Home / KORONA GÜNLÜKLERİ / Korona Günlüğü 26 Şubat 2021

Korona Günlüğü 26 Şubat 2021

Salgın yönetilemiyor! Emekçiler, ötekileştirilenler ölmeye devam ediyor! Sağlık emekçileri tükeniyor, hayatını kaybediyor!

***

Göğüs hastalıkları uzmanları kuruluşu Türk Toraks Derneği’nin basın açıklamasına göre Türkiye’de Covid-19 nedeniyle hayatını kaybeden her 74 kişiden biri sağlık çalışanı. Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ), sağlık çalışanlarının dünya nüfusunun yüzde üçünü, tüm Covid-19 vakalarının ise en az yüzde 14’ünü oluşturduğunu bildirdiği hatırlatılarak, ‘dünyada her yedi Covid-19 hastasından birinin sağlık çalışanı olduğu’ vurgulandı. Haziran-Temmuz 2020 döneminde yüzde 12.1 olan ‘Covid-19 ile enfekte sağlık çalışanı oranı’ Aralık 2020-Ocak 2021 döneminde ‘anlamlı oranda’ artarak yüzde 57.4 oldu. Haziran-Temmuz 2020 döneminde yüzde 12.1 olan ‘Covid-19 ile enfekte sağlık çalışanı oranı’ Aralık 2020-Ocak 2021 döneminde ‘anlamlı oranda’ artarak yüzde 57.4 oldu.

***

AKP İzmir İl Kongresi’nde yaşanan skandalların ardından ilk pozitif vaka da çıktı. Kongreye katılan ve birçok siyasetçi ile yan yana olan eski AKP Tanıtım ve Medya Başkan Yardımcısı Emre Cemil Ayvalı’nın Covid-19 testinin pozitif olduğu bildirildi.

AKP il kongrelerine yönelik ‘lebaleb’ eleştiriyle ilgili Sağlık Bakanı Koca, “Salgında bulaşın yakın temasla birlikte daha da arttığını hep anlatır olduk. Vatandaş bu bulaşı biliyor. Vatandaşımıza kalabalık ortamlardan uzak kalmalarını ifade etmiştik. Bu bilgilendirmede bir değişiklik yok. Bunun üzerine bir şey söylemem herhalde fazla olur. Özellikle kalabalık ortamdan kaçınmasını özellikle söylemek istiyorum. Hepimizin hassasiyetle üzerine düşeni yapması gerektiğini ifade etmek istiyorum” ifadelerini kullandı.

Erdoğan’ın ‘lebaleb’ dolu kogresinin ardından vaka sayısının da arttığı Rize’de, Vali Kemal Çeber de vaka artışlarından yurttaşları sorumlu tuttu. Vali Çeber, “Karadeniz’e özgü sosyal hareketliliği kısmamız lazım, şehirden köye gidenler, köyden şehre gelenler virüsü taşıyor” dedi.

Kalabalık ve kapalı yerlerde bulunmanın tehlikeli olduğu sağlık otoriterlerince defaaten anlatılmış. Ah bu vatandaşlar kurallara riayet etmeyi beceremedi bir türlü, pandemili bir yıla karşın davranışları her nedense değişmedi. Üstün bir başarı ile salgını kontrol altına alan tek adam rejimine karşı komplo mu düzenlemek istiyorlar yoksa. Bile bile insan kalkar kalabalık olacağını bile bile ölen din alimlerinin cenazesine, kalabalık ve kapalı yerde olacağını bile bile AKP kongrelerine gider mi? Vatandaşlar da kandırılmış olmasın sakın. Geziciler devreyi girmiş olabilir… Teröristler işbaşında olabilir. Bu işin içinde bir bit yeniği var. Hükümetimiz bunu bir an önce ortaya çıkaracaktır. Suçluları bir bir halkın önüne çıkaracaktır, şüpheniz olmasın.

***

Sağlık Bakanı Koca, ‘’Mutasyonun bazı bölgelerde etkisini göstermeye başladığını gözlemliyoruz, özellikle Doğu Karadeniz bölgesinde Türkiye’de bize özgü, ekstra yeni bir mutantın olmadığını söyleyebiliriz. Ağırlıklı İngiltere mutantı olmak üzere giderek toplumdaki oranın yükseldiğini yani bulaşıcılığın daha da arttığını çok rahat söyleyebiliriz. Şu ana kadar Türkiye’de Covid-19’un bir Brezilya, 49 Güney Afrika mutasyonu görüldü’ dedi.

***

ABD’nin New York kentinde, korona virüsünün yeni bir varyantı daha tespit edildi. Söz konusu varyantın, New York’ta birçok mahalleye ve eyaletin kuzeydoğusuna yayıldığı belirtildi. Araştırmacılar, bu varyantın vücudun bağışıklık tepkisine ve monoklonal antikor tedavisine direnç gösterdiğini açıkladı.

***

Covid-19 pandemisi sık görülmeye, sık öldürmeye ve yaşamı altüst etmeye devam ediyor. Toplam vaka sayısı 113 milyon 533 binin, Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 2 milyon 518 binin üzerine çıktı. Bulaş tehdidi olan aktif hasta sayısı 21 milyon 894 bin civarında, aktif hasta sayısı mevcut durumunu  korumasına karşın hala oldukça yüksek olduğunu hatırlatıyoruz.

Dünya genelinde son 24 saatte yeni vaka sayısı 444 bin 466 kişi, Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı ise 10 bin 552 kişi olarak bildirildi. Avrupa kıtası 164 bin civarında vaka bildirimi ile pandeminin baskın olduğu kıta konumunda. Günlük vaka bildirimin yüksek olduğu ülkeler şunlar: ABD (77.4 bin), Brezilya (67.9 bin), Fransa (25.4 bin), İtalya (19.9 bin), Hindistan (16.6 bin), Çekya  (13.7 bin), Polanya (12.1 bin), Rusya (11.2 bin) ve Almanya (10.8 bin).

***

Dünyada yayılma hızının azaldığı yolunda görüşler yayılıyor. Bu iyi haber olabilir. Kötü haberse Doğu Akdeniz için aynı iyimserliğin taşınmıyor olması. Wall Street Journal’da yer alan bir yazıya göre son altı haftada ABD’de yüzde 77 oranında azalmış durumda. Bu durum doğal bağışıklığın saptanandan daha yüksek olabileceğine bağlanıyor. Bir diğer olasılık olarak bahsedilen durum ise yapılan testlerle saptanan kişilerden çok daha fazla insanın hastalığı geçirmiş olması. Yine Amerikalıların yüzde 15’inin aşılanmış olması vakaların azalmasının bir nedeni olarak sunuluyor. … Geçtiğimiz günlerde benzer bir iyimser açıklama DSÖ aracılığıyla da dillendirildi. Örgütün Avrupa Bölgesi Direktörü Dr Hans Henri P. Kluge virüsün varlığı sürse de kısıtlayıcı önlemlerin yakın zamanda kalkabileceği yorumu çeşitli basın yayın organlarında yer buldu. DSÖ yetkilileri mutasyonlara rağmen dünya yüzeyinde vaka sayılarının azaldığını, son altı haftada önemli oranda düşüşler olduğunu açıkladı. Güney Afrika’da yüzde 33 oranında düşüş yaşanırken tüm dünyada bu oranın yüzde 50 civarında olduğu tahmin ediliyor. Düşme eğiliminin Doğu Akdeniz dışında tüm kıtalarda sürdüğü bunun olumlu bir dönüm noktası olabileceği başkanı da dahil olmak üzere DSÖ yetkililerince dillendiriliyor.

https://sol.org.tr/haber/covid-19-salgini-sonuyor-mu-26768

***

Türkiye’de ise Covid-19 salgını bir türlü kontrol altına alınamıyor, vaka-ağır hasta-aktif hasta sayısında artış devam ediyor. Son 24 saatte yeni vaka sayısı 9 bin 572 kişiye yükseldi, Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı ise 73 kişi olup, oldukça yüksek olduğuna dikkat çekiyoruz. Toplam vaka sayısı 2 milyon 675 bine yaklaşırken, toplam can kaybı 28 bin 358 kişiye yükseldi. Turkuaz tabloda eleştirilere rağmen ısrarla yer verilen yeni hasta sayısı 658 kişiye yükseldi. Günlük test sayısı yükselerek 127 bin civarında. Turkuaz tabloda aktif hasta sayısı yer almıyor. Günlük olarak aktif hasta sayısını Worldmeters’dan paylaşmaya devam ediyoruz.

Worldmeters’a göre Türkiye’de aktif hasta sayısında yükseliş dün de devam etti, aktif hasta sayısı 9 bin 616 kişiye yükseldi. Ağır hasta sayısımız 1,192 kişi. Halen %1.3 olan ağır hasta oranı dünya ortalamasının (%0.4) üç katından fazla! Yüksek ölüm hızının yüksek ağır hasta oranı ile ilişkili olduğunun vurgulamaya devam ediyoruz.

***

Vaka durumlarına göre “düşük riskli” illerin başında Batman, Şırnak, Hakkari, Muş gelirken, “çok yüksek riskli” iller kategorisinde Karadeniz bölgesindeki kentler dikkat çekiyor. Buna göre Ordu, Giresun, Trabzon, Samsun ve Rize riskli illerin başında geliyor. Normalleşme adımları kapsamında 1 Mart itibariyle yüz yüze eğitime geçileceği açıklanırken, illerdeki vaka sayılarına göre de kafe, lokanta, AVM gibi işyerlerinin açılması gündemde.  Öte yandan uzmanlar vaka sayılarındaki artış, mutant virüs riski nedeniyle normalleşme sürecine geçmek için henüz erken olduğunu söylüyor.

Covid–19 salgınıyla mücadelede kademeli normalleşme 1 Mart itibarıyla başlıyor. ‘Yerinde karar’ döneminde vaka sayılarına bakıldığında sadece 4 ilde normalleşmeden söz edilebileceğini söyleyen Halk Sağlığı Uzmanı Sarp Üner, “Vakalar artarken, mutasyona uğramış virüs varken tedbirleri sıkılaştırmamız lazım” dedi. TTB ikinci başkanı Ali İhsan Ökten ise vaka sayısının yükseldiği Karadeniz’de tedbirlerin artırılması, yüz yüze eğitimin öğretmen aşılanması sonrası başlatılması gerektiğini kaydetti.

https://www.gazeteduvar.com.tr/riskli-il-sayisi-9dan-12ye-cikti-normallesme-icin-cok-erken-haber-1514478

 

***

Sağlık Bakanlığı verilerine göre,Trakya’da koronavirüs vaka sayılarında artış yaşandı. Bakanlığın 100 bin nüfusa karşılık gelen haftalık koronavirüs vaka sayılarında, Edirne’de vaka sayısı 75,29, Kırklareli’de 71,05, Tekirdağ’da 74,65 olarak tespit edildi. Vaka sayısındaki artışta Tekirdağ ve Kırklareli dikkati çekti. Tekirdağ’da geçen hafta vaka sayısı 55,37, Kırklareli’de ise 52,61 olarak açıklanmıştı. rakya’da en fazla vaka sayısının görüldüğü Edirne’de önlemler artırıldı. Mutasyonlu virüs görülen Keşan ilçesine bağlı 2 bin 699 nüfuslu Beyendik beldesi kısmi karantina altına alındı. Beldeye giriş ve çıkışlar kontrollü olarak yapılmaya başlandı. Edirne Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Gürcan Altun, kentte vaka sayısındaki artışın mutantlı virüse bağlı olabileceğini söyledi.

***

SES Ordu Şube Başkanı Ferit Ceylan vaka artışlarının bu kadar fazla olduğu Karadeniz bölgesinde son süreçte yapılan kalabalık AKP kongrelerinin de etkisi olduğu belirtiyor. Ordu’da Kovid-19 vakalarının artmasının birçok nedeni olduğunu ifade eden Ceylan, “Sokağa çıkma yasaklarıyla beraber birçok köye döndü ve ev ziyaretleri daha çok yapılmaya başlandı. Giresunlu emekli Din Alimi Nuri Genç’in cenazesine 30 bin insan katıldı. Karadeniz illerinden de cenazeye katılan oldu. Salgın ortamında böylesi bir cenaze töreninde virüs birçok kişiye bulaştı” dedi.

***

Türkiye’de vaka sayılarının nüfusa oranla fazla olduğu iller sıralamasında ilk 5’te yer alan Samsun’da pozitif çıkan hastaların yüzde 50’sinin İngiltere’de görülen varyant virüsü taşıdığı ve artışa bunun neden olduğu iddia edildi. Samsun Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Funda Neslihan Furtun, “İllere göre vaka sayılarının paylaşılması kararı, bize göre geç alınmış bir karardır. Mutant virüsle ilgili de geç kalınmaması lazım” dedi.

***

Kocaeli İl Sağlık Müdürü Yüksel Pehlevan, vatandaşların Coronavirus konusunda rehavete kapılmaması gerektiğini belirterek, “Arkadaş ziyaretleri, akraba ziyaretleri gibi aile içi bulaş son zamanlarda ciddi anlamda arttı, bunu gözlemliyoruz. Bu nedenle toplantılar, taziye, düğün, nişan gibi toplu olunabilecek yerlerden kesinlikle uzak durmamız lazım, mecbur olmadıkça bu ortamlara girmemek lazım” dedi.

***

Koronavirüsü vakalarında çok yüksek riskli şehirlerde okulların açılma takvimine ilişkin konuşan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, ilin hıfzıssıhha kurulu ve valilerin gözetiminde o ille ilgili özel kararlar verebileceğini açıkladı. Öğretmen atama takvimiyle ilgili çalışmalara da değinen Selçuk, “Daha fazla öğretmen ataması olması gerektiğini net söylüyorum. Haklılar, hayalleri var, gelecek beklentileri var, ev kuracaklar, aile kuracaklar evlenecekler bunun farkındayız” dedi.

***

Birçok kentte açıklama yapan Eğitim Sen, eğitim emekçilerinin de bir an önce aşılanması gerektiğini söyledi. Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası Ankara, Van, Mersin ve İstanbul’da “Eğitim emekçileri aşılansın yüz yüze eğitim sonra başlasın” şiarıyla açıklama yaptı.

***

Okul öncesi ve ilkokulun ayrı, LGS’ye hazırlanan ortaokul 8. sınıf öğrencilerinin ayrı, orta öğretim kurumlarındaki 12. sınıf öğrencilerinin ayrı değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Eğitim Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Necip Vardal, “İzmir açısından söylemek gerekirse yüz yüze eğitime en hazır ilkokullar. Çünkü ilkokullarda eğitim haftanın iki günü, seyreltilmiş sınıflarda yapılacak” dedi. Aynı şeyi 8. ve 12. sınıf öğrencileri için söyleyemediklerini belirten Vardal, “Ne yazık ki 8. sınıf öğrencilerimizin seyreltilmiş olarak yüz yüze eğitimi sürdürebileceklerine ilişkin Bakanlığın net bir açıklaması yok. Tam gün, haftada 22 saat yüz yüze eğitim yapmaları ön görülmüş” diye konuştu. İkinci kademedeki 5., 6. ve 7. sınıflar yüz yüze eğitime devam etmeyecekleri için fiziki koşullarda sorun yaşanmayacağını söyleyen Vardal, “Ancak gruplara bölündüğünde 22 saatlik haftalık ders saati doğal olarak 44 saate çıkacağından, öğretmen ihtiyacı ortaya çıkacak. Mevcut öğretmen kadar öğretmene ihtiyaç söz konusu olacak” dedi.

https://www.evrensel.net/haber/426793/egitim-sen-izmirde-okullar-yuz-yuze-egitime-hazir-degil

***

Diyarbakır’ın Çermik ilçesine bağlı Günaşan (Kawraçiman) köyünde Covid-19 tespit edilmesinin ardından köy Çermik İlçe Kaymakamlığı Hıfzıssıhha Kurulu kararıyla karantinaya alındı. 10 ailede 15 kişinin testinin pozitif çıktığı öğrenilen köyde, temaslı oldukları belirtilen yurttaşların evlerine birçok sağlık ekibi giderek karantina önlemleri aldı.

***

Diyarbakır’da korona virüsü vakalarında düşüş gözlemlediklerini söyleyen SES Diyarbakır Şubesi Eşbaşkanı Yıldız Ok Orak, ‘aşamalı normalleşme’ sürecinden endişe duyduklarını vurguladı. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ile Newroz kutlamalarının yaklaştığını hatırlatan Orak, “Pandemi devam ettiği sürece açık havada bile olsa büyük kalabalıkları biz de tasvip etmiyoruz ama yasakların bile adaleti kalmamış maalesef” dedi.

***

İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Prof. Dr. Osman Küçükosmanoğlu, Sağlık Bakanlığı verileri dahi baz alındığında İstanbul’un yüksek riskli kategoride olduğunu ifade etti ve “normalleşmeye” dair şu açıklamaları yaptı: “Bakanlığın verilerini doğru bile kabul etsek İstanbul halen riskli görünüyor. Tam açılma zaten sözkonusu olamaz. Kısmi açılma ise ancak tedbirlerle mümkün. Kısmi normallleşme için bile testlerin yaygınlaştırılması lazım. Ama şu anda test sayısında azalma var. Tabii ki Bakanlık da verileri şeffaflıkla paylaşmalı. Sık temas halinde olanlara düzenli olarak test yapılmalı. Okulların açılmasında ise çaba içinde olunmalı, öğretmenlerin aşılanmasının bir an önce tamamlanarak ilk aşamada okulların açılmasını öneriyoruz.”

***

Vaka sayılarındaki yüksekliğin verilere yansıdığı Karadeniz’de vaka sayılarını artıracağı endişesiyle turist hareketliliği başlamadan tedbir alınması istenildi. Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Doğu Karadeniz Bölge Temsil Kurulu Başkanı Hasan Volkan Kantarcı, süreçte turizm serbestliği kriterlerinin değiştiğini aşılamanın ön plana çıktığını belirterek, “Bizim artık sezonda dolu dolu iş yapmamız gerekiyor. Bahara yaklaştığımız bugünlerde vaka sayıları bölgemizde yüksek. Bununla alakalı alınması gereken tedbirler her ne ise alınması gerekiyor. Kısıtlamaysa kısıtlama, kapamaysa kapama. Ama artık mart ve nisan aylarında, Ramazan ayı tamamlanana kadar gereken tedbirlerin alınıp sezon öncesinde hazır vakaların minimize edilmiş hale gelmiş olması gerekiyor” diye konuştu

***

Adana, Hatay ve Mersin Tabip Odası başkanları, 1 Mart’ta başlayacağı duyurulan normalleşme adımlarını değerlendirdi. Başkanlar, normalleşmeyle beraber salgında yeni bir dalga yaşanabileceğini belirtti.

***

Elazığ 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Hapishanesi’nde pandemi gerekçe gösterilerek, görüş kısıtlamaları, tutsak mektuplarına hapishane idaresi tarafından el konulması, gelen mektupların geç verilmesi, kapalı görüşlerin baskı altında yapılması gibi hak ihlalleri katlanarak devam ediyor

***

Kahramanmaraş’ta, aracında maske takmayan kişiye polis tarafından yazılan para cezası mahkeme tarafından iptal edildi. Açılan davada, dosyayı inceleyen 2. Sulh Ceza Mahkemesi, 1593 sayılı Hıfzısıhha Kanunu’nun 282. maddesi uyarınca idari para cezası tanzim edildiğini ancak burada Kabahatler Kanunu’nun 32. maddesinde yer alan emre aykırı davranış hükümlerinin oluşmadığını belirterek cezanın iptaline karar verdi.

***

Orta Doğu Araştırmaları Merkezi (ORSAM) tarafından yayımlanan ‘Arap Dünyasında Kovid-19 Pandemisinin Sosyo-Ekonomik Etkileri’ başlıklı raporda, Kovid-19’un Arap ülkelerini etkileme şekli incelendi. Salgın sürecinde Arap halklarının devlete olan güveninde büyük oranda düşüş kaydedildiği gözlemlendi. Katılımcıların yüzde 67.4’ü salgın sonrası devlete olan güveninin azaldığını belirtirken, güveninin arttığını söyleyenlerin oranı yüzde 15.5’te kaldı. Devlete güvenin en zayıf olduğu ülkeler, diğer sorunların yanında kaos ve iç çatışmaların halen devam ettiği Irak, Yemen ve Libya iken, güvenin en çok arttığını söyleyenler ise Ürdün ve Türkiyede yaşayan Araplar oldu. Katılımcıların yüzde 84.1’i dine olan güveninin salgın sonrası arttığını belirtirken, azaldığını söyleyenlerin oranı ise yüzde 5.4 olarak kayıtlara geçti. Katılımcıların yüzde 64.8’i salgın sonrası bilime olan güveninin arttığını belirtirken, yüzde 13.8’lik bir kesim ise, güveninin azaldığını kaydetti

***

Merkez Bankası rezervinden kayıp olduğu iddia edilen 128 milyar dolara ilişkin aylardır muhalefet partilerinin soru sorduğunu ancak bugüne kadar yanıt alamadıklarını belirten HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç, “Bugün grup toplantısında şöyle bir cevap verildi: ‘Salgın bahanesiyle yeni bir finansal dalgalanma oluşturmak isteyenlere elimizdeki tüm araçları kullanarak fırsat vermedik. Dövizlerin önemli bir bölümü işte bu mücadelede kullanılmıştır.’ Bu cevap gerçekten bugüne kadar hiç üzerine düşünülmemiş bir cevaptı. Eğer böyle bir cevabınız vardıysa haftalardır niye bekliyorsunuz, söylemiyorsunuz? Bunu şimdi yeni icat ettiniz. Pandemi döneminde hangi mücadeleden bahsediyorsunuz?” dedi.

***

Covid-19 salgını dünyayı derinden etkilemeye devam ederken, Güney Amerika ve Afrika’da tıbbi oksijen kıtlığı yaşanıyor. Koronavirüsle mücadele kapsamında ciddi önem arz eden tıbbi oksijenler bu iki bölgede vaka ve ölüm sayılarında belirleyici hale geldi. Afrika Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri direktörü John Nkengasong, tıbbi oksijenin 1,3 milyar insanın yaşadığı kıtada “çok büyük bir kritik ihtiyaç” olduğunu ve Covid-19 hastalarının bir dalgalanma sırasında ölme olasılığının daha yüksek olduğunu ifade etti. Dünya Sağlık Örgütü’nden Dr. John Adabie Appiah, salgından önce bile, Sahra altı Afrika’nın 2.600 oksijen yoğunlaştırıcısı ve 69 işleyen oksijen bitkisinin ihtiyacın yarısından azını karşıladığını ve özellikle zatürre kaynaklı önlenebilir ölümlere yol açtığını söyledi.

***

Korona döneminde evlilik yüzde 10 azaldı. Evlenen çiftlerin sayısı 2020’de bir önceki yıla göre yüzde 10’luk azalışla 487 bin 270 oldu. Kaba evlenme hızının 2020 yılında en yüksek olduğu il, binde 7,14 ile Adıyaman oldu. Bu ili binde 7,13 ile Şanlıurfa, binde 7,00 ile Kilis izledi. Kaba evlenme hızının en düşük olduğu il ise binde 4,14 ile Gümüşhane oldu. Bu ili binde 4,18 ile Tunceli, binde 4,58 ile Artvin izledi. Boşanma hızının en yüksek ve en düşük olduğu iller de açıklandı. Kaba boşanma hızının 2020 yılında en yüksek olduğu il, binde 2,47 ile Antalya oldu. Bu ili binde 2,45 ile İzmir, binde 2,40 ile Muğla izledi.  Kaba boşanma hızının en düşük olduğu il ise binde 0,24 ile Hakkari oldu. Bu ili binde 0,25 ile Muş, binde 0,29 ile Şırnak izledi.

***

Yaklaşık 10 yıllık çalışma sonucu dünyada ilk kez Boğaziçi Üniversitesi’nde geliştirilen ve dört kıtada patentlenen ASC mikrokürecik aşı taşıma teknolojisi ilk sınavını Covid-19’la verecek. Prof. Dr. Nesrin Özören ve ekibinin TÜBİTAK ile Sanayi Bakanlığı’nın desteğiyle 10 aydır gece gündüz üzerinde çalıştıkları yerli Covid aşısında şöyle işliyor: ASC protein mikroküreciklerine dayalı platform aşı teknolojisiyle, corona virüsü yüzey proteini taşıyan ASC zerrecikleri vücuda verilecek ve akyuvar hücreleri tarafından algılanarak bağışıklık sistemini harekete geçirecek.

***

Çinli yetkililerin, ülkedeki ABD’li diplomatlara anal yollardan korona virüsü testi yaptığı ortaya çıktı. ABD Dışişleri’nden Amerikan medyasına yapılan açıklamada, Pekin’den bunun bir daha yapılmayacağı yönünde söz aldıkları belirtildi. Çin Dışişleri ise haberi yalanladı.

***

Covid-19 ile beraber seslendirme oyuncuları da dublajı eve taşımak zorunda kaldı. Gerekli şartlar sağlandığında stüdyoya gidiyorlar ama bir yandan evden çalışma da sürüyor. Aynur Karabaş, “Bu çok kurtarıcı oluyor. Fakat çok zor” diyor.

***

Muğla’nın Milas ilçesinde bir ortaokulda öğretmen olan İlknur Keskin ve ailesi komşusu tarafından evde canlı ders sırasında çok ses çıktığı gerekçesiyle darbedildi.

AŞI TARTIŞMALARI

Aşılama ile ilgili veren Bakan Koca, “Bugüne kadar, yaklaşık 1,5 milyonu iki dozu birden olmak üzere, 8 milyon aşı seviyesine ulaştık” dedi.

***

Dünya Sağlık Örgütü, yurt dışı seyahati ve turizmi hareketlendirmek için gündeme getirilen aşı pasaportu konusunda uyardı. DSÖ, aşı olanların seyahat kısıtlamalarından muaf tutulmaması gerektiğini, aşıların mutasyonlara karşı etkisini tam olarak bilmediklerini söyledi.

***

Yunanistan, turizm endüstrisinin canlanması amacıyla AB ülkelerine ortak bir aşı pasaportu geliştirme çağrısı yaptı. Öneri Avusturya’nın da desteğini aldı. Aşı pasaportu sayesinde aşı olmuş kişilerin karantina ve benzeri kısıtlamalara takılmadan AB içinde serbestçe seyahat edebilmesi amaçlanıyor. Yunanistan İsrail ile dünya üzerinde bir ilke imza atarak karşılıklı aşı pasaportu uygulaması başlatmış ve aşı olan turistlerin serbestçe seyahat etmesine izin vermişti.

***

İsrail’de 1,2 milyon kişi üzerinde yapılan bir araştırmada BioNTech/Pfizer aşılarının etkisi bir kez daha teyit edildi. Buna göre, 70 yaş üzeri de dahil, aşılananların yüzde 94’ünün virüse karşı korunduğunu saptadı. Araştırmada ise aşının etkinliği “gerçek kitlesel kullanım” koşullarında analiz edildi.  20 Aralık-1 Şubat tarihleri arasında gerçekleştirilen araştırma, virüsün daha hızlı bulaşan İngiltere mutantının etkisini arttırdığı bir döneme rastlaması nedeniyle daha da önem kazandı.

***

ABD’li senatör Bernie Sanders, Covid-19 aşısı için sıra bekleyen çok sayıda Filistinli varken, yabancı ülkelere aşı diplomasisi uygulayan İsrail’i sert bir dille eleştirdi. “İsrail işgalci bir güç olarak kontrolü altındaki tüm insanların sağlığından sorumludur. İşgal altındaki topraklarda bu kadar çok Filistinli hâlâ beklerken, Netanyahu’nun yabancı müttefiklerini ödüllendirmek için fazla aşıları kullanması bir rezalet” ifadelerini kullandı.

***

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Çin’den gelen 1 milyon doz ücretsiz aşının Keymen şirketi tarafından Devlet Malzeme Ofisi’ne her bir dozu 12 dolardan fatura edilip edilmediğini sorusuna cevap veren Bakan Koca, “Aşı savaşının olduğu bir dünyada, üretici firma aşıyı bedava bağışlar mı, bunun akılla izahı var mı? Biz bütün görüşmeleri Sinovac ile yaptık. Altını çiziyorum, hiçbir şekilde aracı firmaya zerre kadar bir kuruş ilave verilmemiştir. Devletler arası sırrı niye ortaya döküyoruz? Bana muhalefet lideri açıp sorabilirdi, böyle bir durum var. Yok mu böyle bir iletişim anlayışı? Bizim vatandaşımız veremeyeceğimiz hiçbir hesabımız yok. Aşıya ulaşmak için her türlü yolu kullanıyoruz. Müsterih olsunlar” dedi.

***

CHP’li Murat Emir, “‘Sağlık Bakanı, 1 milyon ücretsiz aşıya para ödendiğini itiraf etti” dedi. Emir, “Genel başkanımızın iddiaları doğrulanmış oldu. 12 milyon dolar, aracı firmanın kasasında kalmış” ifadelerini kullandı.

***

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Toplamda nisan, en geç mayıs sonuna kadar 105 milyon doz aşıya erişeceğimizi biliyoruz. BioNTech ile ilgili ilk etapta gelebilecek aşı miktarı 800 bin olacak, toplam 4,5 milyon. 5 milyona tamamlanması için de çaba sarf edilecek. Sputnik aşısının Türkiye’de toksikolojisi başladı. Rus aşısının Türkiye’de üretimiyle ilgili ayrıca bir çalışmamız var. Astra-Zeneca’yla ilgili önümüzdeki hafta içerisinde bir ön sözleşme imzalanabilir. Bizim için önemli olan nisan en geç mayıs ayında aşılama sürecinin tamamlamak” dedi.

***

Çin Ulusal Tıbbi Ürünler Kurumu, CanSino Biologics ile devlete bağlı Sinopharm şirketlerinin aşılarına koşullu onay verildiğini bildirdi. Ülkede korona virüsüne karşı uygulanan aşı sayısı dörde yükseldi.

 

CanSino’nun aşısı (Ad5-nCoV) yüzde 65,28 oranında etkili olduğu aktarıldı. Açıklamada aşının, 2-8 santigrat derecelerde saklanabildiği, bunun da aşıyı, “özellikle halk sağlığı konusunda yeterli imkanların olmadığı bölgeler için daha erişilebilir hale getirilebileceği” vurgulandı. CanSino’nun CEO’su Xuefeng Yu, yaptığı açıklamada, aşılarının yaklaşık 150 bin askeri personele verildiğini, 5 ülkede (Pakistan, Meksika, Şili, Arjantin ve Rusya) 40 binden fazla gönüllü üzerinde denendiğini ve Meksika ile Pakistan tarafından onaylandığını belirtti. Sinopharm’ın yan kuruluşu Wuhan Institute of Biologics’ten yapılan açıklamada da aşının, yüzde 72,51 oranında etkili olduğu ve Birleşik Arap Emirlikleri ile birkaç ülkede daha son test aşamasından geçtiği bildirildi.

***

İspanya’nın başkenti Madrid’de Covid-19’a karşı toplu aşılamalara stadyumda başlandı. spanya’nın genelinde stadyumlar, spor ve gösteri salonları gibi büyük mekanlar Covid-19 toplu aşılamaları için kullanılacak.

***

Korona virüsü en çok yoksulları vuruyor! – Hüseyin Bektaş

Egemenler bütün kurumlarıyla (hükümet, meclis, siyasi partiler, okul, basın, kolluk kuvvetleri vb.) durmaksızın, COVİD-19 salgının herkesi eşit derece etkilediği, bunun bir “sağlık krizi” olduğu ve buna karşı hep birlikte kemerleri sıkmamız gerektiğini söylemektedir. Her defasından “hepimizin aynı gemide olduğu” yalanı durmaksızın tekrarlanmaktadır. Bugün ortaya çıkan durum “sağlık krizi” olarak adlandırılsa da bunun aslında bir kapitalist sistem krizi olduğu gün geçtikçe daha yalın olarak ortaya çıkacaktır. Sağlık krizi olarak ortaya çıkan bugünkü durum hızlı bir şekilde sosyal ve giderek siyasal bir krize dönüşecektir. Var olan sorunalar giderek ağırlaşacak, derinleşecek, yeni sorunları tetikleyecek, sağlık krizi sosyal krize, sosyal kriz de siyasal krizlerle birleşerek derinleşecektir.

Gelişmiş, zengin, ilaç üretim teknolojisi ve şirketlerinin merkez ülkelerinden biri olan İsviçre, bugüne kadar 9’000 insanın COVİD-19 salgınından ölmesini engelleyemedi. Pandeminin yayılmasını önlemek için alınan bütün tedbirler, öncelikle büyük tekellerin çıkarları, istekleri ve talepleri merkeze alınarak hayata geçirildi. Bu süreç ve uygulamalarda ekonominin insan sağlığına tercih edildiğini her defansında yeniden görmüş olduk. Yapılan devlet yardımlarından en büyük payı büyük şirketler alırken, salgından en çok etkilenen, orta ve küçük esnaf, kendi hesabına çalışanlar, güvencesiz işlerde çalışanlar, kaçak göçmenler, gündelikçiler bu yardımlardan ya en az faydalanmakta ya da hiç yararlanamamaktadır.

Bugün bir “sağlık krizi” olarak ortaya çıkan COVİD-19 salgını öncelikle iki temel nedene dayanmaktadır, bir yandan üretim-taşıma-tüketim modeli, diğer yandan bununda neden olduğu “çevre krizidir”.  Birçok bilimsel çalışma ve raporun da işaret ettiği gibi, bundan önceki pandemilerde (SARS, Ebola, H1N1″domuz gribi”) olduğu gibi hayvanlardan insanlara geçen salgın hastalıkların temel nedenlerinin başında endüstriyel hayvan yetiştiriciliği, biyolojik çeşitliliğin yok edilmesi ve insanların vahşi alanlara giderek daha fazla girmesidir. Yine bu raporda işaret edilen bir diğer nokta ise eğer biyolojik çeşitliliğin korunmasına, doğanın doğal döngüsündeki uyuma dikkat edilmezse bu gibi salgınlar daha sık ve daha ölümcül olarak gelecektir. Bu verilere rağmen, sağ partilerden, liberallere, onlardan sosyal demokrat partilere kadar bütün sistem partileri “krizden çıkışı” tartışırken sundukları ortak çıkış “kriz öncesindeki mutlu günlere” hızlı bir şekilde geri dönmekten ibarettir. Bunların gözlerden kaçırmaya çalıştıkları temel gerçek ise artık “o eski mutlu günlere” dönmenin mümkün olmadığıdır. Eskiye dönmek için atılan her adım çıkmaza atılan adım olacaktır.

Korona virüsü en çok yoksulları vuruyor! – Hüseyin Bektaş

 



İLİŞKİLİ İÇERİK

KORONA GÜNLÜK 22-28 KASIM 2021

Sağlığın piyasalaştırıldığı, emeğin değersizleştirildiği ve yabancılaştırıldığı, kışkırtılmış sağlık hizmetinin olduğu, kapitalist erkek egemen sağlık sisteminin ...