerindeki kişilerde kullanımı konusunda uyarıda bulundu. Açıklamada, “Heyet, henüz yeterli veri toplanmadığı için 65 yaşın üzerindekileri aşılama konusunda ihtiyatlı olunmasını tavsiye etti” denildi.

***

Johnson & Johnson ilaç şirketi, geliştirdiği korona aşısı için Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) izin başvurusu yaptı. Şirketten yapılan açıklamada Avrupa’da da benzer bir adımın yakında atılacağı ifade edildi. Johnson & Johnson yaklaşık 1 hafta önce geliştirdiği aşının dünya çapında yapılan çalışmalarda yüzde 66 oranında etkili olduğunu açıklamıştı. Diğer aşılardan farklı olarak aşının düşük sıcaklıkta depolanması gerekmiyor, bu da aşının teslimatını kolaylaştırıyor. Aşının diğer rakiplerinden farklı olarak tamamen yeni teknoloji ile üretilmediği ve normal bir virüs üzerinden geliştirildiği belirtiliyor.

***

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Dr. Tedros Ghebreyesus,  ‘’Covid-19 aşı uygulamalarının dörtte üçünün sadece küresel Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın yüzde 60’ını elinde bulunduran 10 ülkede gerçekleştiğini belirterek, “2,5 milyar nüfusu olan yaklaşık 130 ülkede henüz tek bir doz (Covid-19 aşısı) uygulanmadı” dedi.

***

Önce Mersin, şimdi Konya: 35 doz aşı kayboldu, ikisi Covid-19 aşısıydı

***

Brezilya’nın Sao Paulo şehri valisi Joao Doria, Brezilya’nın Çin’den ek 20 milyon doz CoronaVac aşısı almak için görüştüğünü söyledi.

***

İngilterre’de Covid-19 aşısının ilk dozunu yaptıranların sayısının 10 milyon 490 bin 487’ye ulaştığı bildirildi. Bunlardan 501 bin 957’sine ikinci doz aşı uygulandı.

***

Bloomberg haber ajansının hazırladığı rapora göre; dünya genelinde günde ortalama 4 milyon 540 bin 345 doz koronavirüs aşısı yapılıyor. Rapora göre Türkiye’de nüfusun yüzde 75’inin tahmini 2.9 yılda aşılanacağı tespit edildi. Küresel aşı raporundan bazı veriler şöyle:

  • Türkiye’de bir gün içerisinde 114 bin 685 doz aşının yapıldığı, aşı kampanyasının mevcut hızda devam etmesi halinde nüfusun yüzde 75’inin tahmini 2.9 yılda aşılacağı belirtildi.
  • Fransa’da günde ortalama 68 bin 66 dozun uygulandığı, nüfusun yüzde 75’inin aşılanmasının tahmini 3.8 yıl süreceği kaydedildi.
  • ABD’de bir günde 1 milyon 339 bin 525 doz aşının uygulandığı, mevcut hızın sürdürülmesi halinde nüfusun yüzde 75’inin 11 ay içerisinde aşılanmış olacağı belirtildi.
  • Korona virüsüne karşı aşılamada en başarılı ülkelerden biri olan İsrail’de, günde 135 bin 778 bin doz aşının yapıldığı kaydedildi. Mevcut hızın korunması halinde, iki ay içerisinde nüfusun yüzde 75’inin aşılanacağı aktarıldı.
  • Çin’de günde 1 milyon 25 bin doz yapıldığı, nüfusun yüzde 75’inin aşılanmasının 5.5 yılda tamamlanacağı belirtildi.
  • Yunanistan’da günde ortalama 18 bin 236 doz yapıldığı, nüfusun yüzde 75’inin 2.3 yılda aşılanacağı aktarıldı.
  • İngiltere’de günde ortalama 438 bin 421 doz aşı yapıldığı ve mevcut verilere göre nüfusun yüzde 75’inin tahmini olarak altı ayda aşılanacağı tespit edildi.
  • Hindistan ve 40 bin doz aşının yapıldığı Rusya’da ise nüfusun yüzde 75’inin aşılanmasının en az 10 yıl süreceği belirtildi. 

 



İLİŞKİLİ İÇERİK

KORONA GÜNLÜK 22-28 KASIM 2021

Sağlığın piyasalaştırıldığı, emeğin değersizleştirildiği ve yabancılaştırıldığı, kışkırtılmış sağlık hizmetinin olduğu, kapitalist erkek egemen sağlık sisteminin ...